Kü çocuk’tan resimli üç nefis kitap
Bu ay tanıtacağım resimli üç kitabı da Koç Üniversitesi Yayınları çocuk seçkisinden seçtim. Yayın hayatına başladıkları günden beri birbirinden güzel ve okura değer katan kitaplar yayınlayan KÜ Çocuk bence hayal gücü, sorgulama ve bakış açısını esnetip genişletme yönünde çok başarılı seçimler yapıyor.
Ağustos sayısında ilk tanıtacağım kitap bizim bir sanatçımızın Ilgım Veryeri Alaca’nın yazıp resimlediği Uzaydaki Renkli Orman isimli eser. Fantastik bir anlatının okurları olacağımız daha kapaktan belli. Kapakta bir iğne oyası motifine tutunmuş boşlukta sallanan peri de olabilir, ama küçük bir çocuk olarak da yorumlanabilir bir resim var. Öyküye başlayınca kapaktaki kızın Maya olduğunu anlıyoruz. Maya, robotu Mi ile birlikte bir uzay yolculuğuna hazırlanmaktadır. İstikamet, Lim gezegeninde çalışmakta olan büyükannesi Seniha Hanım’ın yanına gitmektir. Büyükanne, 241 yaşında ve turp gibidir. Ancak son günlerde biraz keyifsizdir. Maya, ona şifa için simsefa ağacının damlalarından götürecektir. Yola çıkmışken samanyolundan yıldız tozu toplayıp dönünce topladığı tozların kaç yaşında olduklarına, nereden geldiklerine, hangi elementlerden oluştuklarına bakmaya karar verir. Bu amaçla kristal bakracını da yanına alır. Gördüğünüz gibi sanatçı gelecekte bir dünya tasavvuru sunmaktadır. Gezegenler arası yolculuk artık mümkündür. Yaşlanma sorunu alt edilmiş 241 yaşındakiler aktif çalışmaktadır. Robot ile insan arası iletişim mümkün kılınmış, uzaydan her türlü veri toplanıp yorumlanabilmektedir. Gezegenler arası kargo mümkündür.
Maya ile Mi’nin uzay katmanlarını geçip Seniha Hanım’ın yanına varış yolculuğu ise oya desenlerinin soyutlanması ve bazı yerlerde şeffaf basım ile tasarlanmış ve bu yolculuğu hayal etmek için okura hem alan açılmış hem sorumluluk verilmiş.
Lim gezegenine varınca Maya’nın peşinden bir uzay kargosu gelir. Kargodan armağan tohumlar çıkar. Daha önce şifa için simsefa damlaları alanlar armağan olarak bahçelerindeki tohumlardan göndermiştir. Tohumları ekip cansuyu da verdikten sonra ve sabırla olgunlaşma süresi de beklenince yer gök çiçek olur. İşte bu yer göğün çiçeklenmesini de sanatçı çeşitli oya desenleri ile canlandırmış. Getirdiği damlalar da işe yarayınca Maya keyifle babaannesinin ve Gezegen’in tadını çıkarmaya koyulur.
Bilim kurguya yaslanan bu fantastik anlatıda bir taraftan teknolojik ilerlemenin olumlu yönleri duyumsatılırken diğer taraftan doğadan kopuş olmaması gerektiği, şifanın doğadan geldiği simsefa ağacı damlaları ve armağan edilen tohumlar aracılığı ile duyumsatılıyor. Bence oya, oya motifleri ve yemenilerin sanatsal kullanımı ile geleneğin gücünü ve bu gelenekten aldığımız güç ile geleceğe güvenle yolculuk edebileceğimiz de vurgulanıyor. Çocukların hayal gücü sanatın olanaklarından faydalanılarak tetikleniyor. Üzerinde düşünülmesi gereken bir resimli kitap bu ve kitabın sonunda sunulanlar ile okuma deneyimi genişleyip boyutlanacak. Kitabın sonunda okurun ilgisini çekebilecek kaynaklara yer verilmiş. New York Botanik Bahçesi, Kraliyet Botanik Bahçeleri, iğne oyaları kitapları ile bitki fotoğrafları ve yazara ilham veren müze ve koleksiyonların web adresleri sunulan kaynaklar arasında. Son olarak sunulan poster ile okur isterse kendi ormanını oluşturur ve kendi kokpitini tasarlayıp yanına alacağı eşyaların listesini bile yapabilir. Bu özel kitabı 6-7-8 yaş okurlarının daha rahat algılayabileceklerini, hele biraz da arkadaki kaynaklarla takviye edildiğinde tadına doyulmaz bir okuma macerasının onları beklediğini düşünüyorum.
protesto
İkinci seçtiğim kitap Protesto’yu Eduarda Lima yazıp resimlemiş. Kitap 2020 Portekiz Ulusal İllüstrasyon Ödüllerinde mansiyon almış. Kitabın başlangıç cümlesi şöyle:
“Her şey minik bir kuş şarkı söylemeyi bıraktığında başladı.”
Diğer kuşlar da şarkı söylemeyi bırakıyorlar. Kediler miyavlamıyor. Köpekler de havlamıyor. Böcekler vızıldamıyor. Tavuklar gıdaklamıyor ve inekler süt vermeyi reddediyorlar. Bu hayvanlar sessizliği seçerken resimler endüstriyel kıyıma işaret ediyor. Örneğin böceklerin vızıldamayı bıraktığı sahnede bir uçak ilaçlama yapıyor. Tavuklar ise bir üretim tesisinde istiflenmişken susmayı seçiyor. Goriller hayvanat bahçesine kapatılmışlar. Fotoğraflarını çekmeye çalışanlara dönüveriyorlar sırtlarını. Tüm doğa hayvanları susuyor. Sanki hayvanlar topluca bir anlaşma yapmış gibi susuyorlar. Hayvanları çocuklar izliyor. Çocuklar oyunu bırakıyorlar. Bazıları okula gitmeyi ret ediyor. Dünyayı büyük bir sessizlik kaplıyor. Derken ilk susan kuş büyük bir gayretle yuttuğu bir plastik şişe kapağını geri çıkarmayı başarıyor. Kitabın son sayfası ise tüm yaşadıklarımızı tek karede özetliyor ve geleceğe yönelik de ipucu sunuyor. Bu bölümü anlatmayacağım yalnız bu kitabı çocuklarınızla beraber mutlaka okumanızı önereceğim.
uykudan önce
KÜ Çocuk’tan seçtiğim son resimli kitap Uykudan Önce, Kjersti Annesdatter Skomsvold tarafından yazılmış, Mari Kanstad Johnsen tarafından olağanüstü resimlenmiş. Eseri dilimize Norveççeden çeviren Dilek Başak Carelius. Eserin kendisi kadar basımı da çok özenli. Diğer iki kitabı da basan 12. Matbaa’yı da mutlaka zikretmek gerek. Bu eseri 4-7 yaş arası tüm çocuklara ve özellikle çocuklarını tek başlarına büyüten annelere içtenlikle öneriyorum. Çocukla eşit hizadan yazılmış bu uyku öncesi anlatıda asla uyumak istemeyen Bo’nun annesi tarafından hayal gücü şahlandırılarak, eğlenceli bir biçimde uykuya yönlendirilmesi işlenmiş. Çok fazla uyku öncesi anlatı var. Bu kitabın özelliği illüstratörün çizimlerinin, kullandığı derin renklerin ve çizim detaylarındaki esprilerin çocuğu çekip içine alması ve çok eğlendirmesi. Nereden biliyorum? 4 olmasına az kalmış torunuma okudum da oradan biliyorum. Alışılagelmişten daha büyük boy bu kitap ama bu boyut, detayların kavranmasını kolaylaştırıyor.
Annesi “Hadi yatağa” deyince tek ayağını kaldırıp, “Ben çoktan yattım ama!” diyen Bo, meğer papağan olmuş ayakta uyuyormuş. Papağanlar ayağını kanatlarının altına gizler böylece üşümezlermiş. Sonra sırayla hayaller çeşitlenip ayıyı, susamurunu, denizaygırını, zürafayı, aslanı, yarasayı, kocaman piton yılanını, mirketleri bile kapsıyor. Bir kez uykuya daldıktan sonra da hayaller rüyalarda devam ediyor. Bu kez kuş olmuş Boa, yeryüzünde uyuyan herkesin üstünden uçuyor.
Sevgi, şefkat, espri, çocuğa hayır demeden zekice ve oyunla yönlendiren bir anne ve hayal gücünü coşturan çizimlerle süslü bir anlatı, kütüphanenize mutlaka katmanızı öneririm.
Bir yazının daha sonuna geldik. Yazın son ayının keyfini çıkartmanızı, çocuklarınızla sağlıkla, neşeyle, kitapla kalmanızı dilerim.