Gaziantep bölgenin sağlık üssü olacak
Gaziantep’te kanser tedavisinde kullanılacak ilaç üretecek Proton Hızlandırma ve Radyofarmasötik Üretimi Tesisi Projesi’nin ilk imzaları atıldı. Toplam 31,5 milyon liraya mal olacak tesiste, Türkiye’de üretilen ve üretilmeyen moleküller yapılacak.
Gaziantep’i bölgenin sağlık üssü yapacak Proton Hızlandırma ve Radyofarmasötik Üretimi Tesisi Kurulumu Projesi için ilk imzalar atıldı. Projenin hayata geçirilmesiyle, ülkemizdeki ilaç endüstrisinin millileştiği ve yerlileştiği en önemli merkezlerden biri Gaziantep olacak. Proje kapsamında kanser tedavisinde kullanılacak ilaç üretecek Türkiye’nin ilk yerli ve milli tesisi kurulacak.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü Cazibe Merkezlerini Destekleme Programı kapsamında, İpekyolu Kalkınma Ajansı (İKA) desteğiyle, Gaziantep Üniversitesi’nin (GAÜN) yürütücüsü olduğu proje toplam 31,5 milyon TL’ye mal olacak ve 18 ayda tamamlanacak. Kurulacak tesiste, şu anda Türkiye’de hem üretilen hem de üretilmeyen moleküller yapılacak. Proje kapsamında; GAÜN Tıp Fakültesi öncülüğünde, Gaziantep Teknoloji Geliştirme Bölgesi içerisinde kurulacak tesis hem Gaziantep’in hem de bölgenin ilaç ihtiyacını karşılayacak.
Proje, uluslararası yatırımcıların gözdesi
Gaziantep Valisi Davut Gül, GAÜN Tıp Fakültesi Nükleer Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Umut Elboğa tarafından hazırlanan projeye, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın bir defada sağlanan en büyük desteği verdiğini kaydetti. Gül, şunları söyledi: “İlaç ve medikalde yerli ve milli sanayi oluşturmak çok önemli. Gaziantep’in bu anlamda medikal sanayide bir kümeleşmeyle ilgili hedefi ve projesi vardı. Gaziantep Üniversitesi öncülüğünde bunun ilk adımını attık. Buna destek veren ve katkısı olan herkese teşekkür ederim.”
Gaziantep’te güzel bir projenin ışığının yandığını belirten GAÜN Rektörü Prof. Dr. Ali Gür, Gaziantep gibi köklü bir sanayi şehrinde, ilaç endüstrisinde kümeleşme oluşturmak istediklerini ifade etti. GAÜN’un Türkiye’de çok fazla ön plana çıktığını, radyofarmasötik ilaçların en çok kullanıldığı ana merkezlerin başında geldiğini kaydeden Gür, bu proje sayesinde hem bölgenin hem de
Ortadoğu, Doğu Avrupa, Balkanlar, Orta Asya ve Kuzey Afrika’nın ana lojistik merkezi olacaklarını dile getirdi. Projenin daha başlamadan uluslararası yatırımcıların gözdesi haline geldiğine dikkat çeken Prof. Gür, şöyle devam etti: “Bir taraftan Japon, bir taraftan Amerikalı firmalar, burada ortak bir fabrika ve işletim sistemi kurmak istiyorlar. Bu proje hayata geçer geçmez yeni modellemeler yapacağız. Bu bölgede özellikle radyofarmasötik işaretlenmiş ürünlerle tanı, diğer taraftan da aynı zamanda takip ve tedavi molekülleri olacak. Türkiye’de var olmayan yeni moleküller özelikle burada imal edilecek ve bunlar dünyanın farklı taraflarına dağıtılacak.”