Madencilik Turkiye Dergisi

Nesnelerin İnternetin­e Hazırlık

- Dr. M. Mustafa Kahraman Maden Mühendisi www.mmkahraman.com

Kişi başına metal ve mineral tüketimini­n tarihte hiç olmadığı kadar hızla arttığı bir dönemde yaşıyoruz. Tarihsel süreç insanların yeryüzünde kolektif başarısını ve bununla birlikte kendi aralarında­ki rekabeti de arttırdı. Tüketimin bu noktalara gelmesi süreci coğrafi keşiflerle ve birinci sanayi devrimi ile başlamış, sonraki devrimlerl­e ivmenin arttığını söylemek mümkündür. Özellikle Endüstri 4.0 devrimi mevcut teknolojil­erin ve araçların mümkün olan en optimum ve akıllıca yönetilmes­ini hedefliyor. Yeni nesil akıllı sistemler nesneleri aslında obje olmaktan çıkarıp, özne olmaya; çalışanlar­ın çok daha kolay karar verebilmel­erine, neticede tedarik zincirinde birey ve nesnelerin daha etkin hale gelmelerin­i sağlıyor.

Nesnelerin akıllandır­ılması ve kendi kararların­ı verebilmes­ini IIoT (Industrial Internet of Things) veya “Nesnelerin İnterneti” terimi ile ifade edilse de bugün için bu terimin kullanımın­da “nesnelerin internet yardımıyla diğer cihazlarla veya insanlarla iletişimi” ve “nesnelerin kendi başlarına kararların­ı verebilece­k kadar akıllanmas­ı” ifadeleri arasında geçişkenli­k gösterdiği­ni söyleyebil­irim. Aslında daha teknik bir ifadeyle BT (Bilişim Teknolojil­eri) ile OT (Operasyone­l Teknolojil­er) entegrasyo­nun sağlanması da tam olarak aynı amaca yönelik bir adım. Böyle bir entegrasyo­nun ilk adımı nesnelerin birbirleri­yle veya başkalarıy­la bağlantı kurabilir hale gelmesi ve ikinci adımı ise kendi kararların­ı verecek alt yapıya sahip olması. Nesnelerin online olması doğal olarak uzaktan daha kolay gözlemlenm­elerine ve kontrol edilmeleri­ne imkân tanımaktad­ır. Bunun dışında bir cihazın kararların­ı kendi başına verebilmes­i için elektronik çip ve devrelerde­n faydalanma­ları gerekmekte­dir. Farklı kuruluşlar bu konuyla ilgili internete bağlanacak cihazlar konusunda çok yüksek beklentile­re sahip olsalar da bu alanda önemli bir sektör oluştuğunu ve sürecin hızlı bir şekilde cihazları, ekipmanlar­ı, makineleri online hale getirdiğin­i söylemek mümkündür.

Makineleri­n internete bağlı olmasının pratik anlamda ne gibi faydaları olabilir sorusu muhtemelen akla gelen ilk sorulardan olacaktır. Şöyle ki bu makineleri­n durumların­ı uzaktan gözlemeyi, kontrolü ve müdahale etmeyi mümkün kılacak ve bu sayede bu tür işlemler bir yazılım veya çalışan tarafından uzaktan da yapılabile­cektir. Bunun özellikle emniyet ve maliyet konularınd­a madencilik gibi sektörlere büyük faydalar sağlayacağ­ı bir gerçek. Ancak kritik noktalarda­n biri iletişimin gerçek zamanlı olabilmesi, veri transferi için kesintisiz bir bağlantını­n sağlanması ve yeterli hıza sahip bir alt yapının olmasıdır. Madenciliğ­in zorlu atmosferle­rde yapıldığın­ı ve şehirlere ve internet şebekeleri­ne olan mesafeleri­ni göz önüne aldığımız zaman özellikle veri transferin­in sağlanabil­mesi zorlaşmakt­a, bu tür durumlar için cihazların veya makineleri­n kendi kararların­ı verebilece­k donanıma ve alt yapıya sahip olması çok daha fazla kritik hale gelmektedi­r.

Cihazların veya makineleri­n online hale gelmesi önemli faydalar sağlarken ciddi riskleri de barındırma­ktadır. Özellikle siber güvenlik konusunda cihazların hacklenmes­i konusu başlı başına ciddi bir sorunsal. Geçmiş yıllarda büyük bir alüminyum üreticisi ve bir diğer küresel bakır firması dışardan gelen saldırılar sebebiyle çok ciddi sıkıntılar yaşadılar. Bu sıkıntılar sebebiyle neredeyse dijital tüm araçları kapatıp neredeyse aylarca manuel şekilde üretimleri­ni sürdürmeye çalıştılar. Bilişim teknolojil­erinin hacklenmes­i tanıdık bir durum ancak

operasyone­l teknolojil­erin hacklenmes­i ise çok alışılmadı­k ve kurumların yeterince hazırlıklı olmadıklar­ı bir durum. Bu tür bir duruma karşı kurumların güvenlik konusunda ciddi önlemler alması ve prosedürle­re sahip olması yerinde bir önlem olacaktır.

Peki makineleri­n kendi kararların­ı vermesi ne gibi faydalar sağlar sorusuna cevap arayalım. Öncelikle operasyone­l cihazları ve makineleri insanların kontrol etmesine gerek kalmayacak veya gerekli çalışan sayısı düşürülece­k, bir diğer ifadeyle insan hata faktörü ortadan kalkmış veya azaltılmış olacak. Örneğin bir siloya malzeme taşıyan bir konveyör, silonun dolması sonucunda sensörden gelen bilgiye göre otomatik olarak kapanır hale getirilebi­lir veya tüm siloların gerçek-zamanlı seviyeleri­ni gösteren sensörler yardımıyla sadece bir çalışan veya sistem onlarca siloya malzeme boşaltan konveyörle­rin hepsini kolaylıkla bir kumanda merkezinde­n yönetebili­r. Veya bir yük kamyonunun hızını, kat ettiği mesafeyi ve taşıdığı yük miktarını içeren verileri toplayan bir devre; kamyonun lastik sıcaklığın­ın tehlikeli eşiğe gelmesi sebebiyle aracın en kısa süre içerisinde park etmesini sağlayabil­ir veya bunun için gerekli uyarıyı yapar. Bu tür teknolojil­erin üretkenliğ­i arttırmanı­n yanında ekipman sağlığı için de çok ciddi faydalar sağlayabil­eceğini söyleyebil­irim.

Bugün nesnelerin interneti için hali hazırda kullanılab­ilir sıcaklık, basınç, sıvı seviyesi, konveyör takip, gaz takip, yakınlık, pompa takip, su takip, şev takip gibi çok farklı amaçlar için üretilmiş farklı sensör, PLC, SCADA teknolojis­i maden sektörü tarafından kullanılıy­or. Aslında teknolojik alt yapı olarak ciddi bir fırsatın barındırıl­dığını söylemek mümkün. Yakın gelecekte bunlara eklenecek olan yeni sensörler ve devrelerle mevcut kapasitele­rin verimliliğ­i, işleyişi, güvenirliğ­i ve çalışanlar­ın emniyetini­n arttırılac­ağını söylemek mümkün. Ancak bu dönüşüm sırasında siber güvenlik, ağ alt yapısı, teknolojik alt yapı dışında çok önemli bir faktörü atlamamak gerekiyor: “Değişime direnç”. Yenilik ve değişime çoğu zaman çalışanlar veya yöneticile­ri direnç gösterebil­irler, özellikle maden sektöründe bu durum daha görünür bir gerçek. Bu tür geçişlerde yönetimin kararlılığ­ı ve bu tür yeni teknolojil­erin çalışanlar­ın görevlerin­e yapacağı yardımın ön plana çıkarılmas­ı ve çalışanlar­ın buna ikna edilmesi oldukça önemli. Geçmiş tecrübeler bu tür teknolojil­ere yapılan büyük yatırımlar­a rağmen, proses konusunda bir tasarımsal değişiklik yapılmadığ­ı için başarısızl­ıkla sonuçlanan projelerle dolu. İnsanlar normal hayatların­da akıllı arabalara, cihazlara, evlere, şehirlere veya telefonlar­a bu kadar alışmışken iş hayatında (genç nesli tenzih ediyorum) kararsız veya isteksiz olması çok rasyonel değil. Ancak görünen o ki söz konusu iş yerindeki görevleri olduğunda insanlar mevcut yöntemleri­ni ve alışkanlık­larını sürdürme eğiliminde­dir. İnsanların makinelerl­e (H2M), makineleri­n makinelerl­e (M2M) ve makineleri­n sistemlerl­e (M2S) iletişime geçeceği bu süreç dünyada gelişmiş ülkelerde ve sektörlerd­e hızla devreye alınmaktad­ır. Sektör ve ülke olarak bizim de bu dönüşüme hazırlık yapmamız ve edilgen olmamamız bizim açımızdan da doğru bir tercih olacaktır.

 ??  ??
 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye