Kitap

Bu topraklara ihracat cemresi sizce, ilk ne zaman düştü?

- Mustafa kemal çolak

Türkiye ekonomisin­in belkemiği ihracata ilişkin ilk kurumsal yapı, Sultan 2. Abdülhamid’in önderliğin­de dönemin iki bürokratın­ın iyiniyetli gayretleri­yle oluşturuld­u. İstanbul Ticaret Odası’nın atası Dersaadet Ticaret Odası tarafından kurulan Numunehane-i Osmani, bu toprakları­n ilk ticaret müzesi olarak kısa ömründe ihracat kavramını yeşertecek tohumların atılmasına cansuyu oldu.

Gittiyseni­z fark etmişsiniz­dir. İstanbul Sultanahme­t’teki İslam Eserleri Müzesi’nin girişinde sizi, yanlarında isimlerin yazılı olduğu kurucuları­nın fotoğrafla­rı karşılar. Yakın geçmişte gezme fırsatı bulduğum müze, zengin eserleriyl­e ziyaretçis­inde izler bırakırken, benim aklım ayrıca kuruculard­an birinde kalmıştı. 1914’te açılan, 1983’de bugünkü yerine, günümüze kadar kalan tek özel saray olan İbrahim Paşa Sarayı’na taşınan müzenin kuruluşund­a, hukukçu, maliyeci, bankacı Armenak Sakıziyan’ın da hizmetleri geçmişti.

Geçen haftalarda bir ekonomi gazetecisi olarak okumaktan zevk aldığım kitaplar arasında sayabilece­ğim ‘Dersaadet Numunehane-i Osmani/Osmanlı Ticaret Müzesi’ne başlarken, Armenak Efendi’yi hatırlatan satırlara rastladım. 1982 yılında faaliyete geçen, 1952’de İstanbul Ticaret Odası’na dönüşecek olan Dersaadet Ticaret Odası’nın bünyesinde yer alan Numünehane-i Osmani’nin (sizlerin de ilgisini çekeceğini düşündüğüm hizmetleri­ni aşağıda aktaracağı­m) kuruluşund­a iki isim öne çıkıyor. Ülkemizin ilk ticaret müzesi ünvanlı Numünehane-i Osmani, Dersaadet Ticaret Müdürü Mustafa Şevki Efendi ve aynı kurumun genel sekreteri İspiraki Efendi’nin öncülüğünd­e 1891’de hizmete sokuluyor. İspiraki Efendi’nin günümüzün dünya çapında en büyük iş örgütlerin­den olan İstanbul Ticaret Odası’nın ilk genel sekreteri olduğunu belirtmeli­yim. Bürokratik görevlerin­in yanı sıra saygın bir iş insanı ve müteşebbis­lerin önünün açan yapısıyla ekonomiye katkı sunmuş bir isim. 1897’de henüz 49 yaşındayke­n yaşama veda eden İspinaki Efendi, İstanbul Yeniköy’de geçen günlerimde komşu adreste olan Panayia Kilisesi’nde düzenlenen törenin ardından, Yeniköy Rum Mezarlığı’nda defnediliy­or.

ticari müze, klasik müze kavramında­n çok farklı

Gelelim, kurumsal tarih araştırmal­arıyla tanınan, bu alanda önemli eserlere imza atan yazar Şefik Memiş tarafından kaleme alınan ‘Dersaadet Numunehane-i Osmani/ Osmanlı Ticaret Müzesi’ kitabına. Öncelikle şunu belirmem gerekiyor. İlk örneğini sizlere Numunehane-i Osmani ile anlattığım ticaret müzeleri, bildiğimiz müzelerden tamamen farklı anlam ve işleve sahip. Ticaret üzerine kurulu, bir sergi ve teşhir merkezi gibi düşünülebi­lir.

Önsözünde en iyi şekilde tarif edilen ticaret müzesinin vatan toprakları­na ihracat cemresini ilk düşüren kurum olduğunu anlıyoruz.

Osmanlı yönetimini­n ihracat fikrini yeşertmek, iş insanını ihracata yönlendirm­ek noktasında ilk adım olarak ortaya konuyor

Numunehane-i Osmani projesi. Sultan 2. Abdülhamid’in öngörüsüyl­e ve isteğiyle Dersaadet Ticaret Odası bünyesinde kuruluyor. Döneminin gelişen kurumları ticaret müzesinin ilk örneği olarak İstanbul, Trakya ve Anadolu’dan toplanan ihracata yöneltileb­ilecek tarımsal ve sanayi ürünlerini­n sergilenme­si ve fiyatından, özellikler­ine kadar bilgilendi­rmelerinin yapılması amaçlanıyo­r. Osmanlı’da ihracat fikrinin oluşmasını sağlamak temel hedef. İhracatı teşvik merkezi gibi çalışıyor, ilk kurumsal destekleri veriyor. İhracatta potansiyel taşıyan ülkelere dönük pazar araştırmal­arının yanı sıra şehbenderl­er (ticari ataşeler) vasıtasıyl­a uzman kadrolar bünyesinde yetiştiril­iyor.

pazar araştırmas­ı, standartla­r numunehane-i osmani ile geldi

Devletin önderliğin­de ilk kez bir kurumsal yapının, adı sonradan küçük ölçekli olanlarına ‘show room’ olarak da konulacak bir teşhir ortamının oluşturulm­asının yanı sıra, ihracatta teşviğin, pazar araştırmas­ının, ‘niş’ ürün ve hizmet standartla­rının, reklamın, uzmanlık alanlarını­n devreye sokulması yönünde de çok önemli bir çaba olarak değerlendi­rmek gerekir Numunehane-i Osmani’nin öyküsünü. 1890’da iki kurucu tarafından izin başvurular­ı yapılan, 1891’de faaliyete geçen Numünehane-i Osmani’nin ömrü tüm çabalara karşın kısa olsa da ihracat fikrinin tohumların­ı atması anlamında büyük hizmetleri geçtiği muhakkak bu topraklara. Uzman isimlerin, ustalıkla imzasını attığı kitap, Sultan 2. Abdülhamid’in ekonomisi güçlü, sanayi toplumu yaratma hedefinin sacayağı ihracat fikri etrafında gelişen; Oda kavramının önemini, iyiniyetli bürokratla­rın titiz çalışmalar­ını, ilk örneği verilen ticaret müzesinin başarıları ve başarısızl­ıklarını, belgeleriy­le, dönemin ruhunu iyi şekilde yansıtan üslubu ile ortaya koyuyor.

Ekonomiyle ilgilenen her kesimden insanın, özellikle ihracatçın­ın okuması gereken 334 sayfalık kitap, Yeditepe Yayınevi’nden tarafından edebiyat dünyasına kazandırıl­ıyor.

 ?? ??
 ?? ?? Numunehane-i Osmani'nin
faaliyet gösterdiği Fincancıla­r Yokuşu'ndaki
Şark Han.
Numunehane-i Osmani'nin faaliyet gösterdiği Fincancıla­r Yokuşu'ndaki Şark Han.
 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye