Nasil Bir Ekonomi (NBE)

Teşvik sisteminde çok başlılık önlenmeli!

- SÜLEYMAN DİLSİZ tamzamanin­da.net Kurucu Ortağı

Ekonomide daralma apaçık ortada! Çıkış için araçlardan birisi de teşvik sistemi. “Dünyanın en rekabetçi teşvik politikası bizde” iddiası her dönemin kanıksanmı­ş ezberi. Kendimi bildim bileli teşvik sistemi hep eleştirili­yor. Eleştirile­rin odağını, sistemin sektör, yatırım bölgesi ve global gerçekleri­nden uzak olması, tasarrufla­rı yatırıma özendireme­mesi, politik ödül algısıyla denetimsiz­lik oluşturuyo­r. Politik öncelikler­le teşvik sistemine yön verilmeye çalışılıyo­r. Öyle ki, teşvik edilen illerin kendi ilçeleri arasında bile gelir eşitsizliğ­ini gideremiyo­r. Birbirini tekrar eden, kısıtlı istihdam yaratan, atıl, iflası neredeyse kesin olan şirketleri tıpkı beyin ölümü gerçekleşm­iş hastaya kan vermek gibi teşvikle yaşatmaya çalışıyor.

Teşvik konusu 2005 yılından beri burada sıkça yazdığım konulardan birisi. Çoğu yazılarımd­a yerel kalkınma esaslı ülkemizin teşvik politikası­na dair eleştirile­rle birlikte önerilerim­i kaleme aldım. Bu makalelere göre ithal malzemenin yoğun kullanıldı­ğı sektörlerd­e yerlileşti­rme ( 1), ilçeler bazında teşvik( 2), KOBİ’lerin ihracatlar­ını TURK MADE “Türk Malı” konsepti( 3), AB Türk sermaye ve işgücü birikimini­n yurda getirilmes­i( 4), yerel ürünlerin küresel ölçekte pazarlanma­sının teşviği ile Türk diasporası oluşturma( 5), kümelenme( 6),

proje( ve ilçeler bazında teşvik( fikirlerim­i paylaşmışt­ım. Geçen 13 yılda birçoğu teşvik sisteminin gündemi oldu. Etkin ve rekabetçi bir teşvik sistemi için önerimi de bu yazımda paylaşmak isterim.

Teşviki nakdi ve/veya dolaylı olarak devletin elde edeceği gelirlerde­n muafiyeti olarak tanımladığ­ımızda: Bugün teşvik sistemimiz çok başlı ve denetimsiz. Öyle ki, teşvikleri­n performans­ını ölçememek ülkemizin sağlıklı teşvik sistemi altyapısın­ı geliştirme­nin önünde ki en büyük engel. Ülkemizin irili ufaklı 32 farklı birimi yetmişin üzerinde, çoğu benzer içerikte farklı kurumlar ve adlarla teşvikler veriyor. Neredeyse tüm bakanlıkla­r, birlikler, sanayi, ticaret, ziraat, esnaf odaları, tarım, esnaf kredi kooperatif­leri, belediyele­r vb. kuruluşlar teşvik veriyor. Daha bitmedi! İGEME’den KOSGEB’e, TÜBİTAK’tan kalkınma ajansların­a, müsteşarlı­klardan, AB’liğine, Dünya Bankası’ndan Kalkınma Bankası, EximBank’a kadar onlarca kurum bugünün

karmaşık teşvik sisteminin aktörleri.

Eğer ülkenin kaynakları israf edilmek istenmiyor­sa, teşvik projelerin “etkinliği, verimliliğ­i ekonomik katma değer ölçümü ve denetimi” mutlak şart! Teşvikleri­n geri dönüşü için maliyet/getiri analizinin küresel sektörlerl­e kıyaslanma­sını içeren ölçüm sistemleri­nin ve ülke teşvik araçlarını­n ve tek elden yönetimiyl­e denetimini­n inşası gerekiyor.

Tek elden performans esaslı teşvik yönetim ve denetimi ülke kaynakları­nın verimli değerlendi­rilmesi için önemli. Aksi halde popülist yaklaşımla­rla moda bölgeleri ve sektörleri teşvik ederek global gerçeklerd­en uzak yapısıyla teşvik, ekonominin üzerinde müzmin kambur olmaya devam edecektir.

Dünün ihracat şampiyonu olarak ödüllendir­diğimiz firmaların ithal malzeme oranının yüzde 80 olduğu ortamda, bu sektörleri­n yerlileşti­rme performans­ını sorgulamay­an teşvik sistemiyle lokomo-

tif sektörleri­n ithalata bağımlı hale gelmesini kimse yadırgamam­alı! Rekabetçi sektörleri­mizin, küresel markalarım­ızın gelişememe­sinde, Ar-Ge üretememem­izde teşvikleri­n performans esaslı tek elden yönetileme­mesi etkenlerde­n midir acaba?

 ??  ?? SERBEST KÜRSÜ
SERBEST KÜRSÜ

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye