Türkiye’nin imzaladığı doğalgaz kontratları gözden geçirilsin
Türkiye’nin gaz HUB’ı haline gelebilmesi için, mevcut doğalgaz ithalat kontratlarının piyasalaşma üzerindeki kısıtlayıcı hükümlerinin ortadan kaldırılması gerektiği vurgulandı.
Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) Enerji ve İklim Araştırmaları Serisi kapsamında hazırlanan The Missing Piece in the Turkey’s Gas HUB Ambitions (Türkiye'nin Gaz HUB’ı Olma Hedefindeki Eksik Parça) başlıklı rapor kamuoyuna açıklandı. MNCM Danışmanlık Kurucu Ortağı Kerem Topuz imzasını taşıyan raporda, arzda kaynak çeşitlendirmesi ve gelişen tedarik altyapısı ile Türkiye’nin Fiziksel Bir Doğal Gaz Ticaret HUB’ı için konum olarak eşsiz fırsata sahip olduğu ifade ediliyor.
Gaz HUB’ı olmak Türkiye’ye neler kazandıracak?
Araştırmada Gaz HUB’ı olmanın Türkiye’ye enerjide ve ekonomide önemli kazanımlar sağlayacağı vurgulanıyor. Bu kazanımlar enerji güvenliğinin güçlenmesi, enerji verimliliğinin iyileşmesi da bu kazanımlar arasında sayılıyor. Ayrıca toplam enerji ithalat faturasında petrol fiyatlarına duyarlılığın azaltılması da gaz HUB’ı olmanın sağlayacağı bir diğer avantaj olarak gösteriliyor. Rapora göre, yeni iş alanlarının ortaya çıkması ile katma değeri yüksek hizmetler ve istihdam olanakları yaratılması da gaz HUB’ı olmanın getireceği avantajlardan bazıları.
BOTAŞ’a düşen rol
Gaz HUB’ı olma perspektifinin hayata geçirilmesi yolunda BOTAŞ’a kimi alanlarda önemli roller düştüğünün altı çizilirken, daha rekabetçi bir piyasaya geçişin zamanlamasına ve önemli potansiyel kazanımlara da dikkat çekiliyor. Raporda iyi işleyen bir fiziksel gaz ticaret piyasasının oluşumu için somut önerilere de yer veriliyor. Bunların başında, yüzde 80’i BOTAŞ’a ait olan mevcut ithalat sözleşmelerinin yeniden müzakeresi yoluyla satılabilir pazar kısıtlarının kaldırılması yer alıyor.
Al ya da ödeyi elden geçirilsin
Kerem Topuz’un IICEC Enerji ve İklim Araştırmaları Serisi kapsamında hazırladığı raporda, Türkiye doğalgaz pazarında esnekliğin artırılmasına kritik önem atfediliyor. Bu çerçevede, Türkiye’nin mevcut ithalat kontratlarında yer alan “al ya da öde” yükümlülüklerinin yeniden ele alınması önerilirken, bölgesel piyasalardaki dinamiklerle uyumlu fiyat düzenlemeleri sağlanması gerdeğine de vurgu yapılıyor.
“Öngörülebilirlik sağlanmalı”
Türkiye’nin HUB olabilmesi için doğalgaz piyasasında fiyatlandırma konularında öngörülebilirliğin güçlendirilmesi gerektiğine dikkat çekilirken, risk yönetimini geliştirecek adımların atılması önerildi. Arz, talep ve maliyetleri yansıtan piyasa yapısına geçişin sağlanması, BOTAŞ’ın iletim sistemi işletmeciliği ile ithalatçı ve toptan satış fonksiyonlarının ayrıştırılması da öne çıkan öneriler arasında yer aldı.
Özkök: Kısa vadeli kontratlara odaklanılmalı
ENGIE Türkiye CEO’su Gökalp Özkök, Türkiye'nin doğalgaz altyapısının Avrupa’daki pek çok örneğe göre oldukça yeni olduğunu ve yatırımların da devam ettiğini vurguladı. “Bu konuda oldukça avantajlıyız” diyen Özkök, şöyle devam etti: “Ancak Türkiye’nin bölgede rekabetçi avantajlarıyla daha fazla öne çıkabilmesi gerekiyor. Alım sözleşmelerinde daha kısa süreli, esnek kontratlara odaklanılması önemli bir unsur. Piyasada fiyatlandırma ve öngörülebilirlik de önemli konular. Genel olarak piyasa dinamikleri ve doğalgaz piyasasının daha rekabetçi yönde gelişimi önem taşıyor.”
Rende: Paydaşlar birlikte çalışmalı
Emekli Büyükelçi Mithat Rende de, gaz HUB’ı olma hedefine sahip komşu ülkeler de bulunduğuna da işaret ederken “Türkiye, fiziksel altyapının güçlenmiş olması ve konumu bakımından bölgesel bir Gaz Hub’ı olabilmek için büyük avantajlara sahip. Ancak geliştirilmesi gereken yönler de var” dedi. Gaz HUB’ı olma şartlarını yerine getirmenin bir gecede yapılabilecek bir iş olmadığının altını çizen Mithat Rende, “Bu alanda ülkemizdeki tüm paydaşların birlikte çalışması gerekiyor. Türkiye’nin gaz ticaretinin önü açılmalı. Fiyatların piyasa ortamında oluşabilmesi önem taşıyor. Piyasa işleyişi, öngörülebilirlik ve şeffaflık bu hedefe ulaşılması için büyük öneme sahip” diye konuştu.
Difiglio: Kazan-Kazan-Kazan formülü
IICEC Direktörü Profesör Carmine Difiglio ise Türkiye’nin fiziksel bir gaz ticaret HUB’ı olma yönünde çok önemli bir fırsata sahip olduğunu belirtti. Bu durumun Türkiye, Avrupa ve Türkiye’ye tedarik eden ülkeler için “kazan-kazan-kazan” durumu sunduğunu belirten Difiglio, rekabetçilik, ekonomi ve tüketici perspektifleriyle daha rekabetçi bir piyasaya geçişin planlanması gereğine ve özel sektörün bu hedefe ulaşılmasında önemli rol üstlenebileceğine dikkat çekti.