Sanat dokunuşu
NG Agency uzun zamandır sanat ile iç içe projeler gerçekleştiriyor. Ajans Başkanı Nur Gültekin ile bu dokunuşun nasıl bir yolculuğa dönüştüğünü konuşuyoruz.
Bu çağın en önemli gelişmelerinden biri sanatın hayatımızın her alanında sağaltıcı etki yapması. Sanat, daha doğrusu klasik sanat gibi hayatımızdaki güncel ortamlardan uzak bir kavram değil artık. İçinde bulunduğumuz zaman diilimi sanatı bir çağdaşlaştırırken bir deneyim haline getirmekle kalmadı, onu bambaşka ortamlarda bulmamızı sağlıyor. NG Agency’nin de bir dokunuşla başlayan sanat hikayesi el ele bir yolculuğa dönüşmüş. Ajans Başkanı Nur Gültekin ile birlikte bu öyküyü konuşuyoruz.
Ajansınızın sanat ile bu iç içe organizasyonları nasıl başladı?
2014 yılında, ajansımızın kuruluş yıldönümünü olağandan farklı bir tarzda kutlamak istedik. Misafirlerimizi sanat eserleri ile çerçevelenmiş bir ortamda ağırlamanın hepimize iyi geleceğini tahmin ediyorduk. Ama ajansımıza daha farklı bir alanda kapı açacağını düşünerek atmadık adımımızı. Sergilerin sizin için yeni bir iş kolu olması ajans işlerinize nasıl yansıdı?
İlk birkaç sergiyi tamamen kendi imkanlarımızla gerçekleştirdik. Gerek ajansımızın konumu ve iç mekan kabuğu, gerekse açılışlarımıza katılan seçkin kitle ve tabii basın yansımaları, iş birliğinde olduğumuz ya da bir şekilde dokunduğumuz markaların dikkatini çekti. Sanatın evrensel boyutta ilgili toplumlara bir çeşit sesleniş, etkili bir iletişim modeli olması açısından tercih edilmesi, markanın zihinlerde yer etmesi bakımından da çok değerli. Bütün bu kazanımlar göz önünde bulundurulduğunda da markaların tercihi sanatla harmanlanmış projeler yönünde oldu.
Kendi geçmişinizde sanatla nasıl bir ilişkiniz vardı? İyi bir takipçi miydiniz, yoksa akfit miydiniz?
Küçük yaşlardan bu yana estetiğe, sanata, dekoratif anlamda mekanlara özgünlük, özgürlük, duygu katan aksesuarlara, malzemelere karşı çok ilgim var. Hem basın sektöründe geçen 16 yılım ve ardından kendi işimle birlikte içinde bulunduğum ortamlarda sanat hep karşıma çıkıyor ve çok da ilgimi çekiyordu. Mekan ve insan bağlamında her gün biraz daha sanata aşina olmaya başladım. İyi bir takipçiyim diyebilirim.
Bünyenizde yer alan sergilerde nasıl bir seçiciliğiniz var?
Sergiyi gerçekleştireceğimiz dönemi öncelikle göz önünde bulunduruyoruz. Biraz tematik olmasına özen gösteriyoruz. Kadınlar Günü, Yeni Yıl, Anneler Günü gibi özel günlere ve dönemlere yönelik çalışmalar yapıyoruz. Sanatçılarımızı da bu doğrultuda belirliyoruz. Şayet bir marka işbirliğimiz olacaksa markanın ürününü de dikkate alarak sanatçılarımızı seçiyoruz. Karma sergilerde sanatçıların birbirleri ile uyumları da öncelikli özen gösterdiğimiz noktalardan biri. “Derindeki Özgürlük” serginizden bahsedebilir misiniz biraz?
“Derindeki Özgürlük” sergimiz, 2019’u uğurlamaya hazırlandığımız günlerde geçtiğimiz yılı değerlendirmek ve bu yılla ilgili duygularımızı ifade etmemiz üzerine kurgulanmış bir sergi oldu. 2019, hepimizin özellikle de, biz kadınların yüreklerini düğüm düğüm yapan kadına karşı şiddet oranlarının arttığı bir yıl oldu. Büyük bir üzüntüyle basından takip ettiğimiz olaylara karşı bir nevi duruşumuzu sergilemek diyebiliriz. Aslında kadın yüreğindeki duyguları el işine, örgüsüne, dokuduğu kilime yansıtan içsel devinimleri yüksek bir varlık. Anadolu’da kadınlar konuşmak yerine, duygularını ürettikleri eserlerine yansıtırlar. Biz de bu bağlamda kadına gerçekten görerek bakmak gerektiğine inanıyoruz. Yüzeysel değil, derin bir irdelemeyle yaklaşılması gerektiğini savunuyoruz. Bu sebeple dört kadın sanatçımızı bir araya getirdik. Villeroy&Boch Türkiye de, şahit olduğumuz bu toplumsal soruna hassasiyetle yaklaştığı için sergimize sponsor oldu. Aysun Akbulut illüstratif çizgilerin hakim olduğu resimleri, Deniz Say farklı materyallerle zenginleştirdiği karışık teknikleri uyguladığı resimleri,
Seda Eyüboğlu asıl oyuncunun kadın olduğu heykelleri, Şebnem Buhara insanın farklı duyguları ifade eden yüzlere sahip silüet heykelleri ile sergimizde yer alıyor.
Bir de sosyal sorumluluk alanında çok aktifsiniz. Orada nasıl geri dönüşler alıyorsunuz?
Sergilerimizi aynı zamanda bir sosyal sorumluluk projesiyle birleştirmeye özen gösteriyoruz. Sanatçılarımızın eserleriyle bu projelere katkı sağlamasına aracılık etmiş oluyoruz. NG Agency&ArtWorks’ün kendi işlerinden bahsedelim biraz. Burası hangi alanlarda kreatif hizmet veriyor?
Biz 360 derece İletişim hizmeti sunan bir ajansız. Markalara ihtiyaçları ve beklentileri doğrultusunda özgün projeler üzerinden kendi İletişimlerini yapabilmeleri hususunda danışmanlık ve hizmet sunuyoruz. Ayrıca kendi stüdyomuzda, markaların sosyal medya ve katalog çekimleri için prodüksiyon, styling hizmetleri de veriyoruz. Marka işbirliklerine inanan bir ajansız. Birlikte güç doğar mottosu ile birbirleriyle örtüşen markaları, geliştirdiğimiz projelerde bir araya getiriyoruz. Gelecek projeleriniz neler?
Biz butik zihniyette iş yapmayı seven, kaliteli hizmet vizyonuna sahip bir ajansız. Ekipçe her gün beyin fırtınası yaparak yeni projeler üretiyoruz ve uygun olabilecek markalara sunuyoruz. 2020’de bu doğrultuda çalışmalarımıza devam edeceğiz. Ayrıca yine bir yurt dışı sanat etkinliği projemiz olgunlaşmak üzere mayalanmakta.