Hayallerime dönmemin önündeki engel kalktı
Garanti’den ayrıldıktan sonra birçok teklif almışsınızdır. Garanti’den ayrıldığımda başka bir kuruma geçeceğimi düşünenler çok oldu. Garanti’yle aramda beni kısıtlayan, sektörde başka bir şirkette çalışmamı engelleyecek bir anlaşmam yoktu. Çalışmayı sürdürmek isteseydim Garanti’de devam ederdim; Ayhan Bey sözleşmemi beş yıl daha uzatmak istiyordu. Benim ayrılma nedenim başka bir yerde çalışmak değil, tam tersine çalışmamak ve özel yaşamımda kendi istediğim şeyleri yapmaktı.
Sivil toplum örgütlerinde, üniversitelerde, mütevelli heyetlerinde gönüllü yaptığım işler hariç hiçbir şirkette çalışmayı düşünmedim ama 2002’de beni ciddi olarak düşündüren bir teklif aldım. Bodrum’daydım. Ankara’dan telefon geldi, arayan Hazine ve Ekonomi Bakanı Kemal Derviş’ti. Devlet bankalarını yeniden düzenleyeceklerini, ortak bir yönetim kurulu oluşturacaklarını, beni de yönetim kurulu başkanı yapmak istediklerini belirtti. Kemal Bey’e teşekkür ederek şunu sordum: Bu teklifin arkasında siyasi olarak durabilecek misiniz? Kemal Bey endişelenmememi söyleyince, düşünmek için izin istedim. Daha sonra Başbakan Bülent Ecevit de bizzat arayarak Kemal Derviş’in bana yaptığı tekliften haberdar olduğunu, kendisinin de onayı olduğunu, beni o görev için istediklerini söyledi. Kemal Bey’e yaptığım uyarıyı başbakana da yaptım, o da bana aynı cevabı verdi. Düşünmek için ondan da izin istedim. Aklına güvendiğim, devlette deneyimi olan birkaç kişiye danıştım, bunlardan biri Mahfi Eğilmez’di. Mahfi Bey bana “Akın Bey size tek bir cümle söyleyeceğim,” dedi, “Devlete yaptığınız hizmet cezasız kalmaz.” Mahfi Bey’le konuşmamızı eşim Gülin’e aktardım, teklifi reddetmeyi düşündüğümü söyledim, o da bu işe girişmemi istemiyordu, böylece beni uykusuz bırakan teklifi reddettim ve rahatladım. Artık kendi yaşamıma ve hayallerime dönmemin önünde hiçbir engel kalmamıştı.