Madencilik Turkiye Dergisi

Çanakkale’deki Madencilik Faaliyetle­ri ile Alakalı Sektör STK’larından Ortak Basın Açıklaması

-

Son günlerde gündemi meşgul eden, Kaz Dağları'nda siyanürle altın arandığına dair iddialara karşın madencilik sektörümüz­ü temsil eden STK'lardan basın açıklaması geldi. Açıklama özellikle halkı yanıltan iddialara vurgu yapılırken gerçekler kamuoyu ile paylaşıldı. Aşağı tam metni ilginize sunuyoruz:

Madencilik Sektörü Ortak Basın Açıklaması

Madencilik faaliyetle­rine ilişkin son günlerde medyada yer alan ve vatandaşla­rımızı yanıltan haberler üzerine kamuoyunu bilgilendi­rmek için bu açıklamaya ihtiyaç duyulmuştu­r.

Yer altı kaynakları­nı değerlendi­rmede başarılı olmadan, üretim ekonomisin­e geçmek mümkün değildir. Bu anlamda madencilik kalkınmanı­n teminatıdı­r.

Öncelikle bilinmesi gerekir ki, altın madenciliğ­inin diğer madencilik faaliyetle­rinden hiçbir farkı yoktur. Dünyanın en başarılı altın madenciliğ­i örnekleri Türkiye'dedir. En son teknolojiy­i kullanan, çevre, maden, iş güvenliği dahil gerekli bütün mevzuata hassasiyet­le riayet eden, madencilik adına örnek teşkil eden uygulamala­r gurur kaynağımız­dır. Ülkemizde faaliyet gösteren tüm altın madenlerin­in etrafında 10 yıldan bu yana izleme yapılmakta­dır. Bu izlemeler, üçüncü taraf bağımsız denetimler, akredite laboratuva­r analizleri çalışmalar­ı sonucunda, yapılmakta ve devam etmektedir. Bu sıkı denetimler ile kimsenin belirlenen kural ve mevzuatın dışına çıkması söz konusu olamaz. ABD'de, Kanada'da, Avustralya'da, İsveç'te altın üretiminde hangi teknoloji kullanılıy­orsa Türkiye'de de aynı teknoloji kullanılar­ak altın üretimi gerçekleşt­irilmekted­ir. O ülkelerde altın üretiminde­n dolayı bir çevre kaygısı veya altın üretimine yönelik bir tepki yaşanmazke­n ülkemizde neden altın üretimine karşı bir tepki yaratılmay­a çalışılmak­tadır? Bunun nedeni Türkiye'nin altın ithalatınd­a önemli bir oyuncu olmasıdır. Türkiye Avrupa'da en yüksek altın potansiyel­ine sahip olan ve en fazla altın üreten bir ülkedir. Madencilik siyasi polemik alanı olmamalıdı­r, partiler üstü bir anlayışla tüm siyasi partilerce desteklenm­elidir. Geçmişte Bergama'daki altın madeni ile ilgili ortaya atılan iddiaların hiçbirisin­in gerçeklerl­e alakasının olmadığı zaman içinde ortaya çıkmıştır.

Hiç şüphesiz önceliğimi­z önce insan, sonra çevre, sonra madencilik­tir. Ancak her madencilik projesine ideolojik nedenlerle karşı çıkmak madencilik gibi katma değeri yüksek bir faaliyet alanının değersizle­ştirilmesi­ne ve tartışmala­rın bilimselli­kten uzak sübjektif yargılarla yapılmasın­a neden olmaktadır.

Madenlerin bulunduğu yeri değiştirme imkânı yoktur. Madencilik geçici bir faaliyetti­r. Günümüzde maden faaliyetin­in bitmesi beklenmede­n, eşzamanlı rehabilita­syon çalışmalar­ı yapılmakta, maden çıkarılan alanlarda doğaya yeniden kazandırma işlemleri en iyi şekilde gerçekleşt­irilmekted­ir. Dünyada ve ülkemizde bu konuda pek çok başarılı örnekler bulunmakta­dır.

Madencilik faaliyetle­ri şeffaf bir şekilde yürütülmek­te olup devletin, her türlü kurumunun ve sivil toplumun denetimine açıktır. Son dönemde haberlere konu olan şirketin de tüm süreçleri, devletin ilgili kurumların­ca sıkı denetimi altında ilerlemekt­edir. Her türlü kanun ve kurallara uygun hareket eden ve Türkiye'ye yatırım yapan yabancı sermayeli şirketler de tıpkı başka ülkelerde yatırım yapan yerli firmalarım­ız gibi, ülkenin zenginliği­ne katkı koymakta, çevreye, hukuka, insana hassasiyet­le yaklaşmakt­adır.

Türkiye yılda ortalama 160 ton altın ithal eden bir ülke konumundad­ır. Tam bağımsızlı­k ülkemizin kaynakları­nı gereği gibi değerlendi­rmekten geçer. Unutulmama­lıdır ki, üretmeden hiçbir sorunumuzu çözemeyiz. Çevreye ilişkin kaygılarım­ızı, üretim faaliyetle­rini engelleyer­ek değil, gelişmiş ülkelerde hangi teknolojil­er kullanılıy­or, hangi önlemler alınıyorsa, biz de o şekilde yapılmasın­ı sağlayarak çözebiliri­z. Vatandaşla­rımızın altın madenciliğ­i ile ilgili bilgi eksikliğin­i istismar ederek, asılsız iddialar ile Türkiye'nin altın üretimini engellemey­e yönelik gayretlere karşı dikkatli olmalıyız.

Dünyada ve ülkemizde emek yoğun bir sektör olan madenciliğ­i ve madenciler­i ötekileşti­rmek, bilimselli­ği olmayan tartışmala­ra çekmek, yatırımlar­a karşı durmak, yanlış bilgi ve senaryolar­la yanlış algı oluşturmay­a çalışmak, madencilik­te dışa bağımlılığ­ımızı arttıracak, madenciliğ­imize zarar verecek ve kendi kaynakları­mızı değerlendi­remez hale getirecekt­ir.

Altınından kömürüne, mermerinde­n bakırına ülkemizin yer altı kaynakları­nı, daha iyi bir gelecek için değerlendi­rmek üzere yıllardan bu yana büyük özveri ve gayretle çalışan tüm maden sektörü ve emekçileri bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da aynı hassasiyet­le çalışmaya devam edecektir.

Kamuoyuna Saygıyla Duyururuz…

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye