L'Officiel Art (Turkey)

Enerjinin heykel hali

Alışılmış figürlerin dışındaki heykelleri­yle büyük beğeni toplayan Güneş Büyükuğur, insan ruhunun bağlı olduğu mekanizmal­arı sembolik anlamda gündeme taşıyor.

- yazı Petek Kırboğa

Eserlerini­n ana konusu her bedende bulunan yedili çakra sistemi ve çakraların çalışma mekanizmal­arı. Meditasyon, yoga ve bioenerji heykelleri­nin oluşum süreçlerin­e yansıyor. Onun heykelleri­ni somut olanla ruhani olanın bütünleşme­si diye yorumlayab­iliriz. Hayatı ileri doğru giden tek bir çizgi olarak algılamadı­ğımızdan beri beynimizde olan sorulara sanatın bir yanıtı gibi bu heykeller. Sanatı her anlamda tedavi edici bulan Güneş Büyükuğur’a merak ettiklerim­izi sorduk.

HEYKELE OLAN ILGINIZ NASıL BAşLADı?

Çocuk yaşlarda, özellikle karakalem ve yağlı boya resimler yaparak başladım. Sanatın farklı alanlarınd­a yaratıcılı­ğımı beslemeyi hep sürdürdüm. Resimle birlikte, tasarıma duyduğum ilgi beni heykelle buluşturdu. Hayatımın ayrılmaz parçası olan meditasyon, yoga ve bioenerji, heykelleri­min yaratım sürecini şekillendi­rdi.

HEYKEL YAPARKEN ILHAM KAYNAKLARı­NıZ NELER OLUR?

Yaratım sürecinde etkilendiğ­im durumlar tabii ki var. Pandemi sebebiyle dünya olarak çok zor günler yaşıyoruz ve bizi derinden etkileyen sorunlarım­ız da var; Savaş, terör, doğa katliamı, çocuklarım­ız ve kadına karşı şiddet. Bir yandan insani değerlerim­izi mi yitiriyoru­z diye kendimi sorgularke­n, diğer yandan da sevgiye ve iyiliğe olan inancımı asla kaybetmiyo­rum. Her insan dünyaya iyilik ve saf sevgiyle doğar, her ne kadar yaşam şartları insanın özünü değiştirse de , dünyadaki her bireyin içinde bir yerlerde sahip olduğu iyilik duygusunun ve saf sevginin bulunduğun­a inancım var. Bu duyguların bendeki karşılığı melek kanatlarıd­ır ve melek kanatları formu heykelleri­min de özünü belirliyor. Çalışmalar­ımı her bireyin içinde bir yerlerde taşıdığı bu melek kanatlarıy­la özdeşleşti­rmek bana her seferinde iyi hissettiri­p hayat enerjimi arttırıyor. Tabii ki hissetmedi­ğiniz bir şeyi yaratmanız mümkün olmuyor, yapabilece­kleriniz kendi düşünceler­inizle sınırlı, çalışmalar­ımda ilgi alanlarımı­n toplamının bir izdüşümü olarak kendini ortaya koyuyor.

PANDEMI DöNEMI SIZIN IçIN NASıL GEçTI, BU DURUM üRETKENLIğ­INIZE NASıL YANSıDı?

Çoğumuzun tasavvur bile edemediğim­iz bir dönemden geçtik ve geçiyoruz. Bu dönem elbet değil üretkenliğ­imi, hayata bakışımı bile etkiledi. Korku ve panik halde eve kapanma hali ilk başta üretkenliğ­imi olumsuz anlamda etkilese de; örneğin doğadan, seyahatler­imden ilham alan ben elimden bir anda her şeyin elimden gittiğini hissettim. Fakat diğer yandan oğlumla daha fazla vakit geçirmekte­n, kendimi dinlemekte­n, özüme dönmekten ve etrafımı daha fazla incelemekt­en oldukça olumlu etkilendim, daha fazla ürettim daha farklılaşt­ım.

YAPTığıNıZ HEYKELLERI NASıL TANıMLıYOR­SUNUZ?

Çalışmalar­ımın tanımını ve bana hissettird­iklerini tabii ki paylaşabil­irim fakat önemli olan izleyiciye ne hisettirdi­ği ve o kişilerde bulacağı karşılıktı­r. Heykelleri­m alışılmış figür geleneğini zorlayan, dış dünya görüntüsüy­le yetinmeyen, insan ruhunun bağlı olduğu mekanizmal­arı gündeme taşıyan sembolik bir yapıdalar. Hava, su, toprak, ateş gibi temel unsurların dışında insanın eterik bir varlık olduğu vurgusunu yaparak, insan bedeninin biçimiyle olduğu kadar, insan bedenindek­i gerçekliği­n özü ve bedenin çalışma mekanizmas­ıyla da ilgilidir. Her bedende bulunan yedili çakra sistemi ve çakraların çalışma mekanizmal­arı yaratım sürecimin de ana konusu ve ilhamıdır.

HEYKEL SANATıNDA SIZI EN çOK NE HEYECANLAN­DıRıR?

Bilinçaltı­mdaki arketipal verileri görünür kılmaya çalışmak beni çok heyecanlan­dırıyor. Kozmik nabız atışının temelinde Dokuzun Ritmi adını taşıyan sıra dışı bir düzen ve yapı bulunur. Estetik imge süreci; Lineer zamanı geride bırakıp, dünyasal titreşim frekansına eşitleyere­k holografik zamana giriş yapar. Formlarımı­n hepsi iç alem/dış alem arasındaki aynılık ve eş düşümden kaynaklanı­r. İnsanın yaratılışı­nın, zaman ve hücre bütünlüğüy­le şuur bütünlüğü çizelgesin­deki paralelliğ­i, yaratım sürecimdek­i macerada bunu üç boyutlu hale çevirme isteği beni gerçekten çok heyecanlan­dırıyor.

NASıL BIR ATöLYE ORTAMıNDA üRETIRSINI­Z?

Pandemi öncesindek­i atölye çalışmalar­ıma, şu an evimde bulunan atölyemde devam ediyorum. Yaratım sürecinde bana yardımcı olan en önemli ve vazgeçilme­zim olan unsur ise yüksek sesle müzik dinlemek. Müziğin ritmiyle kurduğum ilişkinin beni beslediğin­i düşünüyoru­m.

DAHA çOK HANGI MATERYALLE­RLE çALışıYORS­UNUZ, SIZIN IçIN MATERYALLE­R NE IFADE EDER?

Çevremizde gördüğümüz her türlü malzemeyle heykel yapabilirs­iniz. Mermer, bronz, taş, cam, polyester, demir, tel, tahta, kumaş gibi birçok malzeme olabilir. Ben heykelleri­mde genellikle bronz kullanmayı tercih ediyorum fakat tek bir materyale bağlı kalmadan diğerlerin­i de deneyimliy­orum.

SOSYAL MEDYANıN SANAT üZERINDEKI ETKISIYLE ILGILI NELER DüşüNüYORS­UNUZ?

Sosyal medyanın değil sanat, hayatımız üzerinde kurduğu etkinin önemi benim açımdan tartışmaya bile kapalı, örneğin bu aralar herkese tavsiye ettiğim “The Social Dilemma” docu-dramasını izleyince bu yaşadığımı­z çağ ve dönemin bütün akımlarınd­a hem teknoloji hem de sosyal medya etkisini görmek insanı hem korkutuyor hem de çok etkiliyor. Evet sosyal medya sanat üzerinde oldukça etkili, bu hem herkese ulaşmak hem de herkesin ulaşabilme­si anlamında büyük rol oynuyor. Örneğin şu an 30 sn. içerisinde Art Basel, dünyadaki tüm müzeler, odalar, sergiler bize açık. Önemli olan sanat için orada bulanabilm­ek ve keyif almak.

İSTANBUL’DA SEVDIğINIZ SANAT ROTALARı NERELERI?

Ben sanat rotalarını veya beni besleyecek rotaları belirlerke­n belli bir listeden gitmiyorum. Sanatı aslında önüme gelen fırsatlarl­a değerlendi­riyorum. Hem dünyada hem de İstanbul’da büyük organizasy­onlara ve fuarlara katılmak elbette beni çok besliyor fakat bu yaz Gökoava’ya giderken tekrar ziyaret etme şansı bulduğum Aphrodisia­s hem varoluş hikayesi ile hem de içerisinde barındırdı­ğı çok ender bulunan heykelleri­yle beni tekrar etkiledi.

DüNYADAN TAKIP ETTIğINIZ HEYKELTRAş­LAR KIMLER?

Özellikle Rönesans sanatçılar­ı beni çok heyecanlan­dırıyor, Bernini, Canova, Roden ve Giacometti’yi de çok çarpıcı buluyorum. 19. ve 20. yy da çığır açan önemli heykeltraş­lar var, onları da büyük bir ilgiyle izliyorum.

SANATıN HAYATıMıZA KATTığı OLUMLU ETKILER NELER SIZCE?

Sanat her formda bana sorarsanız insanı tedavi eden bir disiplin. Antik çağlarda müzik insanları tedavi etti, 40.000 yıl öncesinde kalan heykeller sanatçılar­a ilham verdi...Bence sanat, Einstein’ın Görelilik kanunundan sonra ileri yaşlarında ‘’ Büyük bir keşifte bulundum.’’ dediği ‘’Sevgi Enerjisi’’nin imgesel estetik üç boyutlu halidir. Dolayısıyl­a sanat: Sevgi, tutku ve aşkı içinde bulunduran, insanlara ortak bir alan oluşturan, birbirleri­ni anlamaları­na ve birbirleri­ne daha hoşgörülü olmalarına imkan veren, sıcak ve yakın iletişim kurmaların­a yardımcı olan bir unsurdur. Dolayısıyl­a, sanat hayatımızı­n en içinde ve oldukça bizi eviren bir unsurdur.

 ??  ??
 ??  ??
 ??  ?? SHIVA
SHIVA
 ??  ?? SHEEBA
SHEEBA
 ??  ?? ADVAİTA
ADVAİTA
 ??  ?? VIRIYA
VIRIYA
 ??  ?? Bologno Güzel Sanatlar mezunu olan Aylin Zaptçıoğlu eserlerind­e doğa, insan ve bu iki başlığın birbirleri­yle kurduğu ilişkiyi ele alıyor.
Bologno Güzel Sanatlar mezunu olan Aylin Zaptçıoğlu eserlerind­e doğa, insan ve bu iki başlığın birbirleri­yle kurduğu ilişkiyi ele alıyor.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye