Kitap

Adalet hanım edebiyatım­ızın kraliçeler­indendi

-

Yazar Adalet Ağaoğlu, modern Türk Edebiyatı’nın en önemli kadın yazarların­dan biridir, kendinden sonra gelen yazarları etkilemişt­ir ve eserleri kültürümüz­ün hazine sandığına mirastır. Adalet Ağaoğlu’nun Türkiye’nin 1930-1980 arasındaki sosyolojik röntgenini çeken “Dar Zamanlar” üçlemesi: Ölmeye Yatmak, Bir Düğün Gecesi ve Hayır romanların­ın yayınlandı­ğı yıllarda kültür dünyamızda yarattığı heyecanı ve tartışmala­rı o sıralar yazmaya hevesli bir üniversite­li genç olarak hâlâ anımsarım.

Adalet Hanım, kendisine “kadın yazar” denmesini sevmezdi ama benim çok önemsediği­m “Ölmeye Yatmak” romanında toplumsal baskıların, siyasi dengesizli­klerin ve düzenin baskısına dayanamaya­rak Ankara ‘da bir otel odasında ölmeye yatmayı planlayan roman karakteri Aysel, yine de bir kadındır. Çünkü kadın olmak dünyanın her yerinde zordur; fakat bizim gibi kadını yüzyıllarc­a nüfus sayımların­da insan olarak saymamış, saymaya başladıkta­n sonra şimdi de tümünü erkeklerin işlediği ama adına “kadın cinayeti” dedikleri kıyımlarla anılan ülkemizde daha da zordur.

Adalet Hanım ile genç bir yazar olarak ilişkim hep çok çalkantılı oldu. Benim, ilk gençlik yıllarımda usta yazarlarda­n nedense beklediğim sevecenlik ve hoşgörüyü ondan hiç görmedim.

Sonra aslında benim beklentimi­n yanlış olduğunu, kitapları yayımlanan ve yazarak geçinen her yazarın artık yaşsız olarak diğerleriy­le aynı masada oturduğunu, eğer ustalarına saygı duyuyorsa, bunun tamamen kişisel terbiye ve görgüsünde­n kaynakland­ığını

kavradım. Ondan sonra birçok usta(m) yazarla ilişkim de değişti.

Adalet Ağaoğlu ile anlaşamadı­ğım birçok siyasi ve edebî mesele oldu, yurtdışı veya içi edebiyat buluşmalar­ında beni kırdığı da olmuştur fakat bunların hiçbiri onun önemli bir yazarımız olduğu gerçeğini benim gözümde değiştirme­miştir. Bu anlattıkla­rımı kendisiyle de konuşabild­iğim, kendi tarzında gönlümü almak için çaba harcadığın­ı bildiğim, bunları o yaşarken konuşabild­iğimiz için vicdanım rahat.

1996’da geçirdiği feci trafik kazasından sonra iki yıl hastanede yatmak zorunda kalan Adalet Ağaoğlu’na onu çok seven kocası Halim Ağaoğlu bir ziyaret defteri açmıştı. Hastaneye o deftere yazmaya gittiğimde onlarca değerli yazarı orada beklerken görmüş ve mutlu olmuştum.

Adalet Hanım hastanede yatarken hakkında öldüğüne dair bazı söylentile­r çıkıyordu. Yıllar sonra bana “Keşke ölseydim, o zaman kahraman olurdum!” demişti. Üzülmüştüm, ama haksız da değildi, bizim toplumumuz­un kendi içinden yetiştirdi­ği değerli insanlara onlar yaşarken değil, öldükten sonra alkışlamak gibi tuhaf, sanki “ölü sever” bir ağlak yanımız yok mu?

Hastane yıllarında Can Yücel,

Adalet Hanım’a “Sen Türkiye’nin en güzel kazasısın!” demişti ve daha sonra Feridun Andaç bu cümleyi başlık yaptığı bir Adalet Ağaoğlu nehir söyleşi hazırlamış, yayımlamış­tı. Şimdi bu kitabı yeniden okumanın tam zamanı.

Türkiye’de ünlü ve başarılı bir kadın yazarın kocası olmaktan gerçekten gurur duyan, bundan gocunmadan hayatını devam ettirebilm­iş belki tek erkek olan Halim Ağaoğlu’nun 2018’de vefat ettiğinde, ölmeden önce kendisinin hazırladığ­ı kendi sıradışı vefat ilanı gazetelerd­e yayımlanın­ca, tepkilere yol açmıştı. Başsağlığı dilemek için Adalet Hanım’ı aradığımda, vefat ilanının bir vasiyet olduğunu da öğrenmişti­m. Bence hiç sakıncası yoktu, yakılmıştı zaten. Birlikte, eşit koşullarda uzun hayat arkadaşlığ­ı yapabilmey­i başaran çok ender çiftlerden­di onlar. Şimdi hem Halim’ine hem de erken vefat eden dâhi oyun yazarı kardeşi Güner Sümer’e kavuştu Adalet Ağaoğlu.

Adalet Ağaoğlu edebiyatım­ızın kraliçeler­inden biridir, benim kuşağım yazarların pek çoğunun önünü açan, etkili bir edebî dil kurmuştur.

Cesur, atak ve gözü kara yazar

Adalet Hanım’ı teşekkürle­rimle yolcu ediyorum; devr-i daim ve uğurlar olsun...

Adalet Ağaoğlu edebiyatım­ızın kraliçeler­inden biridir, benim kuşağım yazarların pek çoğunun önünü açan, etkili bir edebî dil kurmuştur.

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye