Outotec’in Düzenlediği Teknik Seminer Ankara’da Gerçekleştirildi
Outotec'in düzenlediği Teknik Seminer 1 Ekim 2019 tarihinde Ankara'da gerçekleştirildi. Sektör profesyonellerinin katılımı ile gerçekleştirilen etkinlik, Outotec şirketinin alanında uzman mühendislerini ve çeşitli şirketlerden katılımcıları bir araya getirdi. Etkinlikte Türkiye'yi de kapsayan Güney Bölgesi (Türkiye, Yunanistan, Kuzey Afrika) ülke direktörü Osman Akay ve Satış Direktörü Fevzi Durunesil, Outotec Genel Merkezi'nden Avrupa ve Kuzey Afrika Başkanı Alex Lagerstedt ve Outotec'in diğer uzmanları yer aldı.
Lagerstedt, gerçekleştirdiği karşılama konuşmasının ardından katılımcılara Outotec hakkında bilgiler verdi. Outotec'in cevherin metale dönüşmesi süresince her alanda hizmet verdiğini aktaran Lagerstedt, sürdürülebilirliğe büyük önem veren şirketin sürdürdüğü Ar- Ge çalışmaları ve sunduğu çözümler ile sektörde farklı bir yere sahip olduğuna dikkat çekti. 42 ülkeye yayılan ofisleri ile 80'den fazla ülkeye hizmet verdiklerini ifade eden Lagerstedt, müşterileri ile uzun vadeli ilişkiler kurmaya önem verdiklerini anlattı. Lagerstedt'in anlattıklarına paralel olarak katılımcıların yaşadıkları zorluklar karşısında gerek Türkiye'den gerek ise Finlandiya'dan uzmanlara kolaylıkla ulaşarak sorunlarına çözüm bulabildiklerine dikkat çekti. Lagerstedt'in ardından, jeometalurji hakkında kapsamlı bir sunum gerçekleştiren Outotec Proses Teknolojileri Direktörü Subhashis Ghosh söz aldı. Sunumuna jeometalurjinin tanımı ile başlayan Ghosh, maden aramadan jeometalurjik faaliyetlerin gerçekleşmesine kadar geçen süreçte jeoloji, jeofizik, maden ve metalürji mühendisliği gibi disiplinlerin bir cevher yatağından optimum performans ile ekonomik şekilde üretilmesi için birlikte çalışması gerektiğini vurguladı ve multi- disipliner bu çalışmanın cevher çeşitliliğinin anlaşılması, tesis tasarımı ve performansı için önemine dikkat çekti. Outotec olarak müşterilerin sorunlarda boğularak asıl önemli hususları gözden kaçırmalarına engel olduklarını aktaran Ghosh, hedeflerinin en düşük maliyetle amaca ulaşmak olduğunu kaydetti.
Ghosh'un ardından söz alan ve Outotec'in sunduğu 180'den fazla servis paketi ile bu süreçte müşterilerine destek sunduğunu aktaran Osman Akay, öğütme, iyileştirme, susuzlaştırma ve konsantratörler gibi ana başlıklar altında Outotec'in en güncel ürünlerinin yanı sıra müşteriler tarafından en çok tercih edilen servisleri hakkında bilgiler paylaştı. Tesis bakımının önemine dikkat çeken Akay, tesislerin en az 6 ayda bir uzman tarafından kontrol edilmesi gerektiğinin özellikle altını çizdi. Gelişen teknoloji ile maden üretiminin yanı sıra tesiste çalışan ekipmanların da takibinin gerçekleştirilebildiğini aktaran Akay, sundukları online izleme ölçüm servisleri ile proses takibinde büyük kolaylık sağladıklarını aktardı. Müşterilerine sundukları otomasyon analizi sayesinde tesiste geliştirilmesi mümkün olan konuları, hedeflenen üretim rakamlarına ulaşılabilmesi için gerekli iyileştirmelerin neler olacağına dair kapsamlı bir uzman raporu ve öneri listesi sunduklarını belirtti.
Öğütme kontrol ve optimizasyonu ile ilgili sunum gerçekleştiren Öğütme Departmanı Satış Müdürü Christopher Cruickshank, proseste doğru yerde ölçüm almanın önemini vurgularken toplanan
verilerin Outotec için altın değerinde olduğunu kaydetti. Parçacık boyutunun tesis performansı için önemini ve Outotec tarafından sunulan çözümleri aktaran Cruickshak'ın ardından ileri kontrol teknolojileri konusunda Ari Rantala söz aldı. Rantala, köpük hızı kontrolü, tenör- verim optimizasyonu gibi konularda ileri kontrol teknolojileri uygulamaları hakkında bilgi verirken Outotec'in Kevitsa madeninde gerçekleştiği saha çalışması hakkında detaylar paylaştı.
Rantala'nın ardından tikinerler hakkında bilgi veren Tiknerler ve Klarifierlar Departmanı Satış Müdürü Juha Kokko katılımcılara tikiner proses ekipmanları, ileri kontrol ekipmanları için tikiner optimizasyonu ve tikiner proses ekipmanları hakkında bilgiler içeren bir sunum yaptı. Juha Kokko ardından tekrar söz alan Ürün Yönetimi Otomasyon Satışları Global Sorumlusu Ari Rantala, cevher hazırlama tesislerinin otomasyonu ve tesislerin çağa ayak uydurması için gerekli dijitalleşme süreçleri hakkında paylaşımlarda bulundu. Rantala, dijital tesis hakkında bilgi verirken kullanılan sensör ve verilerin önemine dikkat çekti. “Endüstri 4.0” kapsamında veri toplamanın ve makinelerin elde edilen bu verilere göre optimizasyonunun önemini vurguladı. Outotec tarafından gerçekleştirilen saha örneklerini dinleyicilere aktaran Rantala'nın ardından düzenlenen soru cevap etkinliğinde dinleyiciler sorularını Outotec uzmanlarına aktarma fırsatı buldu.
Son olarak söz alan Alex Lagerstedt gerçekleştirdiği konuşmada katılımcıların ve aynı zamanda tüm madencilik sektörünün merak ettiği Outotec ve Metso arasında sürmekte olan birleşme çalışmaları hakkında merak edilenlere cevap verdi. İki şirket arasındaki görüşmelerin satın alma değil birleşme üzerine olduğunu özellikle vurgulayan Lagerstedt, iki şirketinde elindekileri ortaya koyduğunu aktardı. Büyük bir sermaye ve operasyonel ağa sahip olan Metso ile saha deneyimi ve teknolojik alt yapıya sahip olan Outotec'in birleşmesinin müşterilere avantaj sağlayacak şekilde tamamlanması için hassasiyetle çalışıldığı ifade edilirken Outotec'in bu birleşme sonrası yeni fırsatlar yakalayabileceği kaydedildi. Katılımcıların Türkiye'de kurulması muhtemel bir fabrika ya da Ar-Ge merkezi üzerindeki sorularına ise Outotec'in fabrika kurmak gibi bir hedefinin şimdilik olmadığını, konumundan dolayı merkezi bir konumda bulunan Türkiye'de Ar-Ge merkezi kurulumunun ise ihtiyaç olması durumunda değerlendirilebileceğini söyledi. Etkinlik Lagerstedt'in kapanış ve teşekkür konuşması sonrasında sona erdi. Düzenlenen teknik seminer kapsamında Madencilik Türkiye dergisi olarak konuşma fırsatı bulduğumuz Outotec Avrupa ve Kuzey Afrika Başkanı Alex Legerstedt, bu tarz etkinliklerin kendileri için çok önemli olduğunu kaydederken, “Semineri düzenlememizin asıl amacı bu tarz etkinliklerin bize, sunduğumuz hizmetlerin yanısıra ürünlerimizi ve sunduğumuz çözümleri müşterilerimize anlatmamız için önemli bir fırsat sunmasıdır. Bu tarz etkinliklerin sunduğu bir diğer önemli avantaj ise müşterimiz olan bir çok insanla bir araya gelerek ağ kurma fırsatı yaratmasıdır. Bu etkinlikler vasıtası ile müşterilerimizin birbirleriyle tecrübelerini ve yürütmekte oldukları çalıışmaları tartışmalarını istiyoruz. Aynı sayıda müşteri ile ayrı ayı görüşmemiz çok daha uzun sürecektir. Bu nedenle bu tarz etkinlikler bu açıdan çok daha verimli geçmektedir. Düzenlediğimiz bu etkinlik, fuar, konferans, sempozyum gibi madencilik etkinliklerinden farklı özelliktedir. Bu tarz etkinliklerde teknik konuların detaylıca konuşulması zor olmakta ve daha çok tanışma ve ağırlama ile geçmektedir. Bu nedenler ışığında düzenlediğimiz teknik seminer gibi etkinliklerin daha fazla sayıda müşterilimizi bir araya getirmemiz için iyi bir fırsat sunduğunu görebiliyoruz. Bu vesileyle, en yetkin uzmanlarımızdan bazılarını müşterilerimizle aynı yerde toplayıp fikir alışverişinde bulunabiliyoruz.” ifadelerini kullandı.
Türkiye madencilik endüstrisinin kendilerine birçok fırsat sunduğunu aktaran Legersted, ülkemizin Outotec için önemini şu sözlerle ifade etti: “Türk madenciliğinde özel sektörün daha çok rol almasından sonra sektör, bir tür Rönesans döneminden geçiyor. Türkiye, madenlerle dolu çok ilginç bir ülke ve gelişmekte olan madencilik endüstrisi ile bize bir çok fırsat sunuyor. Türkiye açısından bakıldığında madencilik farklı bölgelerde birçok iş imkanı ve ülke için çok önemli olan ihraç ürünleri sağlıyor. Yeni madencilik projelerinde finansman ve gerekli izinlerin alınması gibi süreçler zaman almaktadır. Tüm bu zorluklara rağmen bir kısmı Outotec tarafından tamamlanan ve başarı ile çalışan projeler mevcuttur. Bunların yanında gelişme aşamasında olan ve faaliyetlerine devam eden projeler vardır. Bu projeler firmamızın ilgisini çekmektedir ve Türkiye bizim için çok önemli bir ülkedir.”