Ataol behramoğlu'nun “cezaevi güncesi”
Ataol Behramoğlu’nun hapishane günceleri, bir insanın hapishanedeyken disiplin içinde çalışarak, kitap okuyarak, yazarak kendini geliştirmesi ve üretken kılmasına bir örnek olarak karşımıza çıkıyor.
Ataol Behramoğlu’nun “Cezaevi Güncesi” hapishanede ilki 1 Şubat 1982 tarihini taşıyan, 125’incisi 26 Aralık 1982’de tahliye olduğu güne dek gelen günlüklerini bir kitapta toplamış. Bu günlüklerde, tutuklu olduğu dönemde eşi Ludmilla ve kızı Barış’ın ziyaretleriyle ilgili anılarına yer verilirken, okuduğu kitaplar ile ilgili değerlendirmeleri, yaptığı Lermontov, Çehov çevirileri, Çağdaş Bulgar Şiiri Antolojisi düzenlemeleri gibi çalışmalarının bilgileri de yer alıyor.
Hapiste iken, bir kitabı nedeniyle aldığı 1 yıl 4 aylık yeni hapis cezası ve onu takip edecek sürgün konusunu da ele alıyor.
Afrika Yazarlar Birliği’nin hapisteyken kendisine, ‘Lotus Edebiyat Büyük Ödülü’nü vermesi konusu ile ilgili Türkiye’de yazılanlar ve yansımalar da günlükler içerisinde anlatılıyor.
Maltepe’den Sağmalcılar Cezaevi’ne nakledilmeleri sonrası mahkûm halktan kişilerle bir araya gelmesi, onlarla sohbetleri ve hikâyeleri de günlüklerin değindiği bir başka konu.
Günlüklerde şiir yaşamıyla ilgili konulara değinilirken, Mihail Yuryeviç Lermontov çevirisindeki zorlukları da güncelerden öğreniyoruz. Zaman zaman yazım konusunda kendi eksikliklerini ele alıyor, Nâzım Hikmet ve Attilâ İlhan gibi önemli edebiyatçılara özlemini ortaya koyuyor.
Ataol Behramoğlu’nun hapishane günceleri, bir insanın hapishanedeyken disiplin içinde çalışarak, kitap okuyarak, yazarak kendini geliştirmesi ve üretken kılmasına bir örnek olarak karşımıza çıkıyor.
CEZAEVİ GÜNCESİ / “HAPİSHANEDE BİR SABAH TÜRKÜSÜ”, ATAOL BEHRAMOĞLU, TEKİN YAYINEVİ, 200 S.