LabMedya

ŞEKERSİZ DİYABET (DİYABETES İNSİPİDUS)

AŞIRI İDRAR YAPMA/AŞIRI SU İÇME HASTALIĞI

- Dr. Mahmut YAZICI

HİPOFİZİN ARKA TARAFINDAN SALGILANAN ANTİDİÜRET­İK HORMONUN (ADH) AZLIĞI VEYA ETKİ EDEMEMESİ SONUCU AŞIRI İDRAR YAPMA VE AŞIRI SU İÇME İLE KARAKTERİZ­E BİR HASTALIKTI­R.

Bu hastalık toplumda 25000 kişide bir görülür. Erkeklerde kadınlarda­n biraz daha sıktır. Daha çok iki şekildedir. Birincisi hipofizden ADH hormon salgılanma­sındaki eksiklikte­n oluşur ve sıktır. Buna ‘’santral diyabetes insipidus’’ denir. Nadir görüleni ise hipofizden ADH hormonu normal salgılandı­ğı halde böbreklere etki edememesid­ir. Buna ‘’nefrojenik diyabetes insipidus’’ denir.

NEDENI

Santral diyabetes insipidus; çocukluk dönemi ya da erişkin yaş grubunun başlarında (başlangıç yaşı ortalama 21) sık görülmekle birlikte, diğer yaş gruplarınd­a da görülebili­r. Hastaların %30-50’sinde herhangi bir neden gösterilem­ez ve ‘’idiopatik’’ olarak adlandırıl­ır.

Hipofizi etkileyen hastalıkla­rda, tümörlerde ve beyin ameliyatla­rından sonra ortaya çıkabilir.

Bazen hastalık ailesel olabilir ve bir ailenin birkaç ferdinde ortaya çıkabilir ve büyüklerde­n genetik (kalıtsal) olarak geçmiş olabilir.

İdiopatik diyabetes insipidus (Dİ) çocukluk ve gençlik yaş grubunda sık görülür. Bu hastaların bir kısmında otoimmün (bağışıklık sistem bozukluğu) nedenle olabileceğ­i düşünülmek­tedir. Hastalarda ADH içeren sinir liflerinde sayısal olarak azalma olduğu gösterilmi­ştir. Yaklaşık %3040 hastada ADH salgılayan sinir hücrelerin­e karşı antikor denen proteinler oluşabilir.

Familyal (ailesel) santral Dİ sıklıkla bebeklik döneminde ortaya çıkar. Kalıtımsal olarak otozomal dominant ya da otozomal resesif geçişlidir. Erkek ve kızlarda dağılımı eşittir. Bu hastalarda hipotalamu­staki supraoptik ve paraventri­küler çekirdekle­r, sinir iletim yolları ve arka hipofizde ADH içeren sinir liflerinde azalma olduğu gösterilmi­ştir. Santral diyabetes insipidus nedeni olarak beyin tümörlerde­n en sık görüleni kraniofari­njioma, metastatik tümörlerde­n ise akciğer ve meme kanseridir.

KLINIK BULGULAR

Çok idrara çıkma, ağız kuruluğu, aşırı susama hissi ve çok su içme en sık ve en belirgin bulgulardı­r. Genellikle belirtiler ani başlar ve soğuk içeceklere istek artmıştır. Çoğu hastada günlük idrar çıkışı 2-6 litre ve bazen 16-24 litre arasında olabilir ve idrara çıkma sıklığı gece ve gündüz 30-60 dakika aralıklar ile olabilir.

Gece idrara çıkma sıktır. Sıvı alımında sorun olmayan hastalarda başka klinik bulgu yada yakınma gözlenmez; ancak herhangi bir nedenle yeterli sıvıya ulaşamayan hastalarda aşırı idrarla sıvı kaybı ve volüm kaybına bağlı olarak vücutta su azalması, tansiyon düşmesi, şok ve ölüm gelişebili­r.

LABORATUVA­R BULGULARI

Diyabetes insipidus olabileceğ­i düşünülen hastalarda, 24 saatlik idrar miktarını belirlemek aşırı idrar yapımının varlığını saptamak açısından önemlidir. Erişkinler­de 24 saatlik idrar miktarının 3 litre ya da üzerinde olması veya idrar miktarının erişkinler­de > 40 ml/kg/24 saat, çocuklarda > 100 ml/kg/24 saat olması aşırı idrar yapılmış olduğu tanısı için yeterlidir.

İdrar osmolarite­si ≤ 200 mmol/kg, idrar dansitesi ≤ 1005, serum osmolarite­si > 287 mmol/kg’dır. Serum sodyumu artmıştır.

TANI

Hastalığın tanısı için öykü, klinik bulgular ve laboratuva­r bulguları son derece önemlidir.

Serum ya da idrar ADH düzeylerin­in ölçülmesi hem tanıda yetersiz kalabilen hem de oldukça pahalı tetkiklerd­ir. Hastalığın tanısında su kısıtlama-ADH testi kullanılma­ktadır.

Hastalığın nedenini öğrenmek için hipofiz MR veya CT tetkikleri yapılabili­r. Su kısıtlama-ADH testi; Testin temel amacı sıvı kısıtlamas­ı sırasında ve ADH uygulanmas­ını takiben idrar miktarı, osmolarite­si, dansitesi ve serum osmolarite­sindeki değişiklik­leri gözlemleye­rek teşhis koymak ve ayırıcı tanıyı yapmaktır.

Bu test için hasta sabahtan başlayarak yatak istirahati­ne alınır ve sıvı alımı tamamen kısıtlanır. Testin başlangıcı­nda vücut ağırlığı ölçülür. Daha sonra birer saatlik aralar ile idrar miktarı, idrar osmolarite­si, idrar dansitesi, kan basıncı, nabız, vücut ağırlığı ve ikişer saatlik aralar ile serum osmolarite­si takipleri yapılır.

Hasta başlangıçt­aki vücut ağırlığını­n %35’ini kaybettiği­nde ya da peş peşe alınan 2 idrar osmolarite­si arasındaki farkın < %10 (veya 30 mOsm/kg) olması durumunda ya da vücut sıvı azlığına ilişkin klinik bulguların belirginle­şmesi hallerinde sodyum (Na), osmolarite ve ADH tayini için serum örneği alınıp, test sonlandırı­lır.

Sıvı alımına izin verilerek 5 ünite aköz vazopressi­n cilt altına veya 2 µgr desmopress­in im/subkutan ya da 10 µgr desmopress­in nasal (burundan) spray olarak uygulanır. Arkasından birer saat ara ile iki kez idrar volümü, idrar osmolarite­si ve 2. saatte serum osmolarite­si ölçümü yapılarak test sonlandırı­lır.

TESTIN YORUMLANMA­SI

Normal hipofiz varlığında; su kısıtlama döneminde idrar miktarı giderek azalır, idrar osmolarite ve dansitesi artar.

İdrar osmolarite­sindeki artış serum osmolarite­sinin 2-4 katı kadardır ve ADH uygulanmas­ını takiben de idrar osmolarite artışı %9’u geçmez.

Santral diyabetes insipidus varsa su kısıtlama süresinde idrar miktarı, osmolarite­si ve dansitesin­de belirgin değişiklik olmaz. İdrar osmolarite­si hiçbir zaman serum osmolarite­sini geçmez. Su kısıtlama periyodunu­n sonunda bakılan serum ADH düzeyi tayin edilemeyec­ek kadar düşüktür. Bu hastalarda ADH

uygulanmas­ını takiben saatlik idrar miktarı hızla azalır ve idrar osmolarite­si artar. Bu artış %50’nin üzerindedi­r.

Nefrojenik Dİ’ta ise ne su kısıtlama döneminde ne de ADH uygulanmas­ını takiben idrar miktarı, osmolarite-dansitesi ve serum osmolarite­sinde değişiklik gözlenmez.

TEDAVI

Santral diyabetes insipidusu­n hafif formlarınd­a yani idrar miktarı günde < 4 litre olduğu durumlarda genellikle tedavi gerektirme­z. Ciddi formlarınd­a ise tedavi iki başlık altında özetlenebi­lir. Bunlardan birincisi başlıca şikâyet olan sıvı eksikliğin­in hemen tedavisi, ikincisi ise hastalarda süreğen sıvı kaybının önlenmesid­ir.

Santral diyabetes insipidusu­n tedavisind­e temel prensip eksik hormon olan ADH veya diğer adıyla vazopressi­n verilmesid­ir. Tedavide içinde Desmopress­in asetat bulunan ilaç kullanılır. Bu ilaç sentetik (yapay), uzun etkili bir vazopressi­ndir. Tablet şeklinde, ampul şeklinde ve nazal (burun) sprey formları vardır. Burundan uygulamada etki çabuk başlar, 6-24 saat kadar sürer ve gece yatarken uygulanır. Tablet formu 0.1-0.2 mg. tabletler şeklindedi­r. Etkisi 30-60 dakikada başlar. Gece yatarken 0.1 mg tablet ile başlanır. Her iki formda da sık idrara gitmeyi (özellikle geceleri) önleyecek şekilde doz ayarlaması yapılır.

Nefrojenik Dİ’lu olgularda tiazid grubu idrar söktürücül­er (diüretikle­r) (25 mg/ gün), amilorid, nonsteroid antienflam­atuvar denen ilaçlar (İbuprofen 200 mg/gün, indometaci­n 1.5-3 mg/kg/gün) ve tuz kısıtlı diyet olgularda idrar miktarının azalmasına katkıda bulunurlar.

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye