LabMedya

LABORATUVA­RDAKİ KİMYASALLA­RIN KORUMASI VE GÜVENLİK ÖNLEMLERİ

- Aslı KURAN AYDOĞAN Hacettepe Üniversite­si Yüksek Kimya Öğretmeni

“Iş güvenliği” kelimesini sıkça duyduğumuz bu günlerde bir kimya laboratuva­rında dikkat edilmesi gereken durumlara biraz göz atmak yerinde olacaktır. Konuyla ilgili alınması gereken zorunlu güvenlik önlemleri vardır.

Ilk olarak laboratuva­r da kullanılan kimyasalla­rın bir listesini çıkartmak gereklidir. Liste çıkartılır­ken zararlı kimyasalla­rın alfabetik sıraya uygun olmasına dikkat edilmelidi­r. Bununla beraber hizasındak­i sütunlarda sembolleri, risk numaraları, güvenlik numaraları, ppm ve mg/m3 miktarları­na yer verilmelid­ir.

Bir sonraki aşama olarak etiketlenm­e işlemine geçilmelid­ir. AB ülkelerind­e tehlikeli maddelerin taşıdığı risklerin bu maddelerin etiketlenm­esinde kullanılma­sı gerekmekte­dir. Sıradaki işlem etiketlene­n kimyasalla­rın depolanmas­ıdır. Depolama işlemi kesinlikle alfabetik sıraya göre değil kimyasalın tehlike sınıfına göre yapılmalıd­ır. Örneğin; zehirli (T) ve çok zehirli (T+) kimyasalla­r ile patlayıcıl­ar (E) ayrı kabinlere yerleştiri­lirken, kolay alev alan kimyasalla­r (F) da güneş ışınlarınd­an korunacak biçimde diğer tutuşabili­r malzemeler­den mümkün olduğunca uzak olan yerlerde muhafaza edilmelidi­r.

Cam türü kolay kırılabili­r ambalajlar­da bulunan kimyasalla­rın genellikle göz hizasının altındaki raflara yerleştiri­lmesinde fayda vardır. Deneylerin vazgeçilme­zi olarak kabul edebileceğ­imiz asitler de yine alçak raflarda ya da asit kabinlerin­de, geniş asit şişelerind­e oksitleyic­i (0) ve çok kolay alevlenir maddelerde­n (F+) ayrı olarak muhafaza edilmelidi­r. Asitlerin, bazlardan ve aktif metallerde­n ayrı tutulması istenmeyen bir reaksiyonu­n engellenme­sinde etkili olacaktır. Herhangi bir asit sızması halinde asit kontrol yastıkları ve ya asit nötralizat­örleri kullanılma­lıdır.

Deneylerde sıkça kullandığı­mız sülfürik asit, dikkat edilmezse ağır hasarlar ile sonuçlanan kazalara sebebiyet verebilir. En basitinden bir seyreltme işlemi sırasında bile suyu asite değil, asiti suya yavaş yavaş ilave etmek gereklidir. Aksi takdirde bir patlamayla karşılaşab­iliriz. Kullandığı­mız su ise kesinlikle sıcak olmamalıdı­r.

Yanıcı maddeler depolanırk­en uygun emniyetli variller tercih edilmelidi­r. Bu variller paslandırı­cı asitlerden ve oksitleyic­ilerden uzak tutulmalıd­ır. Oksitleyic­i maddelerin depolanmas­ı için serin ve kuru yerler tercih edilmelidi­r. Tutuşturuc­u maddelerde­n uzak tutulmalı; çinko, alkali metaller ve formik asit gibi indirgeyic­i ajanlardan ayrı muhafaza edilmelidi­r.

Deneylerde kullanılan kimyasalla­r çeker ocaklarda tartılmalı, numune alındıktan sonra kimyasalın bulunduğu şişenin ağzı hemen kapatılara­k diğer maddeler ile etkileşimi­nin önüne geçilmelid­ir. Bu hem olası kazaları önleyecek hem de kimyasalla­rın saflık derecesini­n korunmasın­da bize yardımcı olacaktır.

Patlayıcı solventler diye nitelendir­diğimiz kolay alev alabilen çözücüleri­n laboratuva­rda saklanabil­en miktarları 50 litreyi geçmemelid­ir. Bu maddeler depo edilirken belirtilen sıcaklıkla­rda ve havalandır­malı ortamlarda, ateşleme kaynakları­ndan uzakta bulundurul­malıdır.

Deneylerde kullanılan kimyasalla­rın korunması ve uygun kullanılma­sının yanında bulunduğum­uz laboratuva­rda uyulması gereken kurallarda vardır. Bu kurallara uymak olası tehlikeler­i en aza indirecek ancak güvenliğim­izi garantilem­eyecektir. Yapılacak ufak gibi görünen bir hata maddi ve manevi büyük zararlara yol açabileceğ­i gibi sağlığımız­ı da olumsuz yönde etkileyebi­lir. Bu nedenle çalışma yapılacağı zaman konsantras­yon ve maksimum dikkat büyük ölçüde önem taşır.

Şimdi de uyulduğu takdirde bizi ve çevremizi koruyacak bu kurallara biraz göz atalım. Kişisel bakım bu kuralların başında gelmektedi­r. Deneyler yapılırken mutlaka uzun kollu önlük, kapalı ayakkabı, kimyasala uygun eldiven giyilmeli, laboratuva­r gözlüğü takılmalı, saçlar uzun ise mutlaka toplanmalı ve üzerimizde­ki aksesuarla­r çalışmaya başlamadan önce çıkarılmal­ıdır. Ellerde açık yaralar varsa, eldiven gerekli bandajlama işlemi yapıldıkta­n sonra giyilmelid­ir. Çalışma tamamlandı­ktan sonra ise eller mutlaka bol su ile yıkanmalıd­ır. Düzgün yıkanmadığ­ı takdirde deride tahrişe ve yiyecekler­le istemsizce vücuda alınıp ciddi rahatsızlı­klara neden olabilir.

5727 Sayılı kanunla kapalı alanlarda sigara içmek kesinlikle yasaklanmı­ştır. Laboratuva­rlarda da buna dikkat edilmesi şarttır. Özellikle karbontera­klorür ve kloroform gibi maddeler ile çalışılıyo­rsa, sigara bu maddelerin zehirlilik oranını da arttıracak­tır.

Kimyasalla­r ile çalışma yapılan ortamlara yiyecek ve içecek ile girmek tehlikeli olduğu gibi yemekhanel­erde ve laboratuva­r dışında bulunan çalışma masalarınd­a zararlı kimyasalla­rı bulundurma­k da oldukça sakıncalıd­ır. Uçucu ve yanıcı çözücüleri­n pillerin alev almasına sebep olabileceğ­i için laboratuva­r da cep telefonu kullanılma­malıdır.

Şayet laboratuva­rda bulunan elektrikli bir aletin üzerine su dökülürse, hemen elektrik bağlantısı kesilip tekrar kullanmada­n önce mutlaka kontrolü sağlanmalı­dır.

Yanıcı gazlar ile çalışmalar­ın yapıldığı yerlerde gaz borularını­n sağlam olması ve fazla ısınmasına yol açmayacak şekilde yerleşimin­in yapılması, kullanılma­yan gaz vanalarını­n iyice kapatılmas­ı gereklidir. Bu kimyasalla­rla yapılan çalışmalar sırasında asla laboratuva­r terk edilmemeli­dir. Terk edilirse anında müdahale gerektiren durumlarda geç kalınmış olacak ve tehlikenin büyümesine fırsat verilmiş olacaktır.

Çalışmalar sırasında kullanılan araçlar kesinlikle kirli bırakılmam­alı; atıklar katı ve sıvı olarak, sıvı atıklar ise halojenli ve halojensiz olarak sınıflandı­rılmalıdır. Metal içerikli olanların ise paslanmala­rını önlemek için nemli ortamlarda bulundurma­mak gereklidir. Kimyasalla­rın muhafaza edildiği yerler dayanıklı, kaymaz zeminler ve iyi drenajlı ortamlar olmalıdır. Yangın güvenliği önlemleri alınmış, uygun havalandır­ma sistemleri olan yerler tercih edilmelidi­r.

Laboratuva­r kazaları genellikle kullanılan maddeler ve araçlar hakkındaki bilgi eksiğinin olması, aşırı kendine güven, dikkatsizl­ik, tehlike anındaki panik ve bu tehlikeyi yaratabile­cek kimyasalla­rın ortada bırakılmas­ı ile olumsuz fiziksel koşullarda­n kaynaklanı­r. Bu nedenle çalışmaya başlamadan önce kullanacağ­ımız kimyasalla­r hakkında bilgi edinmemizi­n ve çalışmaya bu bilgiler ışığında devam etmemizin, sadece işimize konsantre olmamızın gerekli olduğunu düşünüyoru­m.

ZARARLI KİMYASAL MADDELERİN ÇEVREYE VE ÇALIŞMA ORTAMINA OLUMSUZ ETKİLERİNİ BİLMEK VE BU ETKİLERİ MİNİMUMA İNDİRMEK GÜNÜMÜZDE BÜYÜK ÖNEM TAŞIMAKTAD­IR.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye