Haftanın Gündemi: PPK kararı ve Ar-Ge verileri

Perşembe sabah 10:00’da ekim ayı tüketici güven endeksi açıklanacak. Önceki ay hesaplama yönteminde revizyona gidilen tüketici güven endeksinden, gelecek 12 aya ait işsiz sayısı beklentisi ve gelecek 12 aya ait tasarruf etme ihtimali alt endeksleri çıkarılmış; bunların yerine iki yeni alt endeks eklenmişti. Yeni hesaplama yöntemine göre ağustosta 79,4 olan endeks eylülde 82’ye çıkmıştı. Aynı gün öğleden sonra 2’de para politikası kurulu faiz kararını açıklayacak. Önceki toplantıda politika faizinde artışa giden kurul toplantısından yeni bir artış kararı çıkabilir. Ekonomideki canlılığın ve istihdam piyasasındaki hareketlerin öncü göstergelerinden biri kurulan şirket sayısı. Cuma sabahı TOBB tarafından eylül ayında kurulan şirket istatistikleri açıklanacak. Nisan ve mayıs aylarında salgın nedeniyle 3 bin civarına gerileyen aylık bazda açılan şirket sayısı, temmuz ayında normalleşme ve ekonomideki canlanmanın etkisiyle 10 binin üzerine çıkarak rekor kırmış, ağustosta ise 9 bin 352 olmuştu.

Ekonomimizin uzun dönemde yapısal olarak en anlamlı verilerinden biri yıllık bazda açıklanan araştırma ve geliştirme faaliyetlerine yönelik İstatistikler. Bu cuma günü Türkiye İstatistik Kurumu 2019 yılına ait Ar-Ge istatistiklerini açıklayacak.

2003 yılında Türkiye’de ArGe’nin GSYİH’deki payı yüzde 0.47 idi. 2003’ten 2018’e geçen 15 yıllık dönemde pay yüzde 1,03’e çıktı. Bu dönemde en hızlı iyileşme özel sektörün Ar-Ge harcamalarında yaşandı. Özel sektör ar-ge harcamalarının 2003’te yüzde 0.11 olan GSYİH’deki payı, 2018’de yüzde 0,6’ya yükseldi. 2003’te toplam Ar-Ge harcamalarının yüzde 23’ü özel sektör tarafında yapılırken, bu oran 2018’de yüzde 59’a ulaştı. 2018 verilerine göre ArGe harcamalarının GSYH’ye oranının en yüksek olduğu ülkeler İsrail ve Güney Kore. İsrail’de oran yüzde 4,9 iken Güney Kore’de yüzde 4,5. Ardından gelen gelişmiş ülkeler ortalama yüzde 2,5’lik paya sahipler.

Cuma günü açıklanacak verilerde 2019’daki durumumuzu göreceğiz. Oranın artması ve aşağıdaki grafikte sola doğru hareket etmemiz uzun vadeli, istikrarlı büyümenin, orta gelir tuzağından çıkışın ve daha da önemlisi büyümeden kalkınmaya

bader.arslan@dunya.com

dönüşümün en anlamlı göstergesi olur. Önümüzdeki yıllarda ne kadar kısa sürede yüzde 2’lere gelebilirsek bu dönüşümü o kadar hızlı gerçekleştirebiliriz.

ANALİZ Dr. H. Bader Arslan