Halkaların Renkli Hikayesi
Seramik sanatını kusurların bir unsura dönüşerek her tasarımın kendi özgünlüğünü oluşturduğunu düşünen Mesut Öztürk pastel tonlarda tasarladığı Halka Vazolarıyla Türkiye’de ulaşılabilir sanatın genç sanatçılarından biri olarak öne çıkıyor.
Biz, onu Fransız tasarımcı Simon Porte Jacquemus’ün tüm eserlerini almasıyla tanıdık. Dış görünümü, tasarım dili ve hikayesiyle Jacquemus’ü hatırlatan Mesut Öztürk’ün seramikle tanışması, akademik eğitimini bırakmasıyla başlıyor. 1989 doğumlu sanatçı şehir planlama üzerine yaptığı doktorasının kendine uygun olmadığını düşünerek sanatsal tarafını kullanmak istemesiyle seramikle tanışıyor. Detaylı araştırmalar ve atölyede aldığı pratik eğitimiyle kendini Halka serisini oluştururken buluyor. Salondaki masasını kendi atölyesine çevirerek başlayan bu yolculuk, Paris’te katıldığı fuarın başarısıyla devam etti. Köklerinden aldığı ilhamla tasarlayarak ulaşılabilir sanat eserleri üreten Mesut Öztürk’ü bir de kendisinden dinleyelim.
Mimarlık kariyerinizi seramikle birleştirdiniz Bu iki disiplini birleştirme fikri nasıl doğdu?
Mimarlık mezunuyum ama hiç mimari tasarım tecrübem olmadı, bir mimarlık danışmanlık firmasında çalıştım bir süre. Bireysel iş yapmayı seven biri olarak mimarlığın bireysel bir pratik olamayacağını anladığımda seramiğe yöneldim. Bu iki disiplini birleştirmedim aslında, bir noktada seramiği mimarlığa tercih ettim.
(serlerinizde formlar ve renkler ön planda 1elerden ve ya nereden ilham alıyorsunuz?
Formlar ilhamını kadim Anadolu ve Akdeniz medeniyetlerinin üretimlerinden alıyor. Arkeoloji müzelerinde dolaşmayı seven birisi olarak zihnimde biriken imgelerden ürettim bu form dilini. Renkler sanırım benim kişiliğimi yansıtıyor. Vazolar rengarenk ama her renk soluk ve mat. Ben de renkli ama sakin, yavaş bir ruhum olduğunu düşünürüm.
Halka serisinin hikayesini bize anlatır mısınız?
2019 baharında ilk eskizlerini yaptığım Halka Vazoları el yapımı olmasının getirdiği kusurları gizlemeyen, aksine tasarımın önemli bir unsuru olarak öne çıkaran, her tasarımın yalnızca bir kez üretildiği vazolardan oluşan bir seri. Kusurluluğu ve özgünlüğü çok önemsiyorum, zaten üreten kişiye has kusurlulukları onları özgün yapıyor. Her vazonun altında, serinin kaçıncı üretimi olduğunu belirten sayı yazıyor ve her vazoya bir orijinallik belgesi düzenliyorum. 2019 yazında birincisini ürettiğim Halka Vazolarından Mart 2020 itibariyle 80 adet oldu. Şimdi 80 ila 90 arasının eskizlerini çalışıyorum.
Geçtiğimiz (ylül 3aris 7asarım Haftasına katıldınız Bu süreç nasıl ilerledi?
Halka serisinin ilk 11 vazosunu üretmiştim ve görünürlüğü artması için araştırmalar yaparken Paris Tasarım Haftasında vazolarla ilgili 1000 Vases adında bir sergi olduğunu görüp başvurdum. Serginin açılış gününde Simon Porte Jacquemus katıldığım beş vazoyu birden satın alıp Galeries de la Fayette’in içinde yeni açtığı restoranı Oursin’e yerleştirdi.
Vases sonrası nasıl geri dönüşler aldınız?
Vazoların Simon tarafından beğenilmesi çok ses getirdi tabi ki. Birçok platformda haber oldu, bunu takiben de hem mağaza ve galerilerden hem de kişilerden talep arttı.
Fransız tasarımcı Simon 3orte -acTuemus ile de bir işbirliğiniz oldu Markanın yıl arşiv satışında eserleriniz satıldı Bu birlikteliğin hikayesinden bahsedebilir misiniz?
Simon vazoları aldığı sırada elimde daha çok vazo olup olmadığını sormuştu ama o sırada elimde yoktu, sonraki işbirlikleri için haberleşiriz demiştik. Kasım ayında bu etkinlik için benimle iletişime geçtiler. Jacquemus Braderie, markanın onuncu yılı sebebiyle markanın geçmişinden seçme parçaların üç gün boyunca satıldığı, moda etkinliği/sergi/pop-up mağaza arası bir etkinlikti. Jacquemus’ün parçalarının yanı sıra yaklaşık on kadar tasarımcının vazoları da hem sergilendi hem satıldı. Ben de on adet vazoyla yer aldım.
étalya’nın önemli galerilerinden Rossana 2rlandi ile Salone del Mobile’e katılacaksınız Bunun sizin için önemi nedir?
Yaşadığımız COVID-19 salgını yüzünden Salone del Mobile 2020 önce ertelendi sonra tamamen iptal edildi. Bu yüzden 2021’de yer alacağım ama bu arada Rossana Orlandi’de eserlerimin online satışı olacak. Rossana Orlandi, çağdaş tasarımın en önemli noktalarından birisi. Rossana’nın kendisinin işlerimi beğenmiş olmasının verdiği gururun yanı sıra, Salone’de onun galerisinde yer almanın getireceği birçok fırsat olacağı için de heyecanlıyım.
Mesut Öztürk’ün ilk tasarım serisi olan Halka, ilhamını Akdeniz ve Mezopotamya medeniyetlerinden alıyor.
Halka serisini neler bekliyor? Halka’dan sonra ne olacak?
Halka serisi devam ediyor. Her tasarımı bir kez ürettiğim için seriye devam ettiğim sürece seri kendi içinde yavaş yavaş bir evrime uğrayacak. Yer yer büyüyecek, yer yer küçülecek, bazen dokusu değişecek bazen desenleri, belki yavaş yavaş formları da tuhaf bir hal almaya başlayacak. Halka’dan sonrasını henüz ben de bilmiyorum.
8fukta yeni işbirlikleri projeler var mı?
Aslında geçici satış etkinlikleri ve sergiler için devam etmekte olan konuşmalar vardı ama salgından dolayı şimdilik yarıda kaldı hepsi. Ben de bu arada üretime biraz ara verip okumaya ve düşünmeye odaklandım. Biraz dinlendikten sonra yeni işbirlikleri için çalışacağım.
Seramikten önce akademisyendiniz ve hala bu devam ediyor Her iki alanı derslerinize entegre ediyor musunuz?
Dört yıldır Bilgi Üniversitesi Mimarlık Fakültesinde mimarlık derslerine giriyorum. Bu dönem mimarlık derslerini bırakıp, Seramik, Zanaat ve Tasarım adlı bir seçmeli ders açtım. Tasarım öğrencilerine açık olan bu derste tasarlama ile üretme süreçlerini bir araya getirmeyi ve tek bir malzemeyi tanıyarak tasarımı onun üzerinden geliştirmeyi tartışıyoruz.
Son dönemde revaçta olan bir kavram olan ulaşılabilir sanata dahilsin 8laşılabilir sanatı bu kadar popüler yapan şey nedir?
Ulaşılabilir sanatı bu kadar popüler yapan şey ulaşılabilir olması tabi ki. Çoğu zaman sanatı takdir eden kitleler sanat eseri sahibi olamıyorlar. Maddi sermayesi yüksek olan kesimin de her zaman kültürel sermayesi yüksek olmayabiliyor. O yüzden kültürel sermayesi yüksek, maddi sermayesi de belli bir seviyede olan insanların sanat eserlerine ulaşabilmesini sağlıyor bu türden eserler.