DOLARDA 7,29-7,32 BANDI KRİTİK/
Ekonomist Ali Ağaoğlu ve gazeteci Hakan Güldağ, Şans Sohbetleri’nde bu hafta Merkez Bankası'nın zorunlu karşılık oranlarını 200 puan artırmasının etkilerini değerlendirdi. Döviz kurlarında yaşanan son hareketliliği de ele alan ikili, bir trend değişikliği
Güldağ: Merkez Bankası ana senaryosu gereği kura karşı çok hassas. Kur yukarı doğru hareketlenmişti ki, zorunlu karşılıkları 200 puan artırdı. Tek neden bu değil tabii. Çünkü sadece TL'de değil, diğer gelişmekte olan para birimleri karşısında da dolar değer kazanıyor son günlerde. Ama o ya da bu nedenle kuru kontrol etmek istiyor. Çünkü henüz tam beklediği ya da arzu ettiği sonuçlara ulaşamadı. Mutlaka bu bir zaman alacak. Gördüğüm kadarıyla bunu da, gerek bankacılık gerekse reel sektörün temsilcileriyle açık açık paylaşıyor Merkez Bankası Başkanı. Kredi artış hızı henüz arzu edilen kadar gerilemedi. İkincisi, yabancı paradan TL'ye geçişte de henüz istenilen ölçüde bir başarı yok.
Ağaoğlu: Piyasalara verdiği hem mesaj hem de aksiyon itibariyle sıkı para politikasının devamı niteliğinde bir karar. Tabii keşke bu tür kararlar daha derli toplu biçimde, diğer kararların içinde açıklansa...
Güldağ: Keşke faiz artırımı ile bu mesajı verseydi daha 'sade', olurdu diyenler de oldu.
Ağaoğlu: Faiz artırımına gerek olan bir noktada bulunduğumuzu düşünmüyorum. İndirmemiz de gerekmiyor, artırmamız da... Sadeleşmeyle ilgili bence en temel adım çoktan atıldı. Artık bir tane faizimiz var. Mesajımız net.
Güldağ: Öyle 'yan yol' ya da 'arka yol' denecek bir şey yok...
Ağaoğlu: Yok. Sonuçta 25 milyar TL’yi çekti, öte yandan yarım milyar dolar para verdi piyasaya. Döviz likiditesine yardımcı olup TL likiditesini sıkıştırdı.
Güldağ: Peki piyasadaki etkisine nasıl bakıyorsun? Bankaları mevduat yarışına doğru ivmelendirirse, kredi faizlerini de hafif de olsa yukarı ittirebilir.
Ağaoğlu: Çok majör bir etkisi olmasını beklemiyorum. Yaklaşık 3 buçuk milyar dolar karşılığı bir TL’den bahsediyoruz. Piyasayı yıkıp geçmez.
Güldağ: Bankalar Merkez'e yüzde 17 faiz ödeyecek. Zorunlu karşılıklar için ise 13.5 faiz alacak.
Ağaoğlu: 16-17’ler seviyesinde topladıkları mevduata göre daha düşük bir faiz. Bu kredi maliyetlerinde çok az da olsa bir artış getirebilir. Veya düşebilecek olan faizlerin sürecini erteleyebilecek bir yaklaşımı getirebilir.
Güldağ: 'Madem sıkı para politikası devam edecek, kur neden artıyor?' sorusu ortada ama...
Ağaoğlu: Biraz aşırı satılmıştı diyeyim. Özellikle 7.85-7.90 seviyelerinin aşağı kırılması sonrasındaki hareket 7.45’lere kadar geldi. Orada biraz dinlendi, sonra tekrar ikinci bir hamle geldi. Yabancı yatırımcılar Türkiye’deki hisse senetlerinden belki çıkıyor olabilirler ama tahvil ve mevduat tarafına geliş devam ediyor. Bu da tamamen sıkı para politikasının uzun süre korunacağı mesajının net olarak verilmesinden…
Güldağ: Ama görünen o ki, daha önceden gelmiş olanlar da yeni gelenlerden dövizleri alıp bir miktar karlarını ceplerine koyup gitmeyi tercih ediyor gibi...
Ağaoğlu: Bir tür kâr realizasyonlu bir düzeltme olarak görüyorum piyasalarda yaşanan durumu. Hatta bunun da sağlıklı olduğunu düşünüyorum.
Güldağ: Nereye dek sürer bu düzeltme veya kâr realizasyonu?
Ağaoğlu: 7.35-7.45’e kadar bu hareket devam edebilir. Bu bölge de çok sağlıklı bir düzeltmedir.
Güldağ: Sağlıklıdan kasıt? Ağaoğlu: Elinde kârlı pozisyonu olanlar 'ne zaman çıksam' diye endişelenirken, yeni pozisyon açmak için fırsat yaratması açısından bu tür düzeltmeler piyasalara katılımcı sayısının artması ve hacmin büyümesi açısından faydalı...
Güldağ: Bu bir düzeltme. Tedirgin olmaya gerek yok anlaşılan...
Ağaoğlu: En azından yeni söylemler gelmezse…
Güldağ: Nedir bu söylemler? Ağaoğlu: Sıkı para politikasının devamını tehdit edebilecek veya mevcut politikalardan vazgeçildiği gibi bir izlenim oluşmadığı takdirde ben bunu yeni bir trend değişikliği olarak görmem.
Güldağ: Trend değişikliği yok ama kritik noktalar var mı?
Ağaoğlu: Kur tarafında birincisi 7.29-7.32 bandı teknik olarak kritik. Aşılır ise bir sonraki aşama 7.54-7.64 bandına kadar gider. Bu da son derece sağlıklı bir harekettir. Dövizimi satamadım diyenler için bir fırsat olabilir. İhracatçılar için endişe verici ortam biraz daha azalır. İthalatçıların kendilerini hedge etmeleri için bir takım işler yapmaları ve zaman gelmiş gibi görünüyor. Yatay dönse bile bilanço rakamlarında çok fazla hasar görmek istemeyenler için uygun seviyeler ama burada alacağız mı satacağız mı dersen, illa almanız gerekiyorsa bir miktar alınabilir. Ama bir tasarruf ya da yatırım alternatifi olarak değil, normal iş dünyasının ihtiyaçları için konuşuyorum. Satmak isteyenler için de bir miktar daha beklenebilir yani 7.32 görülebilir, 7.54-7.64 bandına kadar da bir düzeltme olursa çok hasar verici, üzücü bir şey olmaz. Hatta Merkez Bankası’nın sıkı para politikası ortamında yeni döviz girişlerini de tetikleyebilir, DTH’larda da bir miktar bozulmayı getirebilir.
Güldağ: Tabii bir de yaşayacağımız iç ve dış politik gelişmelerin iki yönlü hareketlere yol açacağını unutmamak lazım...
Ağaoğlu: Haklısın. NATO Zirvesi, Martta AB zirvesi, olası yaptırım kararları... Yanı sıra dış borç ödemelerimiz var martta, onların da kur üzerinde bir miktar yukarı yönlü etkileri olur. Büyük bir trend değişikliği şimdilik görmüyorum ama bu dediğim seviyelerin üzerine çıkması durumunda yeniden bir trend değişikliği olup olmadığını da konuşacak vaktimiz olur.