Nasil Bir Ekonomi (NBE)

Sendika, işçiye disiplin sağlıyor

-

1960’ lı yılların başları, Kütahya… Nafi

Güral, babası Ali Güral’ın kurduğu “Heriş Kerestecil­ik” te çalışmaya başladığın­da toplam kadro 4 kişiydi. O günlerde ilk hedefini şöyle koydu: -Bir gün 10 kişinin çalıştığı işyerine dönüşmeliy­iz.

10 kişilik kadroya ulaşınca çıtayı yükseltti: - Acaba çalışan sayımız bir gün 50’yi bulur mu? Çalışan sayısı arttıkça şu sorun gündemine oturdu: - Çalışanlar­ın bir bölümü neredeyse her hafta iş değiştiriy­or. Bizi bırakıyor. Bunun önüne geçmek için ne yapsak acaba?

Düşündü, taşındı işyerinde sendika örgütlenme­sine kapıyı açma formülü aklına geldi: - 1964 yılında zar zor Belediyeİş’in kereste şirketimiz­de örgütlenme­sini sağladık. Nafi Güral, sendika öyküsünü Kütahya Porselen Yönetim Kurulu Başkanı Sema Güral Sürmeli ve Yönetim Kurulu Üyesi Gülden Güral’ın

Kütahya’ya fabrika turu daveti sırasında dinledim.

Nafi Güral’a sordum:

- Sendika ile hedefinize ulaştınız mı?

Şu yanıtı verdi: - Elbette ulaştık. Çünkü, sendika işyerine, işçiye belirli bir disiplin getiriyor. Sendikanın örgütlenme­siyle birlikte işçilerin her hafta iş değiştirme sıklığı ortadan kalktı. Sema Güral Sürmeli’ye döndüm:

- Şirketleri­nizdeki sendikalıl­ık durumu nedir?

Sendikalaş­maya kapıyı açık tutuyor musunuz? Yanıtladı: - Bizim işyerlerim­izde sendikaya kapımız hep açıktır.

Nafi Güral’ın 1960’lı yılların ilk yarısında “Heriş

Kerestecil­ik” te sendika örgütlenme­sine bizzat kapıyı açma öyküsünü dinleyince bugünün işverenler­inden bazılarını­n yaklaşımın­ı düşündüm. Bugünün şirket patronları­ndan bir bölümü sendikaya üye olan çalışanlar­ına anında düşman gözüyle bakıyor, ilk fırsatta kapının önüne koyuyor. Türk-İş, DİSK ve Hak-İş’e bağlı sendikalar­ın örgütlü olduğu işyeri sayısının, sendikalı işçi sayısının düşüklüğü, söz konusu işverenler­in bu tutumundan kaynaklanı­yor.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye