Büyüleyici güzellik: BLUEJEAN
BLUEJEAN: an astonishing beauty
Doğaltaş sektörünün en özel insanlarından birinin mirası… Recep Keleş’in… Erzurum’dan çıkarılıyor… Mavi, beyaz ve kahverenginin dansı, ortaya eşsiz bir güzellik çıkarıyor. Bluejean’den söz ediyoruz, Türk doğaltaş sektörünün dünyaya armağan ettiği muhteşem bir üründen… Gelin bu çok özel taşın öyküsüne kulak verin. Aslında bir gazeteci Recep Keleş. Emeklilik sonrası doğaltaş önce ilgisini çekmiş, ardından gönlüne girmiş. Hatta doğaltaş sektörünün ilk dergisini çıkarmış, sektöre armağan etmiş. 1999 yılında Bluejean Ocağı için ruhsat süreci tamamlanmış, çalışmalar başlamış. Taşı gören adeta büyüsüne kapılmış, hemen uzun vadeli kontratlarla ‘tek alıcı’ olmayı arzulamış. Ancak Recep Keleş’in kalp hastası olması, 3 kez kriz geçirmesi nedeniyle 21 yıllık ocağın aktif çalışması belki de 10 yıllık bir süreyle sınırlı kalmış.
15 Temmuz 2017’de kalp krizi geçiren, 3 günlük mücadele sonrası yaşamını yitiren Recep Keleş, çocuklarına tek bir vasiyette bulunmuş. Oğlu Fatih Keleş, babasının o günkü sözlerini dün gibi hatırlıyor: “Babam bize ‘Ben buraya ömrümü verdim. Siz de eğer bu işi yapacaksanız, önce gönlünüz ısınsın. Olaya ticari olarak bakmayın. Hakkını vererek çalıştırın. Eğer satacaksanız da, hakkını verecek birine satın’ dedi. Biz de ailemizin işi olarak baktık. Babamın vefatı sonrası 2017’yi boş geçtik. 2018’den itibaren öncelikle ocağın neye ihtiyacı varsa giderelim, toparlayalım, gerekirse üretimi bir süre durduralım” dedik. Ocak, belki tarihinde görmediği bir bakıma girdi. 1.5 seneyi boş geçtik.”
Fatih Keleş, üretim konusunda da babalarının izinden gittiklerini anlatıyor… Türkiye’deki ‘Mümkün olduğunca fazla üretim’ mantığı Bluejean Ocağı için geçerli değil. Çok çok özel bir taş ürettiklerinin altını çiziyor Fatih Keleş, “Bu taşın benzersiz olması çok önemli. Çok butik bir taş. Kontrolsüz bir büyümenin sağlıklı olmayacağını düşündük. Babamın planı da buydu. Bu nedenle bizde üretim kısıtlıdır. Yılda 1000 tona bile ulaşmadan üretimi durduruyoruz” diyor