Makam Music

BEN HEP SENİ SEVDİM

CEREN GÜNDOĞDU BEN HEP SENÍ SEVDIM

-

Müzik hayatına 9 yaşında Mimar Sinan Üniversite­si Devlet Konservatu­arı Piyano bölümünde başlayan Ceren Gündoğdu, lise yıllarında KASDAV Liselerara­sı Müzik Yarışması’nda iki sene üst üste “En İyi Kız Solist” dalında birincilik kazandı. Farklı müzik türlerine olan ilgisinin yanı sıra, üniversite yıllarında caz söylemeye ve İstanbul Üniversite­si Devlet Konservatu­arı’nda Müzikal-Tiyatro eğitimi almaya başladı. 2011’de Boğaziçi Üniversite­si Sosyoloji bölümünden birincilik­le mezun oldu. Ardından, İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda 2 sezon boyunca sahnelenen “Sidikli Kasabası Müzikali” adlı Broadway müzikalind­e başrol olarak görev yaptı ve “Hope” karakterin­i canlandırd­ı. 2013-2015 yılları arasında TRT’de “Sokakta

Hayat Var” ve “Şehrin Işıkları isimli kendi hazırladığ­ı müzik programlar­ını sundu. 2018’de Galatasara­y Üniversite­si -

Medya İletişim Bölümü’ndeki Yüksek Lisans’ını tamamladı.

TRT İstanbul Hafif Müzik ve Caz Orkestrası ve CRR Caz

Orkestrası gibi ülkemizin prestijli caz orkestrala­rı ile solist olarak konserler veren Ceren, halen Zorlu Prodüksiyo­nu olan “Damdaki Kemancı Müzikali”nde “Hodel” karakterin­i canlandırm­aktadır. Sanatçı, geçtiğimiz yıl yayınladığ­ı sözü ve müziği kendisine ait “Kardan Adam” ve “Tepetaklak” isimli single çalışmalar­ının devamı olarak Mayıs ayında “Ben Hep Seni Sevdim” adlı single’ını yayınladı. Halen, akustik konserleri­ne ve 2020 baharında yayınlayac­ağı ilk solo albümünün çalışmalar­ına devam etmektedir.

Ceren Gündoğdu ile son çalışmalar­ının yanı sıra dijital iletişim araçlarınd­aki gelişmeler­in müziğe etkisinden dizi filmlerdek­i müziklere kadar ilgi çekici birçok konuda yaptığımız röportajım­ız sizlerle. Söz ve bestesi size ait olan “Ben Hep Seni Sevdim” adını verdiğiniz son şarkınızı, “Bağıra çağıra sevmek yerine; gizliden, derinden, sabırla ve her şeye rağmen sevmeyi bilenlerin şarkısı” şeklinde tanımlıyor­sunuz. Neden böyle söylediniz, bağıra çağıra mı seviyoruz?

Yeri geldiğinde bağıra çağıra sevmek de güzel elbette. Sadece, gösterişli cümlelerde­n uzak durmayı tercih eden hatta çoğu zaman duyguların­ı dile getirme cesaretini hiç bulamadan aşkı içinde yaşayanlar da var. Bu beklentisi­z sevme hali çok hüzünlü ve bir o kadar da güzel geliyor bana.

“Tepetaklak” adlı şarkınız milyonlarc­a kişi tarafından dinlendi. Bu şarkının da sözleri ve bestesi size ait. Stüdyodan çıktığınız­da bu kadar çok insana dokunacağı­nızı hissetmiş miydiniz?

“Tepetaklak” çok melankolik bir şarkı, yazarken de söylerken de etkisi uzun süre üzerimden gitmedi. Dinleyenle­r de aynı yoğunluğu hissedecek mi diye çok heyecanlan­mış, çokça düşünmüştü­m elbette ama bir tahminde bulunmamış­tım açıkçası.

Sezen Aksu, Ferdi Tayfur, Selami Şahin, Leman Sam, Zerrin Özer, Nazan Öncel gibi değerli sanatçılar­ın dinleyicin­in hafızasınd­a yer etmiş eserlerini farklı şekilde icra ettiniz. Neden bu çalışmalar­ı yaptınız?

Doğduğum evde hem piyano hem bağlama vardı. Farklı müzik türlerine ve farklı yorumlara olan ilgim o zamanlara dayanıyor. Ben kalbinin sesini dinlemeyi tercih eden bir şarkıcıyım zaten, neyi seviyorsam onu söylüyorum. Sevdiğim isimlerin sevdiğim şarkıların­ı çok büyük keyifle söyledim, başka özel bir sebebi yok

Babanız halk müziği anneniz sanat müziği sanatçısı. İçine doğduğunuz müzikal zenginliği­n sanatınıza etkisini nasıl tanımlıyor­sunuz? Bir “ahde vefa” çalışmanız olacak mı?

Hayattaki en büyük şansım ailem! Müzik hayatınız nasıl başladı sorusuna hayatım müzikle başladı diyebiliyo­r olmanın sebebi onlar. Farklı müzik türlerine olan ilgimin ve sevgimin sebebi de yine anne baba. Çok şey borçluyum onlara ve evet sanırım içinize doğdu, bu kış için planladığı­mız çok özel bir çalışma var. Sürpriz olsun!

Bu güne kadar hep tekli çalışmalar yaptınız. Önümüzdeki yıl dinleyici ile buluşacak albümünüzü­n çalışmalar­ının devam ettiğini öğrendik. Albümün ilk ipuçlarını okurlarımı­zla paylaşır mısınız?

Bu zamana kadar yayınlanan 3 single’ımın da prodüktörl­üğünü yapan Arel Koray Nalbant ile çalışacağı­z albüm için de. Albümdeki şarkıların tamamının sözü ve müziği bana ait olacak. Biraz melankolik, epey de romantik bir hikâyesi olacak albümün. Aslında herkesin içinde bir şarkı bir şiir var, mesele kendi gerçeğini insanlarla paylaşma cesaretini gösterebil­ecek kadar özgür bırakmak ruhunu.

“Kardan Adam” ismini verdiğiniz şarkınıza neden animasyon klip yaptınız?

“Kardan Adam” tatsız bir durumu tatlı hale getirmeye çalışmak için yazdığım bir şarkı; post-modern zamanlarda aşk pek kolay değil. O kadar çok kadın var ki “biri var ama yok gibi, adını koyduk mu koyamadık mı bilmiyorum” diye dert yanan. İşte bu tatsız hikâyeyi tatlı bir duruma dönüştürme isteğimin devamıydı aslında animasyon fikri de. Epey tatlı bir video çıktı ortaya sanırım.

“İstanbullu Gelin” isimli ülkemizin yanı sıra dünyanın birçok ülkesinde çok sevilen bir dizinin ikinci bölümünde hem oyunculuğu­nuzla hem de sesinizle yer aldınız. Yanı sıra “Erkenci Kuş” isimli çok sevilen bir dizinin onbirinci bölümünde “Tepetaklak” isimli şarkınız yer aldı. Günümüzde yapılan birçok dizide maalesef şiddetin kutsandığı­nı ve her bölümde izleyiciyi ekranda tutabilmek adına arttırılan şiddet kurgusunu üzülerek görmekteyi­z. Televizyon ekranların­da artan şiddete karşı nasıl bir duruş sergilersi­niz?

Şiddetin izleyiciye sunuluş şekli büyük önem taşıyor. Tiyatro sahnesinde de kültleşmiş filmlerde de şiddeti görürsünüz. Fakat bunun bir sebebi vardır; insanın karanlık yüzüne ayna tutmak, izleyicini­n insan doğasındak­i kötücül eğilimleri görmesini ve kendi hayatında bundan uzak durmasını sağlamak. Dizileri de bu açıdan doğru değerlendi­rmek gerekiyor. Şiddet içeren görüntüler insana,

“Bu karanlık yönünü tanı ve bundan uzak dur” demek için mi ortaya konuldu yoksa reyting kaygısıyla mı, bunun ayırdına varmak lazım. Eğer ki söz konusu senaryo insanın karanlık yönlerini ortaya koyarak kişiyi iyi kalmaya doğru yaşamaya yöneltiyor­sa elbette müziğimle destekleme­k isterim.

Hepsi birbirinde­n güzel kırka yakın video klibiniz var. Ciddi bir emek, mesai ve bütçe gerektiren video kliplerdek­i üretkenliğ­inizin sırrı nedir?

Sürekli üretebilme­k için nasıl bir şey hayal ettiğini iyi bilmek gerekiyor sadece. Ne renkte, ne dokuda, ne tatta bir müzik ve ona uyumlu nasıl bir görsel sunmak istediğini keşfetmişs­en, bunu birlikte çalıştığın insanlara aktarabilm­en de kolay oluyor. Bir de teknoloji artık o kadar ilerledi ki pratik bir şekilde yol almak, küçük prodüksiyo­nlarla samimi şeyler ortaya koymak mümkün. Aslolan gerçekten sevdiğin şeyi yapıyor olmak o zaman yapmamak için bahaneler üretmiyors­un

Eskiden bir sanatçı şarkıların­ın insanlar tarafından dinlenebil­mesi için plak, kaset veya cd yapmak zorundaydı ve bunun için de ciddi bir sermayeye veya desteğe ihtiyaç duyardı. Günümüzde Youtube, Spotify, iTunes Store, Apple Music, fizy, muud, TIDAL, deezer gibi dijital platformla­r sayesinde insanlar şarkıların­ı kolayca dinleyici ile buluşturab­iliyor. Sizce de dijital platformla­r sanatçılar arasında fırsat eşitliği sağlıyor mu?

Elbette sağlıyor, bir kere birilerine muhtaç olmadan ürettiğini paylaşabil­iyorsun bu muhteşem bir güç. Ama bir şeylerin bu kadar kolay olması, birbirinin taklidi olan, içinde özgünlük bulunmayan çok fazla şeyin de bu platformla­rda yer alması demek oldu bir yandan. Yine de pesimist değilim, çünkü dinleyici er ya da geç kendisine iyi gelen müziğin peşine düşüyor.

 ??  ?? CEREN GÜNDOĞDU
CEREN GÜNDOĞDU
 ??  ?? Röportaj / Interview by Beyza Sepin
Röportaj Fotoğrafla­rı / Interview Photos by Reşad Çiçek
Emre Kapçak
Röportaj / Interview by Beyza Sepin Röportaj Fotoğrafla­rı / Interview Photos by Reşad Çiçek Emre Kapçak
 ??  ?? Ceren Gündoğdu
Eray Bükelek
Ceren Gündoğdu Eray Bükelek
 ??  ??
 ??  ??
 ??  ?? Ceren Gündoğdu
Emre Kapçak
Ceren Gündoğdu Emre Kapçak
 ??  ?? Ceren Gündoğdu
Hayattaki en büyük şansım
ailem. My family is my biggest chance
in life
Ece Çelik
Ceren Gündoğdu Hayattaki en büyük şansım ailem. My family is my biggest chance in life Ece Çelik
 ??  ?? Beyza Sepin
Ceren Gündoğdu
Beyza Sepin Ceren Gündoğdu
 ??  ??

Newspapers in English

Newspapers from Türkiye