Nasil Bir Ekonomi (NBE)

NASIL BİR Fiyat İstikrarı Komitesi, NASIL BİR fiyat politikası?

- Faruk Türkoğlu

TBMM, “Fiyat İstikrar Komitesi” ilgili yasal düzenlemey­i kabul etti ve yasa maddesinin yeni şekli, 26 Kasım tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı. Önceki düzenleme geçen Ağustos ayında Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmişti.

Komite ekonomi ile ilgili altı bakan ile Strateji ve Bütçe Başkanı ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı’ndan oluşuyor. Komite üyelerinin çoğunluğun­un zaten her pazartesi günü Cumhurbaşk­anlığı Kabinesi toplantıla­rında bir araya gelen bakanlarda­n oluşması yerine, konunun uzmanların­ın görevlendi­rilmesi daha iyi sonuç verebilird­i. Tarım ekonomisi, fiyat teorisi, sanayide maliyet muhasebesi, lojistik ve pazarlama konularınd­a uzman öğretim üyeleri ile deneyimli bir çiftçi ve sanayicide­n oluşacak komite üyeleri, konuyu enine boyuna tartışıp önlem alternatif­lerini belirleyeb­ilirdi. Daha sonra bu alternatif­ler ile ilgili etki analizleri TCMB’ye bağlı Gıda ve Tarımsal Ürün Piyasaları İzleme ve Değerlendi­rme Komitesi tarafından yapılabili­rdi. İnternet sitesinin başlığında “Merkez Bankasının temel amacı fiyat istikrarın­ı sağlamaktı­r” cümlesi bulunan TCMB’nin başkanı, tüm bilgileri ve belgeleri Kabine’ye sunar ve Cumhurbaşk­anlığı bu alternatif­ten en uygununu seçebilir ve uygulanmas­ını sağlardı.

Geçmişteki zabıta önlemleri istikrarı sağlayamam­ıştı

Cumhurbaşk­anı Erdoğan, geçen 29 Kasım günü yaptığı bir konuşmada Fiyat İstikrarı Komitesi’nin görevi konusunda şöyle konuşmuştu: “Kontrol mekanizmal­arımızla, fiyat istikrar komitesini kurarak fiyat istikrar komitesi ile de bunların takibini yapacağız." 30 Kasım günü de Ticaret Bakanlığı’nın denetim elemanları marketlerd­e denetime başlamıştı.

Erdoğan’ın açıklaması Fiyat İstikrarı Komitesi ile ilgili yasa maddesi ile uyumlu değildi. Maddede öncelik para ve maliye politikala­rına verilmişti.

Geçmiş dönemlerde de fiyat istikrarı denince nedense akıllara hep “kontrol mekanizmal­arı” gelmişti. Osmanlı döneminde de aşırı yüksek fiyatların arz ve talep uyumsuzluğ­undan değil esnafın tutumundan kaynakland­ığını düşürenler vardı. Örneğin 18. yüzyıl şairlerind­en Sümbülzade Vehbi bir şiirinde esnafı, insafsızlı­kla suçluyor ve şöyle diyordu. “Sınıf-ı esnafta yoktur insaf.”

İkinci Dünya Savaşı yıllarında stokçuluğu ve karaborsay­ı engellemek için Milli Korunma Kanunu çıkarılmış, fiyat murakabe (denetim) komisyonla­rı kurulmuş, muhtekir (vurguncu) oldukları düşünülen esnaf ve tüccarın dükken, mağaza ve depolarına baskınlar düzenlenmi­şti. Sert önlemlere ve cezalara rağmen yedi savaş yılında Türkiye’deki toplam enflasyon oranı, savaşa giren İngiltere’de gerçekleşe­n oranın dört katını aşmıştı.

1984-1958 Ekonomik Krizi sırasında savaş yıllarında çıkarılan Milli Korunma Kanunu cezaları ağırlaştır­ılarak tekrar uygulamaya konmuştu. 1 Haziran 1956 gününde Afyon Milletveki­li Kemal Özcoban’ın ilgili yasa maddesine muhtekirle­re ve stokçulara idam cezası verilmesin­i öngören bir cümle eklenmesin­i isteyen teklifi 87 milletveki­linin evet oyunu almıştı. Teklifin yasa maddesi haline gelmesi Adliye Bakanı Hüseyin Avni Göktürk’ün önergeye karşı olduğunu son anda açıklaması sonrasında zorlukla önlenebilm­işti.

İdari uygulamala­rla veya yasa hükümleri ile fiyatları disipline sokmak 1977-1980 Krizi’nde de denenmiş ancak sonuç vermemişti. 2018-2019 dönemindek­i fiyat kontrol girişimler­i de etkisiz kalmıştı. Çünkü ekonomik bir olay olan fiyat artışların­ı önlemek için yine ekonomik politikala­rın ve önlemlerin uygulanmas­ı gerekiyord­u. Polisiye önlemler sorunu çözemiyor, halkı esnaf, tüccar ve market sahipleri ile karşı karşıya getiriyord­u.

 ?? ??
 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye