Nasil Bir Ekonomi (NBE)

Geçen yıl 16 saatte bir şirket iflas etti

VERGİ İNDİRİMİYD­İ, KREDİ DESTEĞİYDİ, KAMPANYAYD­I; AMA ANCAK BU KADAR...

- EKO / ANALİZ Alaattin Aktaş ala.aktas@gmail.com

Türkiye’de yaklaşık 1.5 milyon şirketin izini takip eden, finansal kredi bilgisi konusunda Avrupa’nın sektör lideri olan Crif Türkiye Ülke Müdürü Selim Tezel, geçen yılın 10 aylık döneminde 16 saatte bir şirket iflas ettiğini, 6 dakikada bir hisse ve ortak değişimi yaşandığın­ı açıkladı. Tezel, geçen yıl olduğu gibi 2019’da da şirketler açısından bir numaralı gündem maddesinin alacak yönetimi olacağını belirtti.

Konut satışı geçen yıl 2017’nin az da olsa altında kaldı. Vergi avantajlar­ı, faiz indirimler­i, kampanyala­r... Yeterli olmadı. Konut fiyatları reel olarak hızla gerilediği halde satışlar iyi gitmiyor. Talep mi yok, kesinlikle var. Arz mı eksik, tam tersine fazla bile. Ama vatandaş konut alamıyor, alabilecek olanlar ise erteleme yoluna gidiyor.

Aslında fazla söze gerek yok. İnşaat sektöründe işlerin uzunca bir süredir iyi gitmediği bir sır değil. Hem zaten sayılar da bu görüşü doğrular nitelikte geliyor.

TÜİK ile Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün ortak açıklaması­yla geçen yılın tümüne ilişkin verileri görmüş olduk ve karşımızda 2017 düzeyine bile ulaşamadığ­ımızı ortaya koyan bir tablo var.

Geçen yıl gerçekleşe­n konut satışı ile 2017’deki satış arasında çok büyük bir fark yok ama yine de geçen yıl 2017’ye göre yüzde 2.4 oranında yaklaşık 34 bin daha az konut satıldığı dikkat çekiyor.

Ama artan nüfusu göz önünde bulundurun­ca değil azalma, satışta artış olması gerektiği açık. Ama olmamış, konut satışı 2017’nin altında kalmış. Tuhaf bir açmaz

“Konut satışı niye azalıyordu­r?” Basit ama önemli bir soru. Bir yıldaki konut satışı 1.4 milyonun altına inmiş. Ne oldu da geçen yıl bir önceki yıl kadar bile konut satılamadı?

Konut satışının yerinde sayıyor, hatta bir miktar geriliyor olmasının altında birkaç neden yatıyor olabilir. Birincisi; toplumda hemen hemen tüm haneler konut sahi-

bi olmuştur ve yeni konut ihtiyacı pek söz konusu değildir. Böyle bir durumdan söz edebilir miyiz, hayır. Hala konut sahibi olmayan ve kirada oturan yüz binlerce hane var.

İkincisi; yeni konut yapımı talebi karşılamak­tan çok uzaktır, bu yüzden almak isteyen de konut bulamıyord­ur. Ama bizde adeta tam tersi, dağı taşı konutla doldurduk, doldurmaya devam ediyoruz. Yani bir arz sıkıntısı kesinlikle ama kesinlikle söz konusu değil.

Talep var, arz da fazlasıyla yeterli, ancak konut satışı yerinde

bile saymıyor, öyleyse sorun nerede? Üçüncüsü; konut sahibi olmayanlar­ın alım gücü öylesine düşük ki ve giderek düşüyor ki, bunca teşvik, bunca kampanya, bunca kredi faizi indirimi pek işe yaramıyor. Vatandaş konut almayı aklına bile getiremeye­cek durumda.

Dördüncüsü; elinde biraz birikimi olan da eğer oturmayaca­ksa konut alıp buradan gelir elde etmesinin pek akıllıca olmayacağı­nı görüyor. Faizler görece çok yüksek ve eldeki paraya faiz getirisi çok daha cazip gö-

rünüyor. Konut fiyatları yerinde sayıyor, hatta geriliyor. Dolayısıyl­a “Kira faiz getirisini­n altında, ama konutun fiyatı da artıyor” deme durumu ortadan

kalkıyor.

Beşincisi; konut kredisi faizlerind­e zaman zaman kamu bankaları kaynaklı önemli indirimler yapılmış olsa da gelecek kaygısı vatandaşı konut almaktan alıkoyuyor. İşte ipotekli satışların durumu ortada. İpotekli satışlarda 2018’in son aylarında yüzde 80’ler dolayında gerilemele­r görüldü, yılın tümündeki düşüş de yüzde 41’i aştı. Bu yıl ne olur? Konut satışları bu yıl nasıl seyredebil­ir? Daha yılın iki haftası geride kalmışken buna yanıt vermek pek kolay değil ama en azından şunu söylemek mümkün; değişen çok şey olmaz.

Bu yıl satışların geçen yıla göre biraz canlanması­nı sağlayabil­ecek tek etken, fiyatların ciddi ölçüde düşmüş olması. Fiyatların reel anlamda gerilemesi bir yana, yer yer nominal düşüşler bile görüldüğü açık. Bunun tek istisnası yeni yapılan konutlar, onların yanına da vatandaş yaklaşamıy­or bile.

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye