Dünün başarısı dünde kaldı, şimdi yarınları düşünmeliyiz
Kişilerin, şehirlerin ve ülkelerin kendine has karakteristik özellikleri bulunur. Bu nitelikler, kişileri de şehirleri de ülkeleri de farklılaştırır, öne çıkarır, geriye götürür.
Bu topraklar, bir asır önce ardında derin yaralar bırakan acı zaman dilimlerini teneffüs ettikten sonra yeni bir devlete ev sahipliği yapmaya başladı. Türkiye Cumhuriyeti, yeni dünya düzenine ayak uydurmak için birtakım yeniliklerle kuruldu. Her alanda gerçekleşen bu yeniliklerle dünya devletleri arasında boy göstermek, “ben de varım” demek gerektiğine inanıldı ve bu uğurda mücadeleler verildi. Toplumsal ve ekonomik hayata dair birçok yeniliklere imza atıldı. Bu yenilikler üstüne konularak bugüne kadar gelindi. Bazı bölgeler, iller farklılaştı, öne çıktı. Ülke ekonomisine ciddi katkılar sunan bu şehirler, üretimde, ihracatta ve istihdamda Türkiye Cumhuriyeti’nin kalkınması adına elini, kolunu hatta gövdesini taşın altında koydu, koymaya da devam ediyor. Bu şehirlerden biri de Gaziantep. Bir asır önce yokluk ve yoksullukla mücadele eden şehir, zor zamanları lehine çevirdi. “Zor zamanlar büyük adamlar yetiştirir” sözünü teyit eden Gaziantep, açlığı, yokluğu ve yoksulluğu zerrelerine kadar yaşayan insanlara ev sahipliği yaptığı gibi bugün Türkiye’nin ihracat liginde ilk 5’te yer alarak ülkenin gurur kaynağı olmayı sürdürüyor.
Farklı sektörlerde binlerce insanın emek verdiği organize sanayi bölgesinde üretilen ürünler, dünyanın dört bir tarafına ihracat ediliyor. Gaziantep adını farklı kıtalara ulaştıran iş insanları, kalkınmanın devamı için mücadele veriyor. Geçen seneyi pandemiye rağmen önceki yıla göre yüzde 6,12 artışla 7 milyar 935 milyon dolarla kapatan Gaziantep, tek başına 50 şehirden daha fazla ihracata imza atarak ülkenin bu alandaki yüz akı olmaya devam ediyor. Emeği geçenleri tebrik ediyor, başarılarının artarak devam etmesini diliyorum.
Gaziantep, ihracatta, kalkınmada, istihdamda başarılı işlere imza atıyor. Peki, sanayinin, sanayicinin sorunu, sıkıntısı aynı şekilde şehrin sorun ve sıkıntısı yok mu? Tabii ki var, bunları da gelecek yazılarda ele almayı planlıyorum.
Yukarıda değindiğimiz ihracat verilerine dönecek olursak Gaziantep, geçen yıl 8 milyar dolara yaklaşan ihracatıyla Türkiye’ye moral olmaya, güç vermeye devam ediyor. Dünün zor zamanlarından alınan derslerle bugüne gelen iş insanları, yenilik ve farklılaşmanın gücünü ve bunun da başarının anahtarı olduğunu çok iyi biliyor. Bu nedenle geleceğe dair üretim ve yatırımlarını da farklılaştırarak sürdürmenin planlarını yapıyor.
Dünyanın dijitalleştiği ve bu gelişmelere paralel birçok alanda yenilenmenin baş gösterdiği günümüzde dünün alışkanlıklarını geride bırakıp yenilenme planları yapan iş insanlarının, yatırımlarını bu doğrultuda yapacaklarına inanıyorum. Eskinin alışkanlıklarıyla bu yolda araç kullanmanın tehlikeli olduğunu bilen sanayicilerin bundan sonra çıkacakları yolu iyi planlamaları gerekiyor. Bu da akıllı yatırımlar, nitelikli ürünlerle olacaktır. Kilo bazında az ancak karşılığı yüksek ürünlerle gelecek yıllarda bu şehrin adından bahsettireceğini düşünüyorum. Yeter ki azim ve gayretin yerini yorgunluk ve yılgınlık almasın.
Geçen senenin ihracat rakamlarını değerlendirdiğimizde, tekstil ve gıdanın öne çıktığını görüyoruz. Bu sektörlerin yanına yeni alanları da koyup yola devam edilmesi halinde hem kilo bazında hem fiyat bazında ihracat ligindeki sıralamanın da değişeceğini unutmamak lazım. Dünün başarısı dünde kaldı yarını ve yarınları düşünerek çalışmaya mecburuz. Bunu yapmazsak olağanüstü emekle elde edilen başarılar başarısızlık olarak görülecektir.