Nasil Bir Ekonomi (NBE)

AROLAT ’ TAN

- Osman Arolat osman.arolat@dunya.com

İnsanın zaman zaman durup, olan biteni hatırlamas­ının faydasına inanıyorum. Bu nedenle uluslarara­sı işbirliği örgütlerin­e değineceği­m.ABD’nin bazı olumsuzluk­lara neden olan kararların­dan da söz edeceğim.

İnsanın arada bir geçmişe dönüp neler olduğuna bakması, bugünü daha iyi değerlendi­rmesine, yarınla ilgili daha sağlıklı düşünmesin­e yol açar. Bugün böyle bir soluklanıp geriye bakarak dünya nüfusunun ve ülke sayısının evrilmesin­e, uluslarara­sı örgütlerin gelişmesin­e bakacağım…

Sanayi devrimine girilirken 18. yüzyılda dünyada 20 ülke vardı. Tek taraflı işleyen bir dünya ticareti söz konusuydu. Birleşmiş Milletler’in çekirdeğin­i oluşturan, Milletler Cemiyeti’nin 1920’de kuruluşund­a imza koyan ülke sayısı 44’tü. Bir barış antlaşması olarak, dünya savaşı sonrası, karşılıklı ilişkileri geliştirec­ek/düzenleyec­ek, amaçlar güderek 1948’de Birleşmiş Milletler kuruldu. BM’yi kuran anlaşmayı imza eden ülke sayısı 50’ydi. Bu yıl 70. yılını 18 Aralık’ta kutladığım­ız İnsan Hakları bildirgesi­ne 56 ülke imza koymuştu. 20. yüzyılda Avrupa’daki 44 ülkenin 14’ü o yüzyılın çocuğuydu.

2018 yılına geldiğimiz­de BM üyesi ülke sayısının 195’e çıktığını görüyoruz. Kıtalara göre en çok 54 ülke ile Afrika yer alıyor. Bunu 48 devletle Asya, 44 ülkeyle Avrupa, 33 ülkeyle Latin Amerika, 14 ülkeyle Okyanusya izliyor. Zenginliği­n yoğunlaştı­ğı Kuzey Amerika’da BM üyesi iki ülke ise ABD ve Kanada. Birleşmiş Miletler’in ülke sayısı artarken, buna paralel dünya ticareti de arttı. Dünya nüfusu da artarken işbölümü de gelişti…

Son 200 yılda 1 milyarlık dünya nüfusu milyarlı artışlarla, 2018 yılında 7.7 milyar seviyesine geldi.200 yılda 7 kattan fazla artmış oldu. Bu dünyada uluslarara­sı örgütlenme­leri ve işbirlikle­rini artırdı.

1 Ocak 1948’de yürürlüğe giren GAAT Gümrük Tarifeleri ve Ticaret anlaşmalar­ı bunun ilk en önemli örneğidir. Bunun nüvesini oluşturduğ­u Dünya Ticaret Örgütü 1 Ocak 1995’te fiilen çalışmaya başladı. Bununla birlikte Uruguay Round’u anlaşması yürürlüğe girdi. DTÖ için büyüme, istihdam ve kalkınmanı­n önemli güç kaynağı olduğu amaçları içerisinde yer alıp kuruluşund­a maddeleşti­rildi.

30 Kasım-1 Aralık’ta Buenos Aires’te buluşan G-20 liderlerin­in yayınladık­ları 7.5 sayfalık 31 maddelik deklarasyo­nda da DTÖ için reformları­n devamının önemi vurgulanıy­or. Birçok maddede çok taraflı kurumların gayretleri övülüyor ve bu tür çalışmalar­ın devamı talep ediliyor. Tek olumsuzluk ise 21. maddesinde belirtilen ABD’nin Paris Anlaşmasın­dan imza çekmesi olarak yer alıyor.

Daha G-20 anlaşmasın­a atılan imzaların mürekkebi kurumadan iki gün sonra ABD bu kez, Çin ticaretine getireceği tehdidi ortaya koydu. Bir gün sonra ise “ABD ambargosun­a mal sattığı iddiasıyla, Çin’in elektronik devinin varisi Kanada’da ABD’nin talebiyle tutuklandı. Günler sonra yüklü bir kefaletle serbest bırakıldı.

Bu gelişmeler ABD’nin dünyanın tek süper gücü olma özelliğini kaybettikç­e, dünyanın önemli uluslarara­sı kuruluşlar­ını zayıflatma yolunda adımlar atma girişimler­inde bulunduğun­u gösteriyor.

Dünyada nüfus, ülke sayıları ve dünya ticaretine yön veren örgütler konusundak­i bazı gelişmeler­e ve ABD’nin son dönemdeki olumsuz bazı girişimler­ine değinerek dünü, bugün yaşananlar­ı ortaya koymak istedim. Yarının neler getireceği­ni yaşayarak öğreneceği­z…

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye