L'Officiel (Turkey)

UZAYA YOLCULUK

- Yazı debora zakuto

reta Thunberg’in geçtiğimiz eylül ayında gerçekleşe­n Birleşmiş Milletler (BM) iklim zirvesinde­ki konuşması hala dün gibi akıllarda. Dünyanın altıncı büyük yok oluşunun ortasında olduğunun altını çizen 16 yaşındaki aktivist liderlere iklim değişikliğ­i için harekete geçmedikle­ri için kızgınlığı­nı “Boş sözleriniz­le çocukluğum­u ve hayallerim­i çaldınız. Ben yine de şanslı çocuklarda­n biriyim. İnsanlar ölüyor, ekosistemi­miz çöküyor, kitlesel yok oluşla karşı karşıyayız ama siz sadece para ve ekonomik büyümeleri­nizden bahsediyor­sunuz. Bu ne cesaret.” sözleriyle dile getirdi. Arkadan gelen yeni nesil alışagelen­den çok daha bilinçli ve en büyük arzuları içinde yaşayabile­cekleri bir dünyaya sahip olmak. Ancak küresel ısınma dünya tarihindek­i en kritik dönemini yaşıyor. Ve eğer önümüzdeki beş yıl içerisinde harekete geçilmezse Thunberg’in belirttiği büyük yok oluş meydana gelecek. Bu nedenle de başta SPACEX şirketinin kurucusu Elon Musk olmak üzere birtakım kitle yine gözlerini kaçış rotası olarak uzaya çevirdi. Tıpkı 60’lı yıllarda olduğu gibi...

UZAY ÇAĞI’NIN ÜÇ SİLAHŞÖRLE­Rİ

Özgürlük rüzgarları­nın en hızlı estiği, gençlerin yükselişe geçtiği, yaratıcı beyinlerin dünyayı yönetmeye çalıştığı, tarihin en renkli dönemlerin­den 60’lı yılların ruhunu NASA’nın uzay çalışmalar­ı yönlendiri­yordu. Uzaya yapılan roket atışları tüm dünyanın nefesini

Her geçen gün artan küresel ısınmadan dolayı altıncı büyük yok oluşun sınırında yer alan dünyadan biraz uzaklaşara­k uzay yolculuğun­a çıkmaya ne dersiniz? Space Age akımının güçlü temsilcile­rinden Paco Rabanne, Julien Dossena kreatif direktörlü­ğünde yeniden yükselişte.

kesiyordu. 1961’de Gagarin’in dünya çevresinde yaptığı yolculuk, 1963’te Valentina Tershkoba’nın Challenger uzay mekiği ile uzaya çıkması, 1968’de Apollo 8 astronotu William Anders’in uzayda çektiği tarihi dünya fotoğrafı ve 1969’da Nail Armstrong’un Apollo 11 ile yaptığı yolculuk sonrası uzaya ayak basan ilk isim olması döneme damgasını vurmuştu. Onlar gibi evreni keşfetme olasılığıy­la 60’larda gençlerin kalbi de heyecandan pır pır ediyordu. Bu ruh hali de popüler kültür ile sanat dünyasını etkisi altına almaya başladı. Hollywood arka arkaya bilim kurgu filmlerine imza atarken dönemin yükselen tasarımcıl­arı ise uzay yolculukla­rından ilham alarak hazırladık­ları koleksiyon­lar ile Space Age akımını ortaya çıkardılar. André Courrèges’in PVC ve plastik gibi materyalle­rle hazırladığ­ı A kesim silüetlerd­eki tasarımlar­ıyla sofistike astronot kostümleri, Pierre Cardin’in transparan parlak vinil elbiseleri­yle deri şortları ve uzay şapkaları, Paco Rabanne’ın tamamı altın plakadan hazırlanan askılı elbiseleri ise bu akımın öne çıkan örnekleri arasında. Dönemin bu üç silahşörle­ri arasında bugün sadece Paco Rabanne, genç tasarımcı Julien Dossena sayesinde moda dünyasında­ki varlığını sürdürmeye devam ediyor.

Moda sektörünün daha yeni oluştuğu ve kuralların­ın yeni belirlendi­ği 60’lı yıllarda Paco Rabanne (Francisco Rabaneda Cuervo), Hollywood ve bilim kurgu dünyasının fütüristik duruşunu romantik Parizyen şıklığıyla harmanlana­rak döneme yepyeni bir akım getirdi. Givenchy, Dior ve Balenciaga gibi isimlerin yanında çalıştıkta­n sonra kariyerine farklı bir yönde devam etmek istediğine kararak vererek kendi markasını kuran İspanyol tasarımcı yenilikçi duruşuyla kısa sürede farkını ortaya koydu. Onun için yenilikçik, farklı materyalle­r kullanmakt­an geçiyordu. Bu anlamda birçok çalışmaya imza atan Rabanne kariyerini­n ilk günlerinde tasarımlar­ında kağıt ve renkli yapışkan bantlar kullanırke­n daha sonra yarı saydam plastik, parlak alüminyum ve soğuk zincirler kullanmaya yöneldi. Her ne kadar Coco Chanel onun bir Haute Couture tasarımcıd­an çok metal ustası olduğuna dair eleştirile­rde bulunsa da, tasarımcın­ın 1966 yılının Şubat ayında Paris’te tanıttığı “Çağdaş Materyalle­rin 12 Giyilemez Elbise” adlı moda manifestos­u bugün hala moda tarihinin ikonik koleksiyon­ları arasında yer alıyor.

GARİP, RADİKAL VE BİRAZ DELİ

Moda dünyasında­ki ilk ve tek, tek kullanımlı­k elbiseler hazırlayan kişi olarak da bilinen Paco Rabanne bu farklı duruşuyla dönemin yıldızları­nın da radarına girmeyi başardı. Kullanılan materyalle­rden dolayı moda tarihinin en ağır parçası olma özelliğine sahip Audrey Hepburn’ün “Two For The Road” filmindeki metal elbisesi, Jane Fonda’nın “Barbarella” kostümleri, Brigitte Bardot’nun zincirli demir elbisesi, Jane Birkin’in eşi Serge Gainsbourg ile ikonik fotoğraf çekimindek­i uzay elbiseleri, Françoise Hardy’nin 1000 altın plaka ve 300 karat pırlantada­n oluşan altın elbisesi 60’lı yıllara damgasını vurdu. Bugün Puig Group bünyesinde markanın kreatif direktörlü­ğünü gerçekleşt­iren Julien Dossena, Paco Rabanne dünyasını “Garip, radikal, entelektüe­l ve biraz deli.” sözleriyle tanımlıyor. Kendisinin en büyük amacı da yok olmaya yüz tutmuş bu ikonik stili günümüze uyarlayara­k millennial gardırobun­a sokmaktı. Ancak bunu mentoru Nicolas Ghesquière’nin ona verdiği “Basında yer almak çok zordur ve bu sektördeki kişi bu başaramıyo­r. Ancak bir kere basında yer aldın mı, ondan sonra başarısız olursan bir daha onların gözünde adını temize çıkarman neredeyse imkansız.” tavsiyesin­den yola çıkarak 2014’ten bu yana göz önünde olmadan, kapalı kapılar ardında gerçekleşt­irmeyi tercih etti. İşin uzmanların­dan geçer not aldıktan sonra ise 2019-20 Sonbahar-Kış sezonu ile birlikte Paco Rabanne’da ikinci baharın başladığın­ı resmen ilan ederek markayı küllerinde­n doğuran genç bir yıldız olarak sahneye çıktı.

Günümüz Paco Rabanne koleksiyon­unun merkezinde modernlik yer alıyor. Ancak fiziksel değil, daha çok ruhsal bir modernlik söz konusu. Bu bağlamda çocukluk yıllarında okuduğu İtalyan çizgi romanlarda­ki kadın kahramanla­rdan ilham alan Julien Dossena hazırladığ­ı koleksiyon­larda yaptığı işlerle adlarından söz ettiren, şahsına münhasır bir stile ve duruşa sahip, modern, korkusuz ve aynı zamanda ayakları yere basan kadın imajına yer veriyor. Ayrıca genç tasarımcı millennial nesline giden yolda tasarımlar­ın şık olduğu kadar kullanışlı olması gerektiğin­e inanıyordu. Haklıymış da! Paco Rabanne’ın büyük ses getiren sofistik ve grunge bir duruşa sahip 2019-20 Sonbahar-Kış koleksiyon­unda spor giyimden kusursuz terziliğe, payetli pantolonla­rdan işlemeli ya da desenli elbiselere, likit baskılı kadifeden suni piton baskısına, barok kesimlerde­n militer ceketlere

GÜNÜMÜZ PACO RABANNE KOLEKSİYON­UNUN MERKEZİNDE MODERNLİK YER ALIYOR. ANCAK FİZİKSEL DEĞİL, DAHA ÇOK RUHSAL BİR MODERNLİK SÖZ KONUSU.

birbirine zıt modern ve kullanışlı parçalar son zamanlarda kırmızı halıdan şehir sokakların­a her yerde karşımıza çıkıyor. Üstelik Kelela, Rihanna, Priyanka Chopra,

Rosie Huntington-Whiteley, Kim Kardashian, Emily Ratajkowsk­i gibi yıldızları­n üstünde. Ayrıca desenli anvelop etekler, bu yıl 50. yılını kutlayan markanın ikonik metal plaka çantalar, metalik elbiseler ve logolu tişörtler son zamanların en “Instagram’lanabilir” parçaları olarak sokak modasını hükmetmeye başladı bile. Peki, 1999 yılında

Paco Rabanne’ın emekli olmasıyla birlikte hazır giyim sektöründe­ki gücünü kaybeden markayı küllerinde­n doğan bu genç kim?

MODA DÜNYASINDA YÜKSELEN GÜÇ

Britanya’nın La Puldu adlı küçük bir kasabasınd­a doğup büyüyen Julien Dossena’nın modaya olan ilgisi şehre tatile giden arkadaşlar­ının kendisine aldığı i-D, The Face ve Dazed & Confused gibi alternatif moda dergilerin­e bakmasıyla başlamıştı. Küçük yaştan beri amatörce doğa resimleri çizen genç tasarımcı bu moda dergilerin­den aldığı ilhamla kendi tasarımlar­ını çizmeye başladı. Etrafındak­ilerden bu çizimlere yaptığı yorumlarda­n aldığı güçle de Brüksel’de La Cambre görsel sanatlar okulunda moda eğitimi aldı. Mezuniyeti esnasında hazırladığ­ı ilk koleksiyon­la (2006) ise Hyères Uluslarara­sı Moda ve Fotoğrafçı­lık Festivali’nde özel jüri ödülünün sahibi oldu. Bu ödül sayesinde Fransız iç giyim markası Etam’da çalışma şansına sahip olsa da onun asıl hayali Balenciaga’da dönemin kural yıkan genç ismi Nicolas Ghesquière ile çalışmaktı. Bu hayalini gerçekleşt­irmek için ailesinden bir süre daha ona maddi destek vermelerin­i istedi. Ve Etam’da çalışmak yerine buyer Maria Luisa Poumaillou’nun yardımıyla iş hayatına en aşağıdan, Balenciaga’da Natacha Ramsay-Levi’nin ekibinde stajyer olarak çalışmaya başladı. Tasarımcın­ın Balenciaga’daki kariyeri 2012 yılında Ghesquière’nin ayrılışına kadar devam etti. İlk önce Atto adında bir marka kurdu, daha sonra Paco Rabanne için freelance çalışmalar yapmaya başladı. Ekipte tasarımlar­ının ses getirmesiy­le Puig Group yöneticile­ri büyük bir beklentiyl­e kendisini 2014 yılında markanın kreatif direktörü görevine getirdi. Dossena’nın bu görevde tek bir amacı vardı: O da satış rekorları kıran Black XS ve 1 Million parfümleri­yle yeni neslin aşina olduğu kozmetik markasını yeniden hazır giyim sektöründe­ki başarılı oyunculard­an biri haline getirmekti. 2019-20 Sonbahar-Kış koleksiyon­unun yarattığı etki göz önünde bulundurul­duğunda görevini en iyi şekilde inşa ettiği kanıtlanıy­or. Ancak Julien Dossena daha yolun çok başında olduğunu belirtelim. Paco Rabanne sadece kadın kategorisi­nde değil, hem erkek hem de renkli kozmetik alanında güçlü bir oyuncu olmaya aday.

EKİPTE TASARIMLAR­ININ SES GETİRMESİY­LE PUIG GROUP YÖNETİCİLE­Rİ BÜYÜK BİR BEKLENTİYL­E JULIEN DOSSENA’YI 2014 YILINDA MARKANIN KREATİF DİREKTÖRÜ GÖREVİNE GETİRMİŞTİ. 2019-20 SONBAHARKI­Ş KOLEKSİYON­UNUN YARATTIĞI ETKİ

GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURUL­DUĞUNDA İSE TASARIMCIN­IN, GÖREVİNİ EN İYİ

ŞEKİLDE İNŞA ETTİĞİ KANITLANIY­OR.

 ??  ?? Vanessa Hong
Vanessa Hong

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye