Mamut Art,
Çağdaş Sanat Takvimi
Çağdaş sanat takviminin en heyecanlı etkinliklerinden biri olan Mamut Art Project’in 8. yılında, önceki edisyonlarından farklı olarak yenilenen yapısıa hem fiziksel, hem de çevrimiçi izlendi. Çevrimiçi olarak güncel olarak takip edebileceğiniz Mamut Art Project’i Kurucu Direktörü Seren Kohen’le konuştuk.
Çağdaş sanat takviminin bir parçası olduğu ilk yılından bugüne hem keşfedilmek için kendine uygun platform arayan bağımsız sanatçıların, hem de sanatseverlerin heyecanla takip ettiği Mamut Art Project, bu yıl, seçilen 49 sanatçının eserlerini hem Yapı Kredi Bomontiada’da hem de eş zamanlı olarak geliştirdikleri çevrimiçi platformlarında izleyiciyle buluşturdu. Güncel olarak çevriçiçi izlemeye devam edebileceğiniz proje, her yıl farklı jüriler tarafından değerlendiriliyor. Sanatçı portfolyoları arasında disiplinlerarası üretimlerin sunulduğu ve paylaşıldığı Mamut Art Project’in bu yılki ana teması değişen dünya algısı, ekoloji, yeni form ve yapı arayışının ışığında; ses algısı, küresel sorunlar odağında insan gibi güncel konular etrafında şekillendi. Yaklaşık 1500’ün üzerinde başvuru arasından bir seçki oluşturan jüride bu yıl, Sabancı Üniversitesi Görsel Sanatlar ve Görsel İletişim Tasarım Programı Koordinatörü, sanatçı ve müzisyen Selçuk Artut, küratör, yazar ve SAHA Derneği Direktörü Çelenk Bafra, sanatçı Aslı Çavuşoğlu, artSümer Galeri’sinin kurucu direktörü Aslı Sümer, OMM’un kurucusu ve koleksiyoner Erol Tabanca yer aldı.
Mamut Art Project Kurucu Direktörü Seren Kohen’le hem bu yılın koşullarına özel olan fiziki ve çevrimiçi platformlarını nasıl kurguladıklarını, hem başlangıcından bugüne dek Mamut Art Project’in geçirdiği süreci ve gelişimini nasıl değerlendirdiğini sorduğumuzda; “İşlerin fiziki olarak görünür olmasını çok önemsiyoruz ancak pandemi sebebiyle mutlaka çevrimiçi bir platform olması gerektiğine karar verdik. MAP’ta normal şartlarda hissedilen sıcak ortamı ve sanatçılarla kurulan ilişkiyi yaratabilmek için “Conversations, Studio Visits ve MAP Sessions” olmak üzere üç farklı başlığa ayırdığımız video çekimlerimizi gerçekleştirdik. Sanatçıların kendilerini tanıtabilmeleri ve işlerini anlatabilmeleri için atölye ziyaretleri, bir araya geldiğimiz stüdyo çekimleri ve bir araya gelemediğimiz sanatçılarla da görüntülü konuşma uygulamaları üzerinden çekimler yaptık. İzleyicilerimize sanatçılarımızı biraz daha yakından tanıyabilmeleri, onlara bir adım daha yaklaşabilmeleri için farklı bir alan yaratmak istedik. Fiziksel mekan olarak bu yıl Bomontiada’da 4. katta olduk. Pandemi kurallarına ve yeni mekanımızın ruhuna uygun olarak, içeriyi büyük bir sanatçı atölyesine gelmişsiniz hissi yaratacak şekilde hazırladık. Herkesin kendine özel sergi tasarımı yerine, tüm eserlerin daha bir arada hissedileceği, atölye ortamını yansıtan bir sergi tasarımı planladık. Çevrimiçi platformumuzda sergilenecek eserler içerisinden sergi alanı için özel bir seçki yaptık. Ziyaretlerin yoğunluğunu kontrol edebilmek ve mümkün olduğunca izleyicilerimiz ile bir araya gelebilmek için bu yıl Mamut Art Project’i bir hafta değil,
iki haftalık bir sürece yaydık ve ziyaretçilerimizi randevu ile kabul ettik. Sanatçılarımızı en iyi şekilde tanıtmak için çevrimiçi gösterimlerin en iyi kalitelide olmasına özen gösterdik.
Bu yılın seçkisinde teknoloji kullanımının sanat alanında da artışını net bir şeklide gördük. Ayrıca, geçmiş senelere göre resim ve çizim alanlarında bir artış olduğu da söylenilebilir. Boyut ve detaylarını algılayabilmenin çok önemli olduğu ve özellikle enstalasyon alanında çalışan, deneyimle canlanan işlere sahip sanatçılarımızı göz önünde bulundurursak, bu sene onların eserlerini fiziki olarak da sunabiliyor olmamızın çok önemli olduğuna inanıyoruz.” diyerek anlatıyor.
Mamut Art Project’in sanatçı keşfetme potansiyeliyle oluşan beklenti ve bu beklentiyi karşılayacak sayıda sanatçıyı her yıl sunmanın mümkün olup olmaması noktasını da konuştuğumuz Seren Kohen; “Özellikle yaş ve eğitim kısıtlamamız olmadığı için geniş bir yelpazemiz var. Yapılan başvuru sayısına oranla seçilen sanatçı sayımız az, ortalama 1500 başvuru oluyor ve biz 50 sanatçı seçiyoruz. Bu alanda çalışanların tahmin edilenden daha fazla olduğunu gözlemliyoruz. 8. yılımız olmasının etkisi başvurulara da yansıyor, artık Mamut’un yapısına daha uygun başvurular alıyoruz. Zaten bizim iddiamız sayıca fazla sanatçı sunmak değil, sunduğumuz sanatçıların kimler olduğu. Bu konuda jürimizin yönlendirmeleri bizim için çok değerli. Her yıl jürimizde farklı bakış açılarına ve alanlara sahip isimlerle çalışarak, farklı insanlara değebildiğimizi düşünüyoruz.
Sadece genç sanatçılar için bir tavsiyem olabilir; muhtemelen sosyal medyanın hayatımızdaki etkilerinin artışı ile gelen başvuruların bazılarının üzerine çok düşünülmemiş olduğunu hissetmeye başladık. Özellikle son bir, iki yıldır bunda bir artış var. Genç sanatçılarımıza aktarmak istedikleri konuları önden yapılacak araştırmanın, üretimlerini sağlam dayanaklarla pekiştirmelerinin ne kadar önemli olduğunu tekrar vurgulamak isterim.” diyor.
Mamut Art Project, sadece o yılın seçkisini izleyiciyle buluşturmakla kalmıyor, katılımcı sanatçılarıyla ilişkisini koruyarak, daha önceki edisyonlarda yer alan sanatçıları takip etmeye, ilişkide kalmaya ve sergilerini paylaşarak desteklemeye devam ediyor. 10. yılına yaklaşan Mamut Art Project’in bu tarih için tüm sanatçıları bir araya getirme planlarının olduğunu da öğrenerek bitiriyoruz sohbetimizi.
ilk sayfa eser
2.Kavachi, “Today I Am an Artist Tomorrow I Will Be a Dishwasher Today I Am aDishwasher Tomorrow I Will Be an Artist”, 2018
3.Kerem Kuşcu,“Çevrim”, Kraft Üzerine Karışık Teknik, 70x100 cm, 2019
5.Selin Türkü Birben, “Ben Keyfim ve Kahyası“,Dijital Çizim, 41x27 cm, 2019
7.Zelal Özkan, “Eski Koltuk”,Tuval Üzeri Yağlı Boya, 110x120 cm, 2019