BELKIS ÖZENER’İN 45’LİKLERİNE GENEL BİR BAKIŞ
A GENERAL OVERVIEW OF THE BELKIS ÖZENER’S 45 RMP VINYL RECORDS
Kervan Film’in kurucusu Ümit Utku’ya göre, “Bu yüz”, film çevirmeliydi… Fakat O, Yeşilçam Dönemi’nde neredeyse 300’e yakın filmin şeritlerine sesini bırakarak Türk Sinemasına imzasını attı.
According to Ümit Utku, the founder of Kervan Film, ‘This face’ is a film star’s face... Instead, she chose to bestow her sweet voice nearly in 300 films in Turkish cinema.
Belkıs Özener; Muhterem Nur’dan Türkan Şoray’a, Mine Mutlu’dan Perihan Savaş’a kadar üç ayrı kuşağın kadınlarına sesini vererek “Sinemanın Gizli Sesi” oldu.
Özener’in hayat verdiği şarkılardan ve bu şarkıların hayat verdiği filmlerden bir kısmını sizler için değerlendirdik…
Belkıs Özener has become the ‘Hidden Voice in Movies’ as she vocalized for three separate gen-erations from Muhterem Nur to Türkan Şoray, Mine Mutlu to Perihan Savaş.
We evaluated some of the songs sung by Özener for the Turkish movies...
İlk 45’likler
Gazete arşivlerinde yaptığım araştırmalar sonucu Belkıs Özener’in ilk 45’liğini “Grafson Müzik” etiketiyle Eylül 1963’de çıkardığını tespit ettim. Plağın içerisinde bulunan “Gözlerimin Yaşını Silemiyorum ve Ağlarım Gülenim Yok” isimli eserler, tamamıyla Yeşilçam’ın beklentilerinden uzak ve Özener’in kendi tercihleri doğrultusunda kayda alınmış.
Initial 45 RPM Vinyl Records
In light of the researches on the newspaper archives, I found that Belkıs Özener released her first 45 rpm vinyl records with the “Grafson Müzik” music label in September 1963. “GözleriminYaşını Silemiyorum”, and “Ağlarım Gülenim Yok” are the two pieces that have nothing to do with the Turkish cinema sector’s expectations but with Özener’s own choice.
Belkıs Özener’in Yeşilçam’a geçişi 1967 yılında Mehmet Dinler’in rejisinde çekilen “Sinekli Bakkal” filmiyle olur. Film, dini-tasavvufi bir yüklem taşır.
İlk kez Türkan Şoray’ın sahnelerine hayat veren Özener, Metin Bükey’in yönlendirmesiyle filmlerinde müzik kullanan rejisörlerle tanışır. Aynı dönemin ürünü olan Nejat Saydam’ın “Yalan Yıllar” filminde seslendirmiş olduğu şarkılar sayesinde adı bir filmin jeneriğinde yazar.
Belkıs Özener involves in the Turkish cinema sector in 1967 as “Sinekli Bakkal” was directed by Mehmet Dinler. The film contains religious-mystic predications. Singing to breathe life to Türkan Şoray’s acts, Özener, guided by Metin Bükey, gets to meet the directors who use music in movies. During the same period, she sings for “Yalan Yıllar” directed by Nejat Saydam and she gets her name written in the title sequence. Özener’in seslendirmiş olduğu eserlerin 45’likleri bazı plak şirketleri tarafından Yeşilçam’da fütursuzca kullanılır ve bu kullanımlardan dolayı kendisine telif ödenmez.
Some recording companies take the liberty of using Özener’s voice at the background of the Turkish movies, and pay no royalties. 1963’de çıkardığı ilk 45’liğinin üzerinden geçen beş yılın ardından 1968 yılının Mart ayına gelindiğinde, “Şençalar” plak şirketinden iki ayrı 45’lik çıkartır. “Bu Ayrılık Ne
Zor Şeymiş, Eski Yuvana Dönsen” ve “Hayat İlk Sevgiyle Başlar - Bakınca Gözlerine” eserleri onun tanınmasında büyük rol oynar. Başarıyla yola devam eden Özener’in seslendirmiş olduğu eserlerin 45’likleri bazı plak şirketleri tarafından Yeşilçam’da fütursuzca kullanılır ve bu kullanımlardan dolayı kendisine telif ödenmez. Özellikle “Boş Çerçeve” filminin iki ayrı kapakla taklitleri mevcuttur. Özener’in haklarını yok sayan bu politika “Sen Bir Meleksin”, “Çile”, “Oy Oy Bir tanem – Balıkçı Azize” 45’likleri için de devam eder.
Five years after her first 45 rpm vinyl record released in 1963, she releases two separate 45 rpm vinyl records produced by “Şençalar” recording company in the late
March in 1968. “Bu Ayrılık Ne Zor Şeymiş, Eski Yuvana Dönsen”, and “Hayat İlk Sevgiyle Başlar – Bakınca Gözlerine” play a significant part in her prominence. She walks on her path with great success and some recording companies take the liberty of using Özener’s voice at the background of the Turkish movies, and pay no royalties. The imitations of “Boş Çerçeve” movie, in particular, circulate in the market with two different sides. The unfair policy continues with the 45 rpm vinyl records of “Sen Bir Meleksin”, “Çile”, “Oy Oy Bir tanem – Balıkçı Azize”.
“Buruk Acı” şarkısı üzerine kurulu olan belirsizlikler…
1970 yılında çekilen ve başrollerini Türkan Şoray ve Tanju Gürsu’nun üstlendiği film için hazırlanan “Buruk Acı” şarkısı, altı çizilmesi gereken önemli bir noktadır. Filmde Belkıs Özener’den dinlediğimiz “Buruk Acı” isimli şarkı, Yeşilçam’ın gelmiş geçmiş en bilinen ve en güzel şarkılarından biri olmayı başarır. Filmin jeneriğinde yer alan Belkıs Özyeğiner (Özener), Recep Birgit ve Esin Engin, filmi izleyen seyircinin hayatına dokunan müziklerin temelini inşa ederler. Fakat film için hazırlanan 45’likler, filmin içeriğiyle tezattır.
Uncertainties with the track “Buruk Acı”
“Buruk Acı”, a song made for the film starring Türkan Şoray, and Tanju Gürsu in 1970, needs stressing. In the film, we hear the song “Buruk Acı” is sung by Belkıs Özener. And the song becomes the most famous and nicest songs in the Turkish cinema Belkıs Özyeğiner (Özener), Recep Birgit, and Esin Engin have their names written in the title sequence. They are the ones that make music appealing to the filmgoer. But the 45 rpm vinyl records prepared for the film contradict with the content of the film.
“Buruk Acı” filmi için hazırlanan ilk 45’lik, filmin afişine tamamen uygun bir tasarıma ve müziklerini hazırlayan Esin Engin’e aittir. Bu aşamaya kadar her şey kuralına uygundur. Ancak plağı dinlediğinizde şarkıları filmdeki gibi Belkıs Özener’in değil, Esin Engin’in yorumladığı anlaşılır. Üstelik plağın arka yüzüne de filmde kullanılmayan “Allah’ım Affet” şarkısı konulur. Bu bağlamda bu ilk 45’lik ile hem Türkan Şoray’ın yaratmış olduğu “Ülker” karakterinden hem de “Belkıs Özener” in sesinden uzaklaşılmış olur.
İkinci 45’lik Gönül Yazar’ın seslendirmiş olduğu plaktır. Plağın kapağına Türkan Şoray ve Tanju Gürsu’nun fotoğrafları konumlandırılmış olsa da içerisinde filme anlam katan hiçbir eşleşme yer almaz. Plağın arka yüzünde ise Türkan Şoray’ın daha sonraki yıllarda “Aşk Mabudesi” filminde seslendirmesi yapılacak “Sen Bensiz Ben Sensiz” isimli şarkı vardır. Bu yanlışlıklar silsilesi altında dinleyicilerin algı mekanizmaları deformasyona uğratılır. O nedenle günümüze ulaşan bir “Buruk Acı” 45’liği ve filmle uyuşan bir film müziği yoktur.
The title to the first 45 rpm vinyl record prepared for the film “Buruk Acı” rests with Esin Engin who made the music fully in line with the movie poster. Up until this point, things seem right. But when you listen to the record, you notice that the songs are sung not by Belkıs Özener but by Esin Engin. Not to mention that “Allah’ım Affet” song takes place on the reverse side of the record even though it is not in the film. In a sense, the first 45 rpm vinyl record has not much to do with “Ülker” played by Türkan Şoray in the movie, and with the voice of Belkıs Özener.
Gönül Yazar sings in the second 45 rpm vinyl record. Even though the cover of the record has pictures of Türkan Şoray, and Tanju Gürsu from the movie, one can find no match that makes sense with the movie. Surprisingly, the reverse side of the vinyl record contains “Sen Bensiz Ben Sensiz”, a song that will be sung for Türkan Şoray’s part in “Aşk Mabudesi” movie in the future. In a chain of errors, the perception mechanism of the audience gets deformed. In this sense, there is no “Buruk Acı” soundtrack that has made its way up to the present day and that matches the movie.
“Sevemedim Karagözlüm” şarkısı hakkında bilinmeyenler…
“Sevemedim Karagözlüm” şarkısını her dinlediğimizde hafızalarımızda Türkan Şoray’ın yaratmış olduğu “Balıkçı Azize” karakteri canlanır. Şarkının serüveni Ocak 1971 yılında
Atıf Yılmaz’ın aynı adla özdeşleştirdiği filminden Kasım 1971’de Sırrı Gültekin’in “Ah Zengin
Olsam” filmine kadar devam eder. Bu iki filmde de Özener aynı şarkıyı seslendirir. Söz ve müziği Orhan Gencebay’a ait olan eser, 1960’lı yılların sonu ve 1970’li yılların başında geniş bir kitleyi etkisi altına alır. Günümüzde kimi koleksiyonerler bu şarkının Belkıs Özener tarafından çıkmış olan bir 45’liğinin var olduğunu rivayet etseler de bu durum isim benzerliğinden öte bir gerçeklik taşımaz. Bir rastlantı eseri dönemin ses sanatkârlarından olan “Belkıs Özşener” aynı şarkıyla bir 45’lik çıkartarak günümüz arşivcilerini büyük bir yanılgıya uğratır.
Unknown facts about the track “Sevemedim Karagözlüm”
Whenever you listen to “Sevemedim Karagözlüm”, you cannot help remembering “Balıkçı Azize” played by Türkan Şoray in that movie. The journey of this song starts in January 1971 when Atıf Yılmaz directed the namesake movie and continues until when Sırrı Gültekin directed “Ah Zengin Olsam” in November 1971. Özener sings the same song for both movies. The song is written and composed by Orhan Gencebay and it definitely has influenced quite a mass from the late 1960s till the early 1970s. Today, some collectors argue and defend that the song is included in a 45rpm vinyl record released by Belkıs Özener. Still, this is merely a resemblance of name. By pure coincidence, Belkıs Özşener, a singer of the time, releases a 45 rpmvinyl record with the same song and this misleads the recordkeepers of the time.
Sinemanın Gizli Sesi
Kimi sanatçılar müzik kariyerlerinde başlangıç noktası olarak “Sevemedim Karagözlüm” isimli şarkıyı 45’liklerinde tercih eder. Özellikle Belkıs Özener’le ortak şarkılar seslendiren Handan Kara (Gözüm Sende, Oyun Bitti), alaturka ve Türk sanat müziği icracısı olan Şükran Ay, listenin başına eklenecek isimlerdendir. Birkaç sene sonra Rumcaya da çevrilen şarkı Manolis Aggelopoulos’un sesinden “S’anazhto” şeklinde müzikseverlere duyurulur.
Hidden Voice in Movies
Some artists put “Sevemedim Karagözlüm” in their 45 rpm vinyl record as a starting point in their music career. For instance, Handan Kara (with “Gözüm Sende”, and “Oyun Bitti”), and Şükran Ay, who sings alaturka and Turkish classical music, are to be counted as the ones who sang the same songs as Belkıs Özener. The very song was adapted to Greek couple of years later. The Greek version, “S’anazhto” was sung by Manolis Aggelopoulos.
“Sahibinin Sesinden” albümü…
Belkıs Özener, 1976 yılında Necip Sarıcıoğlu’nu kırmamak adına, ses tellerinden geçirdiği ameliyat henüz çok yeni olmasına rağmen stüdyo girer. Seslendireceği şarkıya (Civciv Çıkacak Kuş Çıkacak) hazırlanırken ekranda bir anda Mine Mutlu’nun havuz başında soyunduğunu görür. Bu aşamada çalışmayı bırakıp gitmek istese de orkestrada bulunan müzisyen arkadaşlarına duyduğu saygıdan dolayı şarkıyı tamamlamak zorunda kalır.
1978 yılında Tatlı Nigar (Sensiz
Seni Yaşadım Seni İçtim Her Gece) ve Cevriyem (Karakolda Ayna
Var) filmlerinde söylemiş olduğu şarkılar Özener’in sesinin yorulmaya başladığının göstergeleridir.
2005 yılı “Uçan Süpürge Kadın Festivali”ne kadar sessizliğini koruyan Özener’e “Sinemanın Gizli Sesi” anonsuyla ödülünü takdim eden Necip Sarıcıoğlu bir albüm teklifinde bulunur. Büyük bir titizlikle yapılan elemeler sonucu Kalan Müzik etiketiyle çıkan albüm 25 şarkılık bir seçkiden oluşur. “Buruk Acı” ve “Sen Bensiz Ben Sensiz” şarkıları çok istenilmesine rağmen albüme konulamaz. Şarkıları işlevsel hale getiren başka bir özellik ise tüm eserlerin açılışına sonradan eklenen, “filmlerin alt benliklerini oluşturan” yoğun metin diyaloglarıdır. Bu yaklaşım ile dinleyici portföyünün Yeşilçam izleyicisi olduğu gösterilmek istenir.
The “Sahibinin Sesinden” Album...
Not wanting to turn down Necip Sarıcıoğlu’s special request, Belkıs Özener enters studio in 1976 even though she has been recovering from the vocal cord operation. While she is getting ready for the song (Civciv Çıkacak Kuş Çıkacak), she sees Mine Mutlu take her clothes off by the pool. Even though she thinks of leaving the studio, she feels obligated to stay and sing on out of respect for her colleagues in the orchestra.
The songs she has sung for the films Tatlı Nigar (“Sensiz Seni Yaşadım
Seni İçtim Her Gece”), and Cevriyem (“Karakolda Ayna Var”) in 1978 give the early signals that Özener’s voice has begun to flag.
Keeping silent until the Flying Broom Women’s Festival of 2005, Özener is presented her award for the ‘Hidden Voice in Movies’ by Necip Sarıcıoğlu, who offers to make her an album. After a meticulous elimination process, the album is labelled by Kalan Müzik. The album is composed of 25 tracks carefully selected. Although “Buruk Acı”, and “Sen Bensiz Ben Sensiz” are the two songs that are highly in demand, they are not put in the album. Another feature of the tracks that makes them functional is the textual dialogues on the background that “form the lowerself of the films” and are added to the intro of the tracks afterwards. This is an approach attempting to underline that the audience portfolio is the Turkish cinema enthusiasts.