Tarihsel metinlere yöntem önerisi
Ortaya konan yöntem, dil-tarih-coğrafya/ topoğrafya konusuna verilen önemle birlikte literatürde daha önce yararlanılmamış birçok kaynak kullanılarak Osmanlı kuruluş dönemi paradigmasını çözümlemeyi hedefliyor.
Kitap, onomastik (dilbiliminin özel isimleri inceleyen bir dalı) bilimi üzerinden tarihsel metinlerin irdelenmesine yönelik yöntem önerisi sunan, farklı isim çeşitlerini, onomastiklerin doğasını ve tarihsel analizler sırasında onomastiklerin ne şekilde ele alınması gerektiğine yönelik ilkeleri ve sınır koşulları ortaya koyan bir çalışma. Özellikle de kişi adları (antroponomlar) ve kavim adları (etnonimler) konusunda ortaya konmuş kapsamlı bir eser.
Ortaya konan yöntem, dil-tarihcoğrafya/ topoğrafya konusuna verilen önemle birlikte literatürde daha önce yararlanılmamış birçok kaynak kullanılarak Osmanlı kuruluş dönemi paradigmasını çözümlemeyi hedefliyor. Bu çerçevede, 13. yüzyıl Anadolu tarihi de detaylı şekilde ele alınıyor.
Paradigmada Osmancık diye anılan Osman Bey’in kökeninin; tarih sahnesinde kendini “devlet kurma ve yönetme geleneği”yle gösteren, Herodot tarafından özellikle göçebe Türkî kavimlerden ayrıştırmak maksadıyla “Asil ÇİKler” olarak tanımlanan yerleşik/medeni/ uygar Türkî kavme dayandığı ve dahası Osmancık’ın ailesinin Mengücikler diye bilinen aile ile aynı aile olduğu belirtiliyor.
Orhan Bey ile devam edecek olan Osmanlı hanedanının, daha doğrusu Orhan Bey’in atalarının ise göçebe bir Türkî kavim olan Kimek-BAYAT boyuna mensup olduğu, Orhan Bey’in Osmancık’ın bedenen oğlu olmadığı ama onu büyüten kişinin Osmancık olduğu, Osmancık’ın bedenen oğlunun ise Bursa fatihi Balabancık olduğuna yönelik, kalıplaşmış bilgilerden ya da iddialardan oldukça farklı ve şaşırtıcı sonuçlar ortaya koymak amaçlanıyor.
Osmancık’ın Gök Türk – Uygur dönemi öncesindeki atalarının
Sasani hanedanına dayandığı, Sasani hanedanının ve onları önceleyen dönemlerdeki diğer devlet kuran hanedan silsilesinin de ÇİK adlı Türkî kavimden geldiği söyleniyor. Bu çerçevede; ilgili tarihsel sürecin temelini teşkil eden Ön Türk tarihi, derinlemesine irdeleniyor.
Aynı bağlamla ilgili olduğu yine kitap içinde vurgulanan Antik Mısır, Antik Yunan, İon/İyon, Lidya ile Etrüsk medeniyetlerinin ve kronolojik açıdan onları önceleyen Atlantis’in de ÇİKler tarafından kurulduğu söyleniyor. Sadece ilgili tarihsel şahsiyetlerin değil, Anadolu irfan geleneğinde adı bilinen birçok meşhur manevi önderin sosyal tarihe yansımış kimlikleri ve yaşantılarının da deşifre edilmesi amaçlanıyor. Osmancık ve ailesinin manevi yönelimleri ve kuruluş döneminin başat manevi ekolü olması bakımından, ayrıca Alevî-Bektaşî irfan geleneğinin temelini de oluşturan Babaîlik hakkında da detaylı bilgiler aktarılıyor.