Orman Kanunu ve Orman Amenajman Yönetmeliği Kapsamında Madencilik Faaliyetlerinin Değerlendirilmesi
Orman alanlarında yapılacak madencilik çalışmalarında idari yönden kısıtlayıcı uygulamalar orman ve madencilik sektörleri arasında sorunlar ortaya çıkarmakta olup bunun en tipik örneği Şile Bölgesi neojen kil yataklarıdır. Bu sınırlandırmalar kil-kum madenciliği sektörünü ve buna bağlı tedarik zincirini oluşturan diğer sektörleri önemli derecede etkilemektedir. Bölgenin özel yapısı da göz önüne alınarak amenajman planlarında detaylı değerlendirmelerle sorunlara çözüm bulunması kolaylaşabilecektir. Bu yaklaşım ile Şile Bölgesi örneğinde bir değerlendirme yapılmıştır. Şekil 1’de idari yönden madencilik yapılabilecek yerler, sit alanları, 3 kapalı alan olarak belirlenmiş bölgeler, kıyı şeridi ilan edilerek madencilik yapılamayacak alanlar ile Şile’de şu ana kadar verilen işletme ruhsatlarını içine alan bölge görülmektedir. Görüldüğü gibi başlangıçta çok daha büyük bir alanda işletme faaliyetleri yapılabilecekken (mavi ile çevrilmiş alan), bahsi geçen istisna alan (sit alanları, kıyı şeridi, 3 kapalı alan) kısıtları sebebiyle madencilik faaliyeti yürütülebilecek bölge oldukça daraltılmış olarak görünmektedir. Dolayısıyla istatistiki bazı bilgilerle bu alanların geçerliliğinin Maden Kanunu1, Orman kanun ve yönetmelikleri kapsamında irdelenmesi, mevcut durumun netleştirilmesi ve ayrıca farazi görünebilecek sebeplerle yeni izin verilmemesi ya da başvuruların reddedilmesi gibi kararların sorgulanmasına verilerle ışık tutulması gerekmektedir.
Mevcut Kanun ve Yönetmelikler Kapsamında Değerlendirme
Günümüzde ülkemiz ormanları, 31/8/1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 26. ve Ek 5. maddeleri ile 31/10/1985 tarihli ve 3234 sayılı Orman Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanunun 29. maddesine dayanılarak hazırlanan Orman Amenajman Planları ile yönetilirler3,4,5,6,7.
Ormanların sınıflandırılması meşcere (yaş, ağaç türü kombinasyonu, büyüme ya da kuruluş şekli, bunların hepsi veya bir kısmı ile çevresinden ayrılan orman parçası) tiplerinin ve sembollendirilmesinin bilinmesi ile mümkündür. Haritalarda kısaltmalar ve semboller kullanıldığından bunların anlamı hakkında bilgi sahibi olmak önemlidir. ETFOAPU (2017)’den alınan ve Şekil 2’de Ağaçsız Orman Alanları ve Orman dışı alanların nasıl kodlanması gerektiğini gösteren, Şekil 3’te ise meşcere haritalarının çizilmesi sırasında dikkat edilmesi gereken hususları gösteren çizelgeler verilmektedir.
Şile’de de örneğin Karakiraz orman alanı olarak statülendirilmiş alan Şekil 4’te görüldüğü gibi küçük bölmelere (1 ile 222 arası numaralar; uygulanacak silvikültürel işlemler, envanter, kayıt, hesap ve kontrol işlerine temel oluşturmak üzere, orman fonksiyonuna, arazinin topoğrafik yapısına, dere, sırt, boyun ve tepe gibi doğal; yol, yangın emniyet şeridi ve benzeri yapay hatlara dayanılarak ayrılan sabit sınırlı alanlar) ayrılmıştır. Bu orman alanının üst tarafına yaklaşıldığında Şekil 5’teki harita oluşacak ve bölmelerle birlikte meşcereler de görünür olacaktır.
Buna göre 1, 2 ve 3 ile ayrılmış bölmelerde görüldüğü gibi Çmc3-3, Çmc3-2, Çmc3-1, ÇmMb3, Oc, Mab3, BDy, Kvb3, Bdy-T-1, Ku, BÇm gibi kodlandırmalar yer almaktadır. Bunları anlamlandırmak açısından ETFOAPU (2017)’de yer alan Şekil 2 ve 3’e başvurulursa soldan sağa Çmc3-3’te Çm “Sahil Çamı”, “c” ise gelişme çağını gösteren “c : 1,30 m çapları 20-35,9 cm arasındakiler “ince ağaçlık”” , 3 ise “%71-100 ka