Uzay Yolu’nda USS Enterprise’a kaptanlık etmek
Son birkaç haftada yarım düzineden fazla teknoloji vizyonu toplantısına katıldım ve feyz aldım. Bunların bir kısmı panellerin yer aldığı büyük toplantılardı, bir kısmı da daha sınırlı katılımla düzenlenen toplantılardı. Benim de izlenimlerim var ama bugün size liderlerin ağzından aktarımda bulunmak istiyorum.
Dikkatimi çeken ilk sözler, Etiya CEO’su Aslan Doğan’dan geldi. Bilişim Sanayicileri Derneği’nin kamu, akademi, sivil toplum ve özel sektör temsilcilerini buluşturduğu Hyperlink toplantısında Doğan, Türk şirketlerinin ürünlerine yazılımı ekleyerek yüksek değer eklememeleri durumunda yabancı şirketler tarafından satın alınma riski ile karşı karşıya kalacaklarını söyledi. Doğan’ın bu sözleri, “Baba, paramız bankada eriyor. Gel, gelecekte büyüyecek şirketlere yatırım yapalım” demek tadındaydı. Startup’lığından beri tanıdığım Etiya’ya, Doğan’ın affına sığınarak yakıştırdığım bu cümle kendi başarılı sicillerine dayanıyor. TCDD’nin biletleme işlerini yaptıkları günlerden bugün doğal dil işlemeye kadar uzanan bir portföyde ürün ve çözüm çıkaran bir şirkete dönüşmüş durumda. Cirosunun yüzde 70’ini yurtdışından elde eden Etiya, yurtiçinde de Türkiye’nin şu anda en önemli kalkınma projesi olarak gördüğüm Togg’a teknoloji sağlıyor.
Doğan’ın asıl önemli sözleri, panelin uzatmalar bölümünde geldi. Doğan, “Son dönemde teknolojiden çok ekonomi konuşuyoruz” dedi. Sonrasında devam etti ancak, bana feyz veren bölümü burası oldu. Çok doğru bir nokta. Son dönemde teknoloji şirketleri, düzenledikleri toplantılarda açılış konuşmalarını ya da keynote’u sürekli ekonomi uzmanlarına veriyor. Bu sayede bütün ekonomik göstergelerin 20-30 yıllık tarihi hakkındaki grafikleriyle tanıştım. Bu aralar ölürsem, hayatımın değil bu grafiklerin gözümün önünden bir film şeridi gibi geçeceğinden korkuyorum.
Yaşarken ise G.O.R.A.’da rahmetli Muhittin Korkmaz’ın sürekli tekrarladığı “Bir cisim yaklaşıyor” repliği aklıma geliyor. Ancak bu kadar ekonomi konuşulmasının iyi de bir yanı var. Konuşma yapması için Davos’a davet edilen isimlerden Bağımsız Analist Benedict Evans, kendisi ile birkaç sene önce çektiğim videoda ilgi çekici bir yorumda bulunmuştu. O zaman çok popüler hale gelen otonom sürüş konusu üzerine üç yıldır hiç yorum yapmamasının nedenini sorduğum Evans, “Herkesin konuştuğu şeyden kimse para kazanamaz” demişti. Buna dayanarak herkesin ekonomi konuşmasının teknoloji dünyası için daha iyi olduğu yorumunu yapıyorum. Bu görüşümün Şişecam Genel Müdürü Görkem Elverici’yi Microsoft CFO Connect toplantısında dinlerken pekişti.
USS Enterprise meteor yağmuruna tutulursa...
Elverici, içinden geçtiğimiz dönemi Uzay Yolu dizisindeki uzay gemisi USS Enterprise’ın meteor yağmuruna tutulması ile açıkladı. Böyle bir durumda, büyük manevralar yapmaktan ziyade yaklaşan meteorlardan kaçınmaya yönelik daha küçük hareketlerin yerinde olduğunu söyleyen Elverici, meteor yağmurunun bir gün biteceğini unutmamak gerektiğini ve o günleri düşünerek de kendini hazırlamak gerektiğini ekledi. Şişecam’ın bugün elde ettiği sonuçların son 10 yılda yaptıklarının neticesinde gerçekleştiğinin altını çizen Elverici’nin meteor benzetmesinin yerindeliğini, doğalgaz fiyatlarının 17 katına ve elektrik fiyatlarının 14 katına çıktığı bir ortamda enerji yoğun üretime dayanan bir iş yaptıklarını hatırlatarak destekleyeyim. CFO’luktan genel müdürlüğe yükselen Elverici’nin vizyonunu değerlendirdiğimde, finansçı olmadığını anladım ve ara verildiğinde kendisini yakalayıp eğitimin sordum: Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) inşaat mühendisliği okuduktan sonra işletme yüksek lisansı (MBA) yapmış.
Elverici’nin dikkatimi çeken ifadelerinden biri de, Microsoft Türkiye Genel Müdürü Levent Özbilgin’e atfen söylediği, “Ben o rakamlara bakınca başka bir resim görüyorum” sözüydü. Ben sabah erken saatteki başka bir işim nedeniyle Bloomberg HT Yayın Yönetmeni Açıl Sezen’in kapsamlı sunumundan itibaren toplantıya dahil olabildiğim için iki resim arasındaki farkı değerlendiremeyeceğim ancak, bu bakış açısını sevdim. Aynı rakamlardan farklı sonuçlar çıkarmak başarıyı getiren önemli bir unsur.
USS Enterprise’ın kaptan köşküne dönersek, bugünün telekomünikasyon altyapısını temsil eden Teğmen Uhura sayesinde merkez ve kendi ekibi ile sürekli iletişimde olan, yapay zekâ ve veri analitiğini temsil eden Mr.Spock ile doğru karar almasını sağlayacak şekilde ihtimalleri değerlendiren Kaptan James T. Kirk, ekosistemin yani geminin canlı unsurlarının sağlıklı kalmasını sağlayan Dr.McCoy’un da desteği ile başarılı bir yönetim sergiliyordu. Bundan kastım başarılı sonuçlar alması; daha doğrusu USS Enterprise’ı başarılı sonuçlar alacak şekilde fit bir durumda tutması. Bu şu anda meteor yağmurunun içinden geçen şirketlerin, bugünkü ve gelecekteki başarıları yani sürdürülebilirlikleri için kritik önem taşıyor.
Microsoft toplantısında Microsoft yöneticilerinin sıklıkla kullandığı “Excel’e gerek kalmadan uygulama içinden karar alma” ifadesi, büyük bir değişime işaret ediyor. Ancak bu işin teknoloji tarafı. Türkiye’nin iş dünyası, bu krizden çıkacaksa, Elverici’nin yaptığı gibi aynı rakamlardan farklı resimler süzerek ve bugünden yarına uygulanan politikalarla sonuç almaya çalışmaktan vazgeçerek sonuç alabilir.