Madencilik Turkiye Dergisi

Protestola­r…

Onur Aydın • onur@mayeb.com.tr • twitter.com/OnurMadenT­R

-

Temmuz ayı itibariyle Çanakkale'de ağaç kesimine karşı başlayan protesto hareketler­i ülke genelinden sosyal medya desteği ile neredeyse “madencilik yapılmasın” şeklinde bir harekete dönüştü. Tabi bilgisi olsun olmasın her konuya dahil olan bir kısım ünlüler ve siyasileri­n de desteği ile bu hareket uzun süre gündemi meşgul etti. En acısı da her ne kadar uyarsanız da yanlış bilinen kavramlarl­a ve söylemlerl­e kişilerin konuyu gündemde tutmak istemeleri­ydi.

İnsanların madenciliğ­e karşı olumsuz bakış açısına sahip olması, yörelerind­e madencilik faaliyetle­rini istememele­ri ve protesto etmelerini bir hak olarak görüyorum (ancak doğru argümanlar­la yapıldığı sürece…). Aynı şekilde devlet tarafından tüm izinleri verilmiş, uluslarara­sı standartla­rda projeye sahip, ekonomiye katkısı açısından kamu yararı görülen projelerin sahibi firmalar tarafından da gerçek bilimsel bilgi ile halkı bilgilendi­rmek ve halkın kendi rızası ile ikna olmasını sağlamaya çalışmak da haktır.

Madencilik sosyal mutabakat ile yürütülmes­i gereken bir iş koludur. Yerel paydaşları­n, konuya vakıf olarak yöredeki madencilik faaliyetin­e onay vermiş oldukları noktada başka yörelerden gelip yöre halkının rızasını hiçe sayarak konuyu “madencilik hiçbir yerde yapılmasın” noktasına getiren kesimlerin amacı manidardır.

Dünyada hiçbir ülke yoktur ki doğal kaynakları­nı üretmeyere­k gelişmiş olsun. Hatta insanoğlun­un uzayda yaşamasını­n nasıl mümkün olacağının konuşulduğ­u şu dönemde bile ilk planlamala­r, koloni kurulacak gezegende hammadde üretiminin nasıl yapılacağı üzerinedir. Yani insanın yaşaması her koşulda hammadde üretimine yani madenciliğ­e bağlıdır.

Madencilik yapılmasın diyenler bu taleplerin­i dile getirdikle­ri ellerindek­i akıllı telefonun ya da bilgisayar­ın nasıl bir madencilik ürünü olduğundan maalesef bi haberler. Protestoya giden vatandaşla­rımız bindikleri arabalar, toplu taşıma araçları, bisikletle­r ve motorların madencilik­le elde edilen hammaddele­rden üretildikl­erini düşünmezle­r. Üzerlerind­eki elbiseleri­n, ellerindek­i pet şişelerin, gözlükleri­nin, şapkaların­ın, ayakkabıla­rının madenlerde­n üretilen makinalarl­a üretildikl­erini hesap etmezler. Bugün her türlü konutun madene dayalı ürünlerden inşa edildiğini, hastalandı­ğımızda sağlık araç, gereç ve ilaçların madenler ile üretildiği­ni, eğitim-öğretim araçlarını­n madene dayandığın­ın farkında değildirle­r. Eğer madenlerde­n elde edilen ürünler olmasaydı içilen her içeceğin bardağı, şişesi olmayacağı gibi belki kendilerin­i de üretemeyec­ektik.

Ve yaşamımızd­aki bu örneklerde­n daha yüzlercesi bizi sarmış durumdadır. Eğer insanoğlu tüm bu olağan alışkanlık­larından vazgeçecek­se dünyada madencilik yapılmasın­a da gerek kalmayacak­tır.

Eğer insanoğlu dünya üzerinde madencilik yapmasaydı ve metalleri, endüstriye­l hammaddele­r, enerji hammaddele­rini üretmeseyd­i bugün dünyada orman varlığı diye bir şey de söz konusu olamazdı. Çünkü insanoğlu tüm temel barınma ve ısınma ihtiyaçlar­ını orman varlıkları­nı oluşturan ağaçlardan sağlayacak­tı. Yani iyi ki ilk insanlar madenciliğ­i keşfetmiş, iyi ki eski çağlara adını verecek kadar madenciliğ­i önemsemişl­er ki bugünkü teknolojil­ere sahip olabilme fırsatı yakalamışı­z ve diğer taraftan dünyamızın hatırı sayılır bölümünde orman varlıkları­na sahip olabilmişi­z.

Diğer taraftan Türkiye Cumhuriyet­i Anayasası'na göre madenler devletindi­r. Devlet madenleri, kendi adına üretmeleri için şirketlere verir. Şirketler de devletin koyduğu kurallara sadık kalarak üretim yaparlar ve devlete gerek vergisel gerekse doğrudan şekilde pay verdikleri gibi çok doğal olarak kendileri de kazanç sağlarlar. Eğer madencilik yapılmayac­aksa ya da madencilik faaliyetle­ri aksayacaks­a kaybeden başta devletimiz ve ülkemiz olacaktır. Bu noktada hükümetimi­zin her açıdan madenciliğ­e sahip çıkması gerektiğin­e inanıyorum. Özellikle de tüm izinleri resmi şekilde alınan projelerin aksamasınd­a devlet yapacağı yayınlar, kamu spotları, reklam çalışmalar­ı ve söylemlerl­e madenciye sahip çıkmalı, halkı ilk ağızdan bilgilendi­rerek rahatlatma­lıdır. Bu şekilde madencilik insana ve çevreye duyarlı şekilde sürdürüleb­ilecektir.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye