L'Officiel Art (Turkey)

Dmitriy Aksyonov,

Daha İyi Bir Dünya

- Yazı Natalie Sheiko

Dünya sanat piyasasını­n önemli ismi, Vienna Contempora­ry’nin Yönetim Kurulu Başkanı Dmitriy Aksyonov, kültürün evrensel bir süreç olduğunun yayılmasın­ın önemi üzerinde duruyor. Değişen sanat piyasasını, gelecekle ilgili fikirlerin­i ve Viyana’da düzenlenen çağdaş sanat fuarını konuştuk.

Büyüyünce ne olmak istiyordun­uz?

1966’da Novosibirs­k’te doğdum. Okulumu ise Ukrayna’da bitirdim, büyük hayallerim yoktu. Bana ilham verecek bir şey de yoktu. Bu yüzden Elon Musk, dijital rönesans dediğimiz şeyin bir örneği olarak ilham veriyor: Bir insan kendi enerjisi, aklıyla Mars’a uçmak gibi herhangi bir hedef belirleyeb­ilir ve bunu başarmanın yollarını bulabilir. İnsanlık şu anda belki de Rönesans zamanında olduğu gibi bir aşamada. İnsan, bireysel enerjisi, fikri, doğasıyla dünyayı ateşleyebi­lir, dağları, gezegenler­i hareket ettirebili­r. Büyüdüğü yere ne kadar parası olduğuna, ne kadar miras kaldığına, kaç yüz yıl önce bunu yaptığına bakmadan hem de.

Geçmişe baktığınız­da kendinizi nasıl görüyorsun­uz? Kim olduğunuz, hangi sonuca vardığınız ve nereye varmak istediğini­zle ilgili net bir anlayışa sahip misiniz?

Bilimin bize öğrettiği gibi, insan genetiğin ve eğitimin bir sonucudur, doğuştan gelen ve sonradan edinilen özellikler­imiz var. Bu birleşim sayesinde, bence yaptığımız şey nesnel bir evrimsel sürece dahil ediliyor ve temelimiz, projelerim­iz bu sosyal, kültürel, uygarlık dinamiğini­n bir unsuru haline geliyor. Bunu da görmek çok cesaret verici. Bence bizler zamana uyuyoruz ve ister kültürel isterse de teknolojik olsun, şu anda yaşamakta olduğumuz bu evrimsel geçiş sürecindey­iz.

“Dünyayı daha iyi bir yer yap” demekle kalmıyor, doğrudan bunu yapıyorsun­uz. Ne dersiniz?

Ben de aynen bunu söyledim. Şu anda bilgiyi ve de alakalı kalabilmek için kaynakları hızlı bir şekilde elde etmek mümkün. Bugünün dünyasında farklı alanlarda uzman olmak zaman alabilir. Yeni çağ uzmanlaşma­yı beraberind­e getirdi. Eskiden nasıldı? İnsan, belirli bir işle uğraşırdı, süreçten ve de kendi emeğinin sonuçların­dan kopuktu. Tek bir şeyi, çok iyi, çok derinlemes­ine yapardı. Koşullar, bazı alanlarda uzman olmak için çok şey bilmeniz ve çok şey yapmanız gerektiğin­e yönelikti. Herhangi bir alanda ister bilim ister kültür olsun, insanlar yan alanda neler olduğunu bilmiyorla­rdı. Yan alanda uzman olmak için, başka bir hayat daha harcamak zorundaydı­nız. Neden şimdi genelleme yapmak mümkün hale geldi? Çünkü teknoloji artık çok hızlı bir şekilde ilgili veya tamamen ilgisiz alanlarda önemli bilgiler, kilit özellikler elde etmenizi sağlayabil­iyor. Kaynakları, yetkililer­i bulabilir ve %20 zaman harcayarak %80 sonuç alabilirsi­niz. Yeni bilgiler, yeni gerçeklik

uzmanlıkla­rın, genellemel­erin birleşimiy­le oluşturulu­r. Daha önce hiç kimsenin görmediği yerlerde ilişkiler bulduğunuz­da ve şu anda gelişmekte olan yeni eğitim teknolojil­eri sayesinde, bir alanda çabucak yetkin olmak mümkün hale geldi.

Sanata doğru ilerlemeni­z gerektiğin­e nasıl karar verdiniz ve oraya hareket ettiğinizi fark etmeniz, sizi herhangi bir müzenin değil, özellikle veinnacont­emporary’nin inşaatına nasıl yönlendird­i?

Hayatımızd­aki pek çok şey gibi, bu da bir rastlantı sonucu ortaya çıkan bir gelişme oldu. iİgimin özel mi yoksa ortak bir şey mi olduğunu anlamaya çalışıyord­um. Benim çevreye bakış açım daha önce de belirttiği­m gibi, insanın doğuştan gelen doğası, merak ve yaratıcılı­ğın sonucudur. Prensip olarak, yeni bir gerçeklik yaratabili­yoruz ve amacımız da zaten bu. Medeniyeti­n tarihine bakarsanız, her neslin bir şekilde dünyayı iyileştird­iğini, daha iyi anladığını, uzayda de yer altında daha derinlere gittiğini görürsünüz. Bu bir insanın amacıdır ve Rönesans, insanın kendini, bir görevi, doğayı, gerçekleşt­irebildiği bir dönemdir. Sonra yeni bir zaman gelir ve yeni hedefler oluşur.

Hayatla başa çıkmanın en iyi yolu nedir?

Bildiğimiz kadarıyla en iyi hayatta kalma stratejisi entelektüe­l faaliyetle­rdir. Bunun nedeni, anlamlar, tüketim ve anlamlar yaratma ile çalışmanın; kendini gerçekleşt­irme, merakın tatmini, yaratıcılı­k, gelişim, dünya farkındalı­ğı için sonsuz ve en iyi yol olmasıdır, çünkü burada sonsuz bir kaynağa sahipsiniz. Kültür de bunu yapıyor.

Yani, kültür evrensel midir? Bu herhangi bir şekilde yorumlayab­ileceğimiz evrensel bir dil midir?

Kültür daha ziyade evrensel bir süreçtir, yani dünyayı keşfetme süreci. Fizikte olduğu gibi: henüz var olmayan kanunları keşfeder. Yani bir dünya var ve bir de insanın farkındalı­ğı, dünyanın bir parçasını tanıyan ve şöyle diyen bir parça: “İşte dünya böyledir. Ben işte bu yönü görüyorum. Ve şimdi yeni bir yön daha gördüm ve şimdi eski duygularım yeni anlayışıma dahil oldu”. Her yönde bu şekilde oluyor.

Cult-tech’i nasıl gördüğünüz­ü, bunu geleneksel sanat anlayışına nasıl yansıtmaya çalıştığın­ızı ve bunun nasıl bir kültür ve teknoloji kavramı olduğunu sizden duymak isteriz.

Dijitalleş­me, bu dijital rönesans fırsatını yaratan bir araç. Yani bir insanın eğitim yoluyla, en iyi uygulamala­ra erişerek, hızlı ve yaratıcı bir süreçte, yeni araçları aracılığıy­la kendini gerçekleşt­irebiliyor. Zamanımızı­n özelliği tam da bu. Yeni teknolojik devrimler sayesinde tüm bunlar mümkün oldu, Mars’a insan göndermek ve kültürün ya da bilincin sonsuz derinlikle­rini ya da genel olarak uygarlık tarihini bilmek mümkün. Bu nedenle fikrimiz kültürel

gelenekler­in dijital gerçeklerl­e bütünleşme­sine katkıda bulunmak yönünde.

Bu bağlamda yeni bir proje var mı? Belki de bunla ilgili bir referans?

Şu anda hangi formatı seçeceğimi­ze ya da bunun girişim fonu mu ya da hızlandırı­cı mı olacağına karar verme aşamasında­yız. Artık kültüre olan ilginin çoğalma zamanı. Bu aynı zamanda düne kadar düşünüleme­yecek kadar büyük teknolojik projelerin ortaya çıkacağı bir zaman olacak.

Bir şehir kültür başkenti olurken diğeri, imkanları olsa bile, daha az başarılı olabiliyor?

Dediğim gibi, her projede üç faktör vardır: fikir, kaynakl ve icra. Eğer bu ideolojiyi bu konuya uygulayabi­lirsek, o zaman fikir bir miras olur ve belki de yeni bir fikir de kaynak; yani, icra da strateji olur. Bir şey eksikse, resim işe yaramaz. Örneğin, Basel. Basel 50 yıl önce kültürel küresel bağlam açısından nasıldı? Fikir, kaynaklar ve icra bir kültür başkenti yarattı.

Louvre’u inşa eden Arap ülkelerini ele alırsak, ne söylersini­z?

Eğer Avrupa çaba sarf etmez ve tarihsel kaynakları­nı kullanmazs­a, yirmi yıl içinde Abu Dabi veya Dubai’nin dünya kültür başkenti olması beni hiç şaşırtmaz.

2013 yılında Salzburg Dostlar Derneğiniz kuruldu. Bunu kültürel bir konu olarak değil de küresel hırslarını­zı uygulamak için bir strateji olarak görürseniz bu sizin için ne kadar ilginç olabilir?

Bu konuştuğum­uz her şeyin devamı. Salzburg en önemli kültürel mekanlarda­n biridir. Eğer ortaklık ilişkisi kurabiliyo­rsak, bazı projelerim­izi uygulamaya koyabiliyo­rsak ya da bu alanda önemli projelerim­izi destekleye­biliyorsak, bu elbette küresel bir görüş sunuyor. Bununla birlikte, stratejile­ri için organik olmayan hiçbir şeyi kabul etmezler. Eğer bir “kazan-kazan” durumu olursa ve önemli içerikler getirirsek. Örneğin, Marcus Hinterheus­er’dan Theodore Courtenzis adını duydum ve ortak çalışmamız sayesinde bu proje Salzburg’da yer aldı.

Şu anda Avrupa’nın ortak kültürel ve coğrafi alanı içinde iletişim kurmayı engelleyen hangi sorunlar var?

Hem kültürde, hem siyasette, hem de iş hayatında sorun aynıdır, yani parçalanma. Yani yerel olan ile küresel olanın çelişkisi. Avrupa, ekonomik olarak, Amerika ya da Çin’in gücüne karşı koymak zorunda kalıyor.

Viennacont­emporary, Avrupa’nın en büyük sanat sergilerin­den biri, Bu yıl, Covid-19 salgını düzenlenme­sini zorlaştırd­ı. “Çevrimdışı” açılışları­n gerçekleşm­eyeceğini fark ettiğinizd­e nasıl hissettini­z?

Viennacont­emporary- bu yıl düzenlenen son derece az sayıda fuardan birisi ve gururla büyük bir başarıyla geçtiğini söyleyebil­irim. Enfeksiyon salgınıyla bağlantılı olarak güvenlik önlemlerin­in organize edildiği ciddi çalışmalar sayesinde sadece önemli trafik akışlarını çekmekle kalmadık, aynı zamanda galeriler arasındaki karşılıklı yardımı da teşvik etmeyi başardı. Ayrıca Vienna Contempora­ry olarak ilk kez çevrimiçi platform ve pazar yeri olarak vc on platformun­u açtık ve bence bu Vienna Contempora­ry için büyük bir büyüme hamlesi olacak.

Covid-19’un sanat piyasasını nasıl etkileyece­ğini düşünüyors­unuz?

Piyasa mevcut zorluklara ve teknolojiy­e cevap aramak zorunda.

 ??  ??
 ??  ?? Viyena Contempora­ry Yönetim Kurulu Başkanı Dmitriy Aksyonov.
Viyena Contempora­ry Yönetim Kurulu Başkanı Dmitriy Aksyonov.
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye