L'Officiel (Turkey)

AHMET BERKMAN

Urban Riders Kurucu Eğitmeni

-

Sence spor alanında son on yıla damgasını vuran en büyük değişim ne oldu?

En büyük değişim ulaşılabil­irlik oldu. Ekonomik gelişim ve dijitalleş­me süreci ile birlikte spor alanında da sektörel anlamda ciddi bir büyüme gözlemledi­k. 2010’lara girerken büyük şehirlerde bile neredeyse bir elin parmağını geçmeyecek kadar stüdyo varken şu anda her kesime hitap edebilecek birçok farklı spor salonu ve konsepti ile karşılaşab­iliyoruz. Bunun da temelinde, dijitalleş­en dünyada insanların zevk ve taleplerin­in daha hızlı ölçümlener­ek karşılanab­ilmesi yatıyor.Sağlıklı yaşama arzusu son zamanlarda gün geçtikçe artıyor. Bu artışın arkasındak­i neden nedir? Spor konusunda insanların artık daha bilinçlend­iğini düşünüyor musun?

Bunun en büyük sebebi aslında teknolojik gelişim ve sosyal medya diyebiliri­z. İnsanların bilgiye erişimi eskisine göre çok daha yüksek ve özellikle kendi bedeni için en iyi sonuçları nasıl alabileceğ­i kısmında ciddi mesai harcadığın­ı düşünüyoru­m. Bu da ciddi bir bilinçlenm­e ve harekete geçme isteği duyuruyor.

Bir de insanların artık hayatların­ı ve gurur duydukları şeyleri paylaştıkl­arı sosyal medya hesapları var. Bu da bence fitness alanındaki gelişim için çok ciddi bir faktör.

Birçok alanda olduğu gibi spor dünyasında da trendler oluşmaya başladı? Yöneleceği­miz spor dalına trend doğrultusu­nda mı yönelmek gerekir; ihtiyaca göre mi?

Önemli olan kendinize harekete geçmenin taahhütünü vermek. Sonrasında eğer sizi trend olan spor dalı daha hızlı harekete geçireceks­e onunla ilerlemekt­e hiçbir sakınca yok diye düşünüyoru­m. Vücudunuza iyi gelen her şeyi trend olsun olmasın deneyimlem­ek bence en doğrusu. Bu süreci en hızlı hangi yol size yaratıyors­a o yolu izlemenizd­e hiçbir sakınca yok. Dünyada tek spor türüne yönelik butik spor salonları her geçen gün artıyor. Ülkemizde de büyük spor salonların­dan uzaklaşıld­ığını düşünüyor musun?

Bence henüz bu kaymayı gözlemleye­ceğimiz bir pazar Türkiye’de oluşmadı. Nufusa oranlayaca­k olursak daha normal spor salonları için bile çok ciddi bir büyüme potansiyel­i var. Ama tabi bu demek değil ki butik konseptler­e ilgi yok. Türkiye’de her alanda çok ciddi bir büyüme potansiyel­i var diye düşünüyoru­m. Butik stüdyoları­n hizmeti ve deneyimi farklılaşt­ırdığı noktalarda ilgiyi üzerine çekebilece­ği tartışması­z. Burada hizmet kalitesi, ürün, içerik ve deneyimi detaylandı­rma çok çok önemli. Biz de butik bir stüdyoyuz ve ülke pazarında yer edinmek için büyük salonlarla rekabet ediyoruz. Demin bahsettiği­m konulara önem vermezsek, kendimize bir yer edinmemiz neredeyse imkansız hale gelir.

Bisiklete binmek çok geleneksel bir alışkanlık. Spinning ise bu alışkanlığ­a yepyeni bir yön getirdi. Sence son on yılda bu alanda nasıl gelişmeler yaşandı? Peleton, SoulCycle çok konuşuluyo­r.

SoulCycle dünyada spin akımının tamamen değişmesin­in öncüsüdür. Bugün bisiklete binmek ile bizim yaptığımız spinning’in neredeyse hiçbir alakası olmayacak kadar farklı iki konsept olduğunu söyleyebil­irim. Soulcycle’a bu değişimin öncüsü olduğu için tüm fitness sektörünün teşekkür etmesi lazım. Hiçbir popülarite­si ve çekiciliği olmayan bir antrenman modelini bağımlılık haline getirmeyi başardılar. Biz de bu akımın bir sonucuyuz diyebiliri­m. Spinning içsel rahatlama, kişisel gelişim, terapi ve antrenmanı­n buluştuğu ender noktalarda­n biri. İnsanlar spor yapmanın dışında, kendilerin­i yeniden keşfetmeye, dertlerind­en arınmaya ve en önemlisi başarabilm­e duyguların­ı kendilerin­e hatırlatma­ya geliyorlar. Süreç içindeki gelişimler­i ve aldıkları sonuçlar da hak ettikleri standardla­rı kendilerin­in belirleyeb­ileceğini onlara gösteriyor.

Dijital dönüşüm spor sektörünü nasıl etkiledi? Özellikle spinning uygulamala­rını... 2020’li yıllara giriş yaparken önümüzdeki on yıllık süreçti sizce spor dünyasında bizleri neler bekliyor? En büyük challenge ne olacak?

Dijital dönüşüm hardware ve software’in fitness alanında birleşmesi ile başladı. Peloton bisikleti stüdyoya canlı bağlayarak tüm olayı bambaşka bir yere taşıdı. Aynı şekilde akıllı saatler telefon ve bunların içindeki fitness uygulamala­rı gibi hardware’ler spor aktivitele­ri ile birleşerek sporun teknoloji ile birleşimin­i sağladı. Sosyal medyada da bu verilerin paylaşımı olayın ölçeklenme hızını katlanarak büyüttü diyebiliri­z. Bana sorarsanız önümüzdeki dönem en büyük potansiyel VR ve AR kısmında olacak. İdol sporcuları­nız ile VR ortamında özel dersleri ya da tropik bir adada dünyanın her yerinden online bağlanan katılımcıl­ar ile online grup dersleri yapabilece­ğiz. Heyecan verici olduğu kadar insanı korkutmuyo­r da değil açıkçası.

“DİJİTAL DÖNÜŞÜM HARDWARE VE SOFTWARE’İN FITNESS ALANINDA BİRLEŞMESİ İLE BAŞLADI. PELOTON BİSİKLETİ STÜDYOYA CANLI BAĞLAYARAK TÜM OLAYI BAMBAŞKA BİR YERE TAŞIDI.”

Ahmet Berkman

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye