Makine sanayii, iç pazar ve ihracatta daha da öne çıkacak
Yerli makine sanayiinin, Türkiye’de ve global pazarlarda performansını artıracak uygulamalar kısa süre önce devreye girdi. Sektörün, 2021 yılı sonunda, son 5 yılın en büyük ihracat dönemi olan 2019 rakamlarını aşması planlanıyor.
Makine sanayi Türkiye’nin güçlü sanayi dallarından biri. Sektörde 17 bin üretici var ve ihracatın yüzde 60’ı küçük ve orta boy işletmeler tarafından yapılıyor. Yani büyümeye müsait geniş bir zemin var. Ar-Ge odağında, katma değerli üretim arayışı sektörün önünü açacak stratejilerin başında geliyor.
2016 yılında 13.2 milyar dolar ihracat gerçekleştiren Türkiye makine sektörü, son 5 yıl içinde en yüksek ihracatını 18.5 milyar dolar ile 2019 yılında gerçekleştirdi. Hedef, bu yıl sonunda 2019 rakamlarını geçmek üzere konuldu. 1.4 trilyon dolarlık global makine ihracatının yüzde 40’ı Çin, ABD ve Almanya tarafından gerçekleştiriliyor. Çin’in yakın zamanda makine ihracatında Almanya’yı geçerek birinciliğe çıktığını belirtelim. Türkiye dünya ihracatından yüzde 0.87’lik bir pay alıyor. Aşağıda ayrıntılarını aktaracağımız gelişme, üretim kalitesinde kendisini kanıtlamış makine sektörünü iç pazarda ithal ürünlerde öne çıkaracağına, ihracatta önünü açacağına inanılıyor.
‘Teşvik sisteminde’ değişiklik
Geçen 29 Haziran’da Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile ‘Teşvik Sistemi’ olarak bilinen uygulamada bir dizi değişikliğe gidildi. İthal makine ve teçhizat lehine olan durumu dengelemeye yönelik bir adım olan düzenleme ile yatırım teşvik sisteminde temelde 4 büyük değişiklik meydana geldi. Birincisi, yatırım bölgelerine ve yatırımın sınıfına göre minumum yatırım miktarları artırıldı. İkinci değişiklik ise artan faiz oranlarının yatırıma olumsuz etkisini azaltmak için kredi faiz destek miktarının artırılması oldu. Üçüncü ve dördüncü değişiklik de bugüne kadar ithal makine lehine olan bütün düzenlemelerin giderilmesi ve ancak yerli ve ithal makinenin kağıt
üzerinde durumunun eşitlenmesi oldu. Bunun yanında hurda denilebilecek nitelikte ikinci el makine ile yatırım yapılmasının önüne geçilmesi çok önemli bir adım. Düzenleme ile yerli makineciyi ikinci el teşvikli makine ile rekabet etmek zorunda bırakan sistemin değiştiğine dikkat çeken sektör temsilcileri, bunun ülkeye katkı sağla
yacak nitelikte imalat yapan firmaların önünü açmak için doğru bir adım olduğunu belirtiyor. Bu kapsamda korumacılığın dünyada tavan yaptığı ve gümrüksüz neredeyse hiçbir ülkeye girilemeyen bir dönemde makine ithalatını teşvik edip son 12 ayda 31 milyar dolara taşımanın sürdürülemez bir durum olduğuna vurgu yapılıyor.