Geleceği daha hesap verebilir şirketler şekillendirecek
Sustainable Brands Global Platformu’nun Türkiye buluşması olan SB Turkey 2020, bu yıl pandemi nedeniyle dijital olarak gerçekleşti. ‘Delivering the Good Life (İyi Yaşamı Sunmak)’ temasıyla yapılan etkinlikte, COVID-19 sonrasında sürdürülebilir yaşamın nasıl şekilleneceği masaya yatırıldı. Konferansta öne çıkan konular şöyle:
Artık her şeyin kalbinde sürdürülebilirlik var
Sustainable Brands Turkey Ülke Direktörü Semra Sevinç, pandemi sürecinin ‘beklenen’ ancak ‘hiç hazırlıklı olunmayan’ bir durum olduğuna vurgu yaparak, “İşte bu hazırlıksız dönem, sürdürülebilirlik kavramını ön plana taşıdı. Bu dönemde sürdürülebilirliğin ne kadar önemli olduğunu, sürdürülebilir markaların bu süreç içindeki davranış modellerinin nasıl farklı biçimde başarılı ve hızlı olduğunu gördük. Bugün artık sürdürülebilirliğin çok daha ötesindeyiz. Sürdürülebilirliği marka yönetimine, iş modellerine, iletişim stratejilerine nasıl uygulayabiliriz, bunu konuşuyoruz. Yani artık her şeyin kalbinde sürdürülebilirlik var. Bu da markalar için önemli fırsatlar sunuyor. Markalar bir tarafta tüketicinin beyninde güveni oluştururken diğer tarafta ise ana stratejilerine sürdürülebilirliği nasıl yerleştirebilecekleri fırsatıyla karşı karşıyalar. Sürdürülebilir markalar dünyası bundan sonra karşılaşılabilecek her felakete hazırlıklı diyebiliriz” şeklinde konuştu.
Pandemi sonrasını şekillendirecek 4 kilit nokta
We First’in kurucusu ve CEO’su Simon Mainwaring, pandemi sonrası markalar dünyasında dört kilit noktanın önemine dikkat çekerek şunları söyledi: “Zorlu zamanlar yaşıyoruz. Beklentiler yüksek. Aynı zamanda herkeste tedirginlik de var Artık hepimiz aksiyon görmek istiyoruz. İşte bu noktada kalbinle hareket etmek, paydaşlarla birlikte aksiyona yönelmek, çözüm odaklı olmak ve geleceğe odaklanmak diye tanımlayacağımız dört kilit nokta öne çıkıyor. Bu ne demek? Halihazırda sürdürülen davranışların ötesinde daha şeffaf, daha alçak gönüllü, daha hesapverilebilir yaklaşımı benimsemek demek…”