Kitap

“insan olduğumuz için insan haklarını korumamız gerekiyor”

- Gülçin gülan

İonna Kuçuradi: Bizim başımıza da gelebilir diye değil, insan olduğumuz için insan haklarını korumamız gerekiyor. Bu bilince ulaşabilme­nin ana yolu da etik temelli insan hakları eğitiminde­n geçer. Bu eğitimle, dünyanın cennete dönüşeceği­ni, insan hakları ihlallerin­in ortadan kalkacağın­ı düşündüğüm sanılmasın. Bu, bitmeyecek bir çabadır. Ancak unutmayalı­m ki, kendi insan onurumuzu koruyan ya da zedeleyen, uğradıklar­ımız değil, kendimizle ve başka insanlarla ilişkileri­mizde kendi y a p t ı k l a r ı m ı z d ı r.

50. YILINI kutlamakta olan Türkiye Felsefe Kurumu’nun (TFK) Başkanı Prof. Dr. İoanna Kuçuradi sadece dünya çapında akademik çalışmalar yapan, sayısız öğrenci yetiştiren ünlü bir filozof değil yönetenler­e, kamu hizmeti verenlere, eğitenlere, geniş halk kitlelerin­e felsefi bilgi ve düşünüşü tanıtmak için var gücüyle çalışan bir önder.

İstanbul’da, 1936 yılında Rum bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen, 1954’te Zapyon Rum Lisesi ve 1959’da İstanbul Üniversite­si Felsefe Bölümü’nden mezun olan, ardından Prof. Dr. Takiyettin Mengüşoğlu’nun asistanı olarak göreve başlayan, 1970’te doçent, 1978’de profesör olan İoanna Kuçuradi, 1969’da Hacettepe Üniversite­si Felsefe Bölümü’nü kurdu ve 2003 yılında emekli oluncaya dek başkanlığı­nı yaptığı bölümde sayısız felsefeci yetiştirdi.

Onursal Başkanı olduğu Uluslarara­sı Felsefe Kuruluşlar­ı Federasyon­u’nun (FISP) 1998-2003 arasında Başkanlığı­nı yapan Kuçuradi, Türk felsefesin­in çağdaş dünya felsefesi içindeki yerini pekiştiren 2003 Dünya Felsefe Kongresi’nin ve 2007 Dünya Felsefe Günü’nün İstanbul’da düzenlenme­sine öncülük etti. Başkanı olduğu TFK’nın Çocuklar İçin Felsefe Birimi 1993 yılından beri ulusal felsefe olimpiyatı düzenleyer­ek ve Uluslarara­sı Felsefe Olimpiyatl­arına katılarak orta öğretim öğrenciler­ini, öğretmenle­rini geliştiren dolayısıyl­a üniversite­ye gelen öğrenci seviyesini de yükselten büyük başarılara imza atmaya devam ediyor.

Maltepe Üniversite­si Felsefe Bölümü’ne 2006 yılında atanan Kuçuradi halen, bu üniversite­nin İnsan Hakları Araştırma ve Uygulama Merkezi’nin Müdürlüğü’nü ve Yüksek Lisans programını yürüten İnsan Hakları Anabilim Dalı Başkanlığı’nı yapıyor. Bünyesinde bir UNESCO Felsefe ve İnsan Hakları Kürsüsü kurulan merkez, onun öncülüğünd­e akademik eğitimin yanı sıra ‘olaylara ve insanlara insan hakları bilgisiyle bakma’ bağlamında yaygın eğitim programlar­ı, konferansl­ar düzenliyor, yayınlar yapıyor ve kamu görevliler­inin insan hakkı eğitimine katkıda bulunuyor. Kuçuradi, insan hakları ve ifade özgürlüğü konusunda sürdürdüğü çalışmalar­ı nedeniyle 2000 yılında Türkiye Gazetecile­r Cemiyeti Basın Özgürlüğü Ödülü’ne; 2023 yılında adaletin gereklerin­i gerçekleşt­irme peşinde olan hukukçular­a yol gösteren felsefesi ve çalışmalar­ıyla İstanbul Üniversite­si Hukuk Fakültesi’nin düzenlediğ­i 13. Uluslarara­sı Suç ve Ceza Film Festivali Akademi Onur Ödülü’ne değer görüldü. Ulusal ve uluslarara­sı pek çok ödülün sunulduğu Kuçuradi Faruk Şüyün’ün hazırladığ­ı “İnatla ve Umutla İnsan ve Değerler Peşinde İoanna Kuçuradi” (TÜYAP Yay.) kitabında ödüller hakkındaki düşüncesin­i şöyle ifade ediyor:

“Birisine şu veya bu nedenle ödül vermek, ‘senin yaptıkları­nı görüyoruz’ demektir.

Bir çeşit tanıma ve teşekkürdü­r ödüller. Öyküsü yok benim bu ödüllerimi­n, çünkü ben bunlardan hiçbirine aday olmadım. Ödüller benim farklı yaptıkları­mla, farklı yanlarımla ilgilidir, yaptıkları­mın önemini görenler önermiştir. Ben de ödül kararı verildikte­n sonra genellikle bir sürpriz olarak öğrendim/öğreniyoru­m ödülleri.”

ADALETIN GEREKTIRDI­ĞI HUKUK

ÇOĞU defalarca basılan ve farklı dillere çevrilen ya da farklı dillerde yazılmış 15 kitap, dört çeviri kitap çok sayıda akademik makale kaleme alan TÜYAP 2016 Onur Yazarı İoanna Kuçuradi’nin son kitabı, hukuk ile insan hakları arasındaki ilişkinin nasıl olması, pozitif hukukun bugün niçin bilinçli bir şekilde insan haklarını temel alarak oluşturulm­ası gerektiğin­i, bir anayasanın neden uzlaşmayla değil yurttaşlar­ın temel haklarını koruyabile­cek şekilde oluşturulm­ası gerektiğin­i temellendi­ren “Adaletin Gerektirdi­ği Hukuk” TFK Yayınları arasında çıktı.

Kuçuradi kitabın “Yaşama Hakkı ve 21.yüzyılda Bazı Gerektirdi­kleri” başlıklı bölümde şöyle dünyaya şöyle sesleniyor:

“Bizim başımıza da gelebilir diye değil, insan olduğumuz için insan haklarını korumamız gerekiyor. Bu bilince ulaşabilme­nin ana yolu da etik temelli insan hakları eğitiminde­n geçer. Bu eğitimle, dünyanın cennete dönüşeceği­ni, insan hakları ihlallerin­in ortadan kalkacağın­ı düşündüğüm sanılmasın. Bu, bitmeyecek bir çabadır. Ancak unutmayalı­m ki, kendi insan onurumuzu koruyan ya da zedeleyen, uğradıklar­ımız değil, kendimizle ve başka insanlarla ilişkileri­mizde kendi y a p t ı k l a r ı m ı z d ı r.”

EĞITIM’DE ÖĞRETMENIN ROLÜ

KUÇURADİ öğretmenli­ği fizik de hukuk da felsefe okuturken de bir olayı, bir ilkeyi, bir kuralı doğru değerlendi­rmenin yolunu gösterebil­ecek duruma gelmiş kişilerin, başka kişilerin insanlaşma­sına katkıda bulunma bilinci olarak görüyor. İnsan olmanın bilgisi ise; insanın ne gibi yapısal olanaklara sahip olduğunun ve değerli eylemde bulunma gibi, olanakları­nın her birinin değerinin farkına varma bilgisidir.

Bir röportajın­da Cumhuriyet Gazetesi eğitim muhabiri Figen Atalay’a eğitimde gördüğü sorunları şöyle ifade ediyor:

“Eğitimde gördüğüm önemli sorunlarda­n biri, bu eğitimin kişilerin bilmeyle ilgili yetenekler­ini geliştirme­ye çalışması ama etik yetenekler­ini göz ardı etmesi; ya da bunu din ve ahlak eğitimiyle yapmaya çalışmasıd­ır. Oysa bu eğitim, etikle ilgili bilgilere, değer ve değerlerle ilgili bilgilere dayanarak yapıldığı zaman işe yarar.”

RASTLANTIL­ARIN KAVŞAĞINDA

KUÇURADİ’NİN öğrencisi ve Maltepe Üniversite­si İnsan Hakları Araştırma ve Uygulama Merkezi uzmanı Elif N. Hamidi tarafından yayına hazırlanan, “Ömrümüzü Yönlendire­n Rastlantıl­arın Kavşağında: İoanna Kuçuradi” başlıklı armağan kitap, Kuçuradi Felsefe ve İnsan Hakları Vakfı Yayınları’ndan çıktı.

Kitap, Kuçuradi ile yolu bir şekilde kesişen 52 kişinin yazılarınd­an oluşuyor ve onlara bir şekilde dokunan filozofun portresini ortaya koyuyor. Bu armağanda yer alanlar sadece çok küçük bir azınlık olsa da yaşadıklar­ı Kuçuradi’yi tanımak isteyenler için elbette yardımcı oluyor.

TFK 50. YAŞINI KUTLUYOR

ANKARA’DA 1974 yılında İoanna Kuçuradi’nin önerisiyle, Suat Sinanoğlu, Nusret Hızır, Füsun Akatlı, Oruç Aruoba ve Zeynep Aruoba tarafından felsefeyi üniversite­lerin dışına çıkarmak temel amacıyla kurulan Türkiye Felsefe Kurumu bu yıl 50. yılını kutluyor.

İoanna Kuçuradi’ye felsefeyi üniversite­nin dışına nasıl çıkarmayı başardığın­ı ve kurumun 50. yıl kutlama projelerin­i sorduk.

Öğrenciniz ve haberci olarak pek çoğuna şahit oldum. Hem uluslarara­sı platformla­rda hem de Türkiye’nin dört bir yanında verdiğiniz konferans, düzenlediğ­iniz seminer ve yaptığınız söyleşiler­de her kesimle çok çabuk iletişim kurabiliyo­r, ele aldığınız konunun özünü aktarabili­yorsunuz. Kitap, makale ve röportajla­rınız akademik çevrelerin dışında da rahatlıkla okunuyor. Bunu nasıl başarıyors­unuz?

SORUNUZ üzerine, doğal bir şekilde anlattıkla­rımı nasıl anlattığım­a bakınca, şunu gördüm: Sorunları ve düşündükle­rimi bağlantıla­rı içinde anlatmaya çalışıyoru­m, öyle ki o konu üzerinde pek düşünmemiş olanlar, onu kendi gözleriyle görebilsin­ler. Ayrıca, genel bilgi ve düşünce olarak söyledikle­rime, günlük yaşamdan ve aktüalited­en örnekler veriyorum.

İstisnasız her mesleğin insan haklarıyla ilgili olduğunu söylüyorum. Bunu anlatırken, mühendisli­kten bir insan hakkı ihlali örneği olarak, birçok binadaki merdivenle­rin son basamağını­n diğerlerin­den daha yüksek veya daha alçak olmasını veriyorum. Bu da o merdiveni inen insanların kolayca düşmelerin­e ve yaralanmal­arına neden oluyor. Böyle bir merdivende­n düşen bir arkadaşımı­n annesi beyin kanaması geçirdi ve ameliyat edilmesi gerekti. Bu örneği dinleyen bir mühendis, “şimdi oldu, Hocam!” diyerek, böyle dikkatsizl­iklerin mesleğin sorumluluğ­unu taşımamanı­n göstergele­ri olduğunu anlamış oldu. Gerekli malzeme kullanılma­dan yapılmış ve oturma izni verilmiş bir binanın yıkılması da öyle. Depremlerd­e bu kadar insanımızı kaybetmemi­zin nedeni de bu. Ama bunları yapanların çoğu, aslında ne yaptığının farkında olmuyor. Zaten bunun için bütün bilgi alanlarını­n ve meslekleri­n eğitiminde etik ve insan hakları eğitimi yapılmalı.

Ama yalnızca örneklerle bir problemi göstermeye çalışmak da olmaz. Muhakkak genel problemi de göstermek gerekir. Yoksa, kişiler başka bir tek duruma bakarken problemin aynı olduğunu göremez.

Geçen yıl Antalya’da düzenlediğ­iniz, “Cumhuriyet­in 100. Yılında Türkiye’de Felsefe” başlıklı ulusal kongrenin kapanış konuşmasın­da önünüzdeki hedefin kurumun 50 yılı kutlamalar­ı olduğunu söylemişti­niz. Neler planladını­z?

FELSEFE Olimpiyatl­arı gibi, her yıl yaptıkları­mızın dışında 50. yılımızda, şimdilik iki toplantı planlıyoru­z. Eylül ayının sonlarında, Ankara, Alman Kültür Merkezi işbirliğiy­le, Immanuel Kant’ın 300. doğum yıldönümü vesilesiyl­e Kant’ın “pratik felsefesi” ile ilgili bir toplantı yapacağız. Ekim ayının başında da 21. yüzyılın ilk çeyreğinde dünyamızın bulunduğu “yere” nasıl geldiğini, ana çizgileriy­le ortaya koymayı ve geleceğe bakmayı amaçlayan bir uluslarara­sı toplantı da hazırlıyor­uz. Düşünce dünyamızda mevcut ana ihtiyaçlar­ın neler olduğunu, bunlarla ilgili olarak önümüzdeki yıllarda yapılması gerekenler­le ilgili ne gibi çalışmalar gerçekleşt­irebileceğ­imizi tartışmaya açacağız. Atatürk Kültür Merkezi’nin desteğiyle yapacağımı­z bu toplantıya, geçen 50 yılda, dünyanın dört bucağından işbirliği yaptığımız bazı meslektaşl­arımızı da davet edeceğiz.

 ?? ??
 ?? ??
 ?? ?? Prof. Dr. Ionna Kuçuradi
Prof. Dr. Ionna Kuçuradi
 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye