Paylaşarak büyümenin gücünü kavrayan ve iş dünyasına değer katan bir isimdi
Sanayicilerin “Süheyl Abisi” olarak tanınan Süheyl Erboz, İstanbul’da doğdu ve aslen Kastamonulu. Beşiktaş’ta Büyük Esma Sultan İlkokulu’nu, Fındıklı Ortaokulu’nu ve Maçka Erkek Sanat Enstitüsü’nü 1964’te bitiren Erboz, askerlik görevini tamamladıktan sonra İstanbul Hasköy’de kendi işini kurarak, ağaç makineleri imalatına başladı.
1980’de İMES Küçük Sanayi Sitesi Yönetim Kurulu 2’nci Başkanı olarak görev aldı, 650 bin metrekare büyüklüğündeki sanayi sitesinin 1989’dan 2004’e kadar, alt yapı ve üst yapı inşaatları ve işletme süreçlerinde başkanlık görevinde bulundu. Türkiye sanayisinin kalbi Marmara Bölgesi’nde pek çok OSB’nin kurulmasına önderlik eden Erboz, Ümraniye İMES, Dilovası İMES ve Yalova İMES Makine İhtisas OSB’nin kurucusudur. İstanbul Ticaret Odası Meclis Üyeliği görevinde bulunan Süheyl Erboz, OSB çatı kuruluşu OSBÜK bünyesinde de üst düzey görevler aldı. Dilovası Kent Konseyi’nin de kurucusu ve başkanlık görevini yürüttü.Türkiye’ye model bir OSB’nin ortaya çıkmasına öncülük eden Süheyl Erboz, daima zor şartlarda dipten zirveye tırmanmayı başardı. Çarpık uygulamaları iyileştirme çabasıyla sanayi camiasının gönlünde taht kurdu. Türkiye’ye sayısız sanayici yetiştiren İMES Sanayi Sitesi’ne öncülük eden Erboz, yıllarca bu bölgede başkanlık görevinde bulundu. İMES Sanayi Sitesi’ne sığmayan sanayicileri etrafından toplayan Süheyl Erboz, büyüyen firmaların talepleri üzerine, daha büyük ve modern işyerlerine sahip olma amacıyla İMES OSB’yi kurma çalışmalarını başlattı. İMES OSB’nin kurucu teşekkülü olan İMES Makine ve İmalat Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi 1998’de kuruldu. 1999’da ise Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından OSB tescil edildi; İMES Makina İhtisas OSB, Türkiye OSB’leri içerisinde yerini aldı.
Süheyl Erboz, vizyoner, yaratıcı, cesur, organize etme ve uygulayıp sonuç alma kabiliyeti ve lider kişiliğiyle ön plandaydı. Babacan tavırlı ve samimi bir insan olarak biliniyordu. Dinamik yapısıyla tanınan Erboz, çalışma hayatının yoğunluğundan ve stresinden uzaklaşmak için sık sık spor yapardı. Sanata düşkün olan Erboz, fotoğraf çekmeyi, seyahat etmeyi ve müziği çok severdi. Yüzlerce çocuk okutarak onların hayatlarına dokundu. Okumasına vesile olduğu birçok öğrenci, geleceği parlak birer mühendis, öğretim görevlisi, savcı, avukat olarak onu gururlandırdı.