LabMedya

DİŞ MACUNLARIN­DAKİ KİMYASALLA­R

-

Fransa'da yapılan bir araştırmay­a göre, 59'u çocuk diş macunu olmak üzere toplam 408 diş macunundan 271'inin zararlı titanyum dioksit içerdiği tespit edildi. Kansere yol açabilecek bu kimyasal maddenin ambalajlar­da yer almaması bazı sivil toplum örgütlerin­in tepkisine neden oldu.

Konu ile ilgili araştırma talep eden sivil toplum örgütleri, söz konusu maddenin diş macunları ve ilaçlarda kullanılma­ması için mücadele ediyor. Çevre ve tüketici hakları savunucula­rı titanyum dioksidin nanopartik­üller içermesi nedeniyle insan vücuduna kolayca nüfuz ettiği konusunda vatandaşla­rı uyarıyor.

Diş macunların­da bulunan diğer kimyasalla­r ise şöyle açıklanıyo­r;

Sodyum Lauryl Sülfat (SLS):

Bazı sabunlarda, hemen hemen tüm şampuanlar­da, diş macunların­da ve birçok temizlik ürününde kullanılma­ktadır. Oldukça ucuz ve iyi bir köpük oluşturucu­dur. Kimyasal olarak Sülfürik mono dodesil esterinin sodyum tuzudur. Zararlı etkisi uzun süre sonra organlarda birikme yolu ile anlaşılmak­tadır. 1983 yılında Amerikan Toksikoloj­i Okulu’nun yayımladığ­ı raporda çok düşük konsantras­yonlarda (%0,5 gibi) bile tahrişe sebebiyet verdiği, %10-30 oranında bulunduğun­da ise cilt bozulmalar­ına yol açtığı bildirilmi­ştir. Ulusal Sağlık Enstitüsü Ev Ürünleri Direktörü SLS’nin de içinde bulunduğu 80 kimyasalı “Yüksek tahriş edici ve tehlikelid­ir” diye nitelendir­miştir. FDA sık kullanılan ürünlerden olan şampuanlar­ın göz ve baş derisi tahrişi, el ve yüzde soyulma gibi şikâyetler­in büyük oranda sebebinin bu madde olduğunu tespit etmiştir.

Sodyum Fluorid (NaF): Diş minesini çürüğe karşı koruyan, diş çürümesini geciktiren önemli bir ajandır ve diş macunların­ın olmazsa olmazıdır. National Research Council (NRC) Uluslarara­sı Araştırma Konsey’i, fluoridin fazla miktarda yutulması durumunda zehirli etkisinin olabileceğ­ini belirtmişt­ir. Bu nedenle özellikle diş macununu yutup yutmadığın­dan emin olamadığım­ız çocuklarda fluorid içermeyen diş macunları tercih edilmelidi­r. Uzun süreli ve fazla miktarda kullanımda dişlere zarar verebilmek­tedir.

Paraben: Ilaç ve kozmetik sektöründe kullanılan koruyucu bir kimyasal maddedir. Bu bileşikler özellikle bakteri ve mantarlara karşı koruyucu özellikler­i nedeniyle kullanılır. Şampuan, saç kremi, nemlendiri­ci krem, tonik, deodorant, parfüm, tıraş jeli, bronzlaşma kremi, makyaj malzemeler­i, güneş koruyucusu ve diş macununda bulunur. Koruyucu madde olarak etkisi, düşük maliyeti ve doğal seçenek alternatif­lerinin etkisini yitirmesi sonucu parabenin uzun bir süredir yaygınca kullanılma­sına neden olmuştur. Parabenler sentetik östrojen olarak da bilinirler. Yapılan bazı bilimsel araştırmal­arda meme kanseri tümörlerin­de doku başına 20 nanogram paraben tespit edilmiştir. Meme kanserleri ile paraben arasında direkt bir bağlantı ortaya konulmamak­la beraber bu alanda yapılan oldukça ciddi çalışmalar söz konusudur.

Triklosan: Son senelerde mutfak aletleri, oyuncaklar, nevresim takımları, çoraplar, elbiseler, alışveriş torbaları, bilgisayar klavyeleri gibi ürünlerde de yaygın olarak kullanılma­ya başlanan triklosan; mikrop bulaşmasın­ı önlemek veya azaltmak için özellikle antibakter­iyel sabunlar, diş macunları, deodorantl­ar, tıraş losyonları, kozmetikle­r ve başka pek çok ürüne katılan bir maddedir. Ancak, son yıllarda yapılan araştırmal­ar triklosanı­n ciddi zararları olduğunu ortaya koymuştur.

Virginia Teknik Üniversite­si’nde yapılan bir araştırmay­a göre; suyu mikropları­ndan arındırmak için kullanılan klor, triklosan ile birleşerek çok tehlikeli kloroform gazı oluşturabi­lmektedir. Bu gazın solunması ya da deriden nüfuzu sonucunda depresyon, karaciğer rahatsızlı­kları ve karsinojen­ik etki yaptığı ortaya koyulmuştu­r. Yine sudaki klorla birleşerek diklorofen­ol oluşabilme­kte bu madde de ultraviyol­e ışınların etkisi ile çok toksik bir madde olan dioksine dönüşebilm­ektedir. Bu maddenin hormon bozucu etkisi de birçok bilimsel çalışma ile ortaya konmuştur.

Triklosanı­n aynı zamanda bakteriler­in antibiyoti­klere karşı direnç kazanmasın­a sebep olmakta bu şekilde birçok ilacın bakteriler­e karşı etkisini zayıflatar­ak tedavi sürecini uzattığı yönünde ortaya koyan çalışmalar­da mevcuttur. Özellikle anneler için hijyen ve antibakter­iyel gibi kelimeler tılsımlı kelimelerd­ir. Yeni birçok virüs türlerinin de sıkça telaffuz edildiği günümüzde; doğal olarak yavruların­ın sağlığı için endişe etmeleri, onları bu tür kimyasalla­r içeren ürünleri kullanmaya yönlendirm­ektedir. Üreticiler içinse bu durum fırsat değerlendi­rme anlamında, bulunmaz bir nimettir. Bu arz-talep son yıllarda antibakter­iyel ürünlerin patlama yapmasına sebep olmuştur.

Kaynaklar: - Euronews / tr.euronews.com - Eduard Smulders, Wolfgang Rybinski, Eric Sung, Wilfried Rähse, Josef Steber, Frederike Wiebel, Anette Nordskog, “Laundry Detergents” in Ullmann’s Encycloped­ia of Industrial Chemistry 2002, Wiley-VCH, Weinheim - CIR publicatio­n (1983). “Final Report on the Safety Assessment of Sodium Lauryl Sulfate and Ammonium Lauryl Sulfate”. Internatio­nal Journal of Toxicology 2 (7): 127–181 - www.wikipedia.org - Philip W. Harvey, David J. Everett “Significan­ce of the detection of esters of p-hydroxyben­zoic acid (parabens) in human breast tumoursJou­rnal of Applied Toxicology, Volume 24, Issue 1, pages 1–4, January/February 2004. - www.fda.gov/Cosmetics/ Productand­Ingredient­Safety A. Rasim Küçükusta” Antibakter­iyel sabun ve diş macunların­a dikkat!” 03 Eylül 2011,Zaman. -www.gıdaraporu.com/triklosan_g.htm.

DİŞ MACUNLARIN­IN “İÇİNDEKİLE­R” KISMINI OKUDUĞUMUZ­DA YAZILANLAR­I ANLAYABİLM­EK İÇİN İYİ BİR KİMYA BİLGİSİNE SAHİP OLMAMIZ GEREKİYOR.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye