Sokaktaki canlarımızı nasıl kurtarabiliriz?
Konya’da, hem de belediye barınağında korkunç hayvan cinayetleri işlendiği ortaya çıkınca sokak hayvanları konusu bir kez daha ısındı. Her hafta ya ‘insanlara saldıran sahipli sahipsiz köpek’ haberleriyle ya da ‘vahşice öldürülen kedi köpek’ haberleriyle karşılaşıyoruz. İkisinin de asla olmaması gerekiyor. Toplum bu konuda da ikiye bölündü. Sokak köpeklerinin insanlar için çok tehlikeli olduğunu savunanlar bir an önce hepsinin barınaklara toplanmasını isterken, karşı görüştekiler barınaklarda hayvanların açlık ve işkence içinde ölüme mahkûm edildiğini ve öldürüldüğünü, onlar için sokakların daha güvenli olduğunu savunuyor. Türkiye’de sokaklarda büyük çoğunluğu köpek ve adı ‘sahipsiz’ olsa da toplumca sağlıklarından ve beslenmelerinden sorumlu olduğumuz 10 milyona yakın hayvanımız olduğu tahmin ediliyor. Eğer, yüzde 70’in üzerinde kısırlaştırmayı başaramazsak 10 yıl sonra sayılarının 60 milyona ulaşacağı ileri sürülüyor. Çünkü bir dişi köpeğin altı ayda bir beş yavru doğurması ve yavrularının aynı şekilde devam etmesi durumunda beş yıl içinde soyundan 5 bin civarında köpek üreyeceği hesaplanıyor. Kedileri de siz hesaplayın. Şu anda sokaktaki 10 milyon hayvanın yüzde 30’unun bile kısırlaştırılamadığı söyleniyor.
Bu konuyu bir an önce ‘barınak mı sokak mı’ tartışmasından çıkarıp ‘hem barınak hem sokak ama mutlaka kısırlaştırmak’ şeklinde konuşmalıyız. Çünkü 2 bine yakın belediyemiz olsa da sadece 240 civarı barınak var, çoğunun durumu vahim. Hayvanlar için kara delik gibiler. Belediyelerdeki veteriner hekim sayısı bin 500 kadar ve bu çok yetersiz. Belediye dışında en ucuz dişi köpek kısırlaştırma ücreti 2 bin 450 lira, erkek köpek 1.550 lira. Kediler için dişide 1.800 lira, erkekte 1.250 lira. Kuduz aşısı da 250 lira. Belediyeler, barınakları hayvan severlerin sivil toplum örgütleriyle ve gönüllülerle birlikte kurup yönetmeli. Ülke genelinde 10 yıllık, ara hedefli kısırlaştırma seferberliği başlatmalıyız. Veteriner örgütleri, üyelerinin bu seferberliğe ülke genelinde ücretsiz katılmalarını sağlamalı. Halen ülkemizde 6 milyona yakın da sahipli evcil hayvanımız var ve bu nedenle 20 milyar liraya yaklaştığı tahmin edilen ‘evcil hayvan ekonomisi’ bulunuyor. Mama, ilaç, aksesuar üreticisi ve ithalatçıları da bu uzun soluklu kampanyaya sosyal sorumluluk duygusuyla mali kaynak ayırmalı.