SANİYEDE 44.2 TERABİT İNDİRME HIZINA ULAŞAN ÇİP
hidrojeni görünür spektroskopi ile çalıştılar, buna göre metalik hidrojen 460 GPa’ya doğru görüntülenmeliydi. kızılötesi ışık (Soleil’de var) kullanmayı gerektiriyordu.
Spektroskopi, araştırmacılara hidrojenin elektronik yapısını anlattığı için faydalı bir teknik. Katılarda, enerji seviyeleri değerlik bandında elektronlarla dolu olup iletkenlik bandında elektronlardan yoksun olan durumda bir bant boşluğu durumu söz konusu. Yalıtkan veya yarı-metalik katılarda bu boşluğa eşit enerjili ışık soğuruluyor. Metallerde ise bu boşluk tamamen kapanıyor. Sonuç olarak Loubeyre’nin ekibinden gelen yeni sonuçlarda olası metalik hidrojen örneği 425 GPa’da kendisine gelen bütün kızılötesi ışığı soğuruyor diyebiliriz. Benzer sebeplerden ötürü hidrojen 310 GPa’nın üstünde şeffaf görünümden siyah görünüme geçiyor.
Şikago’daki Illinois Üniversitesi’nde çalışan Russell Hemley çalışmayı “dikkatle yapılmış” olarak görüyor, ancak tedbirli olmayı tercih ediyor. Hemley, şöyle diyor; “Teorik tahminlerle uyum içinde olduğu görülen, yüksek basınçta ani bir geçiş gözlenmiş”. Ancak bunun kesin olarak beklenen geçiş olduğu konusunda yeterli kanıt olmadığı konusunda uyarıda bulunuyor. Hemley’e göre ayrıca burada ve diğer çalışmalarda, elmas uçlarının optik özelliklerinde basınçla oluşan değişimlerin olacağını öne sürüyor.
Daha olumlu düşünen Lilia Boeri (Sapienza Üniversitesi, Roma, İtalya), çalışmayı “önemli” ve “heyecan verici” buluyor.
Boeri, CEA ekibinin 400 GPa’nın altındaki basınçlarda hidrojenin yapısını analiz eden çalışması ile iletkenliğin ölçüldüğü daha önceki çalışmalar arasındaki yakın değerleri memnuniyet verici gördüğünü iletiyor. Dolayısı ile metalik hidrojen üretimi konusundaki yorumun makul olduğunu düşünüyor. Boeri, en ileri teorik çalışmalar ile bu yeni yayın kabul edildikten sonra ayrı yapılan bant genişliği çalışmaları arasındaki yakın değerlere dikkati çekiyor.
Mikro tarak olarak adlandırılan yeni bir cihaz, günün birinde mevcut internet altyapısının yerini alabilir çılgın miktarda indirme hızları sunabilir. İnternetin en meşgul olduğu saatlerde bile, aynı anda milyonlarca kişiye bol miktarda veri sağlayabilir.
Tüy kadar hafif olan bu teknoloji, geçenlerde bir saha deneyine tabi tutulmuş ve hepsi de tek bir ışık kaynağından yayılmak üzere; saniyede 44.2 terabitlik (5.25 terabayt) çılgın bir veri hızına ulaşılmış.
Mikro tarak çipleri çok yeni değil. Yaklaşık on yıl önce icat edilmişler. Fakat veri otobanlarındaki baskıların artmasıyla birlikte, internetimizin ardındaki teknolojiyi inceltmenin ve hızlandırmanın yollarından biri de bu olabilir.
Swinburne Üniversitesi’ndeki
Optik Bilimler Merkezi’nin müdürü olan David Moss şöyle söylüyor;
“Bu cihazların kapasitesinin, ultra yüksek bant genişliğindeki optik telekomünikasyonlarda meydana çıktığını görmek gerçekten heyecan verici. Bu çalışma, tek bir çip kaynağından çıkıp tek bir optik liften geçen bant genişliğinde bir dünya rekorunu temsil ediyor. Ayrıca, şebekenin en ağır yükü kaldıran parçası için kocaman bir gelişme olma özelliğini taşıyor”.