Okumayan ve işsiz 5 milyon genci tarıma çekmeliyiz
Nuhun Ankara Makarnası San. ve Tic. AŞ Genel Müdür Yardımcısı:
Pandemi dönemi, unlu mamuller sektörü için hareketli geçti. Para kazanmadan hareketli geçti ama. Firmamız ticari ahlak gereği bu 3-4 aylık dönemde en ufak zam yapmadı. Elektriğe bildiğiniz gibi yüzde 24 zam geldi. Ambalaj fiyatlarında yüzde 15 ile 30 arasında artışlar oldu. Buğday hammadde fiyatları yaklaşık yüzde 12-13 civarında arttı. Ama buna rağmen biz aynı fiyattan makarna satmaya devam ettik. Bizim için diğer dönemlerden daha farklı bir dönem olmadı. Zaten tam kapasite çalışıyorduk. Hatta iyi niyet göstergesi olarak tutmamız gereken asgari stokları bile elimizden çıkardık. Tarımı tehdit eden en önemli sorun COVID19’dan daha çok iklim koşullarıdır. Hızla kötüleşen iklim koşulları en çok tarımı etkiliyor. İç piyasa için ihtiyacımızın olmadığı dönemlerde bile 24,5 milyon ton buğday üreten Türkiye, şu anda dünyanın en büyük un ihracatçısı, dünyanın 2. büyük makarna ihracatçısı olduğu halde maalesef ancak 20 milyon ton buğday üretebiliyor.
Bunun ana nedeni geçmiş yıllarda yüzde 70 olan köy nüfusunun bugün yüzde 18’lere kadar düşmesi. Türkiye’de bir türlü anlaşamadığımız işsizlik rakamında 5 milyon genç ne çalışan ne öğrenci durumunda. Bu potansiyelin tarıma yönlendirilmesiyle belki tarımda tekrar hareketlilik sağlanabilir. Şu anda 3 milyon hektar arazimiz ekilemiyor. Bu alanda buğday ekersek 20 milyon ton buğday üretiriz, mısır ekersek 28 milyon ton mısır üretiriz. Bu ekilmeyen araziler ekonomimize olumsuz yansıyor. Tarımı teşvik etmek için sözleşmeli tarımı hükümetin desteklemesi gerek. Sadece çiftçiyi değil sanayiciyi de desteklemesi lazım. Çünkü planlamayı sanayicisi yapacak, çiftçiyi ona göre yönlendirecek. Her ikisi birlikte daha fazla ürün daha fazla verimlilik daha fazla katma değer sağlayacak. Unutulan kooperatifçilik tekrar kurulmak zorunda. Her köyde tekrar kooperatifler kurmak zorundayız. Çiftçi bu sene bu ürün çok para etti gelecek sene de ben bunu ekeyim dediği anda ertesi yıl çiftçiyi bir hüsran bekleyecektir.
Türkiye’de bu günlerde spekülatif buğday fiyatı oluştu. ABD’de ne oldu da buğday fiyatları birden yüzde 12 arttı. Bu gelişmiş endüstriyel ülkeler tarımda korumacı politikalara gideceklerini belli ettiler.
Üç yıl ekilmeyen arazilerin mülkiyeti sahibinde kalmak üzere kiraya verilmesi, kira bedelinin de mal sahibine verilmesi yönünde bir uygulama kararı aldılar. Tarım Bakanlığı hala bu uygulamaya başlamadı. Biz de bu konuda şirket olarak çalışma