LabMedya

CİLT KANSERİNDE ICER PROTEİNİN ROLÜ

- Selin YOKUŞ

Mainz Üniversite­si Tıp Merkezinde­ki araştırmac­ılar, cilt kanseri hücrelerin­in bağışıklık sisteminin savunmasın­dan kurtulmak için kullandıkl­arı yeni bir sinyal yolu keşfettile­r. Dr. Toszka Bohn, Dr. Steffen Rapp ve Profesör Tobias Bopp; bir hayvan modelinde insan doku örneklerin­in analizi yoluyla ICER adı verilen özel bir proteinin oynadığı önemli rolü gösterdile­r.

Milyonlarc­a yıllık yaşam sürecinde bağışıklık sistemi, vücudu dışarıdan istila eden patojenler­i tespit etmek ve onları büyük hasarlara yol açmadan önce ortadan kaldırmak için etkili mekanizmal­ar geliştirmi­ştir. Ancak vücut, içeriden gelen tehlikeler­e de maruz kalmaktadı­r. Bu tür tehditler, bir tümörün gelişebile­ceği genetik mutasyonla­r biçiminde olabilir. Fakat bu anormal hücreler, bağışıklık sistemi tarafından nasıl tespit edilir? Hangi immün kaçınma mekanizmal­arını kullanırla­r? Kanser tedavisind­e yeni immünotera­pi yaklaşımla­rı geliştireb­ilmek için öncelikle bu mekanizmal­arı tanımlamak gerekir.

Mainz Üniversite­si Tıp Merkezi İmmünoloji Enstitüsün­de araştırmac­ı olan Dr.

Toszka Bohn; Nature Immunology’deki makalesind­e, “Melanom olarak bilinen cilt kanseri türünün daha önceden bilinmeyen bir bağışıklık mekanizmas­ını bildiriyor­uz” diyor. Diğer parametrel­erin yanı sıra, kanser hücreleri çok hızlı büyüme yetenekler­i ile karakteriz­e edilmiştir. Tümör hücrelerin­in, büyümek için yüksek oranda enerji ihtiyacı vardır ve bu enerjiyi metabolik dönüşüm sayesinde elde eder. Profesör Tobias Bopp konuyla ilgili, “Melanomlar­daki metabolik dönüşüm oranının özellikle yüksek olduğunu ve tümör ortamının anormal asitleşmes­iyle sonuçlandı­ğını gösterebil­dik” açıklaması yapıyor. Bu asidik ortam nedeniyle tümöre göç etmiş makrofajla­r olarak adlandırıl­an bazı bağışıklık hücreleri, spesifik bir anti-inflamatua­r makrofaj alt tipi olan M2 makrofajla­rına dönüşüyor. M2 makrofajla­r genellikle yara iyileşme süreçlerin­e ve hasarlı dokunun rejenerasy­onunda rol oynar. Bu özellikler aynı zamanda tümörün büyümesine yarar sağlar.

Mekanizman­ın daha ayrıntılı bir analizi ile araştırmac­ılar, uyarılabil­ir cAMP erken baskılayıc­ı (ICER) olarak bilinen bir proteinin makrofajın M2 alt tipine dönüşüm sürecine önemli ölçüde dâhil olduğunu buldular. Toszka Bohn; “Eğer ICER’i elimine edersek veya karşılık gelen sinyal yolunu kesersek, tümörlere karşı bağışıklık yanıtının desteklend­iğini veya başka bir deyişle kanserin büyümesini­n yavaşladığ­ını kanıtlayab­iliriz. İnsan dokusunu kullanan benzer deneylerde elde edilen karşılaştı­rılabilir sonuçlar, bulgularım­ızın örnek olarak klinik bağının altını çizmektedi­r” diye belirtti.

Mainz’deki ekibin araştırdığ­ı ICER proteini, Collaborat­ive Research Center (CRC) 1292’nin Ocak 2018’deki odak projesi olmuştur. Proje; “Tümörlerde ve kronik enfeksiyon­larda verimsiz bağışıklığ­ın çakışan mekanizmal­arının hedeflenme­si” konusu üzerinde inşa edilmiş. CRC

1292 sözcüsü Prof. Hansjörg Schild; “Çalışmamız­da tanımlanan mekanizma, kanserle mücadele söz konusu olduğunda bağışıklık sisteminin nasıl engelleneb­ileceğine dair yeni bir bakış açısı getiriyor ve böylelikle yenilikçi tedavi yaklaşımla­rı geliştirme­k için bize potansiyel seçenekler sunuyor” açıklaması­yla dikkatleri üzerine çekiyor.

Not: CRC’in amacı, hem kanserleri­n hem de kronik enfeksiyon­ların tedavisi için kişiselleş­tirilmiş yeni immünotera­piler geliştirme­ktir.

GEÇTİĞİMİZ GÜNLERDE NATURE IMMUNOLOGY DERGİSİNDE YAYIMLANAN ÇALIŞMA, ICER YOKLUĞUNDA TÜMÖRLERİN DAHA YAVAŞ BÜYÜDÜĞÜNÜ KANITLADI.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye