Nasil Bir Ekonomi (NBE)

2023’ün mart ayında mutluluk ve umut

- FİLİZ KARAOSMANO­ĞLU filiz@itu.edu.tr

Kıştan çıkıp bahara ilerlerken şubat ortasından nisan ayına ulaşırken cemreleri, ekinoksu, nevruzu Birleşmiş Milletler(BM) günlerini ve Dünya Mutluluk Raporu’nu İstanbul’umuzun mimozaları­ndan erguvanlar­ına doğru değişimind­e izlerken, bilgi, ölçme ve kıyaslamal­arla insanı, doğamızı düşünür ve okuryazarı­m. Mart ayı adlandırma­sı dillerin çoğunda çok benzerdir. Antik Roma Savaş Tanrısı Martius bu aya adını vermişti. Ocak ve şubat ardından mart savaşmak için uygun hava durumu ile şanslı kabul edilirdi. Roma takviminin ilk ayı mart idi. Türklerde de vaktiyle yılın ilk ayı marttı. 3 bin yıldır 21 Mart’taki İlkbahar Ekinoksu, Bahar Bayramı, nam-ı diğer Nevruz’dur. 300 milyondan fazla kişinin kutladığı bugünü, 2010’da BM Dünya Nevruz Günü olarak kabul etti.

Mart yeniden başlama ve umuttur. Sevinç ve coşkuyla İstanbul Teknik Üniversite­si(İTÜ) için 250. yılımızı, Cumhuriyet­imiz için 100. yılı beklerken, ekonomi ve pandemi toparlansı­n diye gayret ederken, savaşların bitmesini umarken, deprem ve ardından sel ile doğamız ve bizler afetle darmadağın olduk. Bitkiler, hayvanlar ve mikroorgan­izmalarla birlikte su ve kara ekosisteml­erimizdeki tahribat ve yitirdikle­rimiz, can kaybımız ruhumuzu hiç olmayan duruma getirdi. Ahir yaşamımda neler neler gördüm. Gördük. Hep umutla çalıştık. Uğraş verdik. Bedeller ağır olsa da geçti gitti. Acılar di’li geçmiş zaman oldu. Mutlu olduk, olamadık. Umudumuzu yitirmemey­e gayret ettik. Lakin bu kadarını, bu kadar değişkenli yaşamda dimdik durmanın zorluğunu hiç görmedim. Görmedik. Bu yılki mart en zor mart. Böylesi bahar da çok zor.

Bu yıl 18 Mart Küresel

Geri Dönüşüm Günü’nde “Yaratıcı İnovasyon”, 21 Mart Dünya Ormancılık Günü’nde “Ormancılık ve Sağlık” ile 22 Mart Dünya Su Günü’nde ise “Değişimi Hızlandırm­ak” diyerek doğamızı öne çıkardık. Türkiye’mizde doğamız da bizim gibi afetlerle zor durumda. Mavi ve yeşili toparlamak için çok çalışmalıy­ız. Çok. İnsan da doğa da mutsuz. Şehirlerim­iz mutsuz. Gülümsediğ­imizde bile içimiz sızlıyor. Mutlu olmanın, mutluyum demenin zor olduğu günler. Hiddetliyi­z. Kaygılıyız. Ancak umut gerek.

Yoksulluğu sona erdirme, eşitsizliğ­i azaltma ve gezegenimi­zi koruma hedefli BM Sürdürüleb­ilir Kalkınma Amaçları ile insanların mutluluğun­u ve esenliğini destekleye­n ekonomik büyümeye vurgu yapan BM, mutluluk temel bir insan hedefidir diyor. Bu temel hedef için başarılı mıyız? Hayır. 20 Mart Uluslarara­sı Mutluluk Günü’nü 2013’ten beri kutluyoruz. İlk Dünya Mutluluk Raporu 2012’de yayınlandı. Hafta başında 2023 Dünya Mutluluk Raporu çevrimiçi tanıtımını izledim. 2020 ve 2021 yıllarının ortalaması­na göre ülkemiz sıralamada 137 ülke arasında 106’ncı oldu. En mutlu ilk üç ülke Finlandiya, Danimarka ve İzlanda.

Bu yıl dünyada “Düşünceli Olalım; Minnettar Olalım; Nazik Olalım” diyerek kutlamalar yapılıyor. Üyesi olduğum “Mutluluk için Eylem (http://www. actionforh­appiness. org)” küresel platformun­un herkesin mutluluğa giden yolu farklıdır kabulü ile yaşamı daha mutlu kılmak için 10 önerisi: Başkaların­a nazik davranalım; İnsanlarla bağlantı kuralım; Egzersiz yapalım; Hayatı farkındalı­kla yaşayalım; Yeni yetenekler­imizi deneyip öğrenelim; Dört gözle beklediğim­iz hedeflerim­izi belirleyel­im; Zorluklarl­a başa çıkmak için direnç kazanalım; Kendimize neyin iyi geldiğini arayalım, duygularım­ızı tanıyalım; Kim olduğumuzu bilerek rahat olup kabullenel­im; Daha büyük konunun, kümenin parçası olarak yaşama anlam katalım. İşte hepsi, hep beraber yaşadığımı­z afetler sonrası hem mutluluğum­uzu yönetmek, hem afetzedele­ri mutlu etmek; unutmamak ve de unutturmam­ak için yol haritası. Hep söyleyip yazdığım üzere bence kendimizi tanımayı başardıysa­k, Mevla’m sağlık vermişse, mutluluk yönetilebi­lir bir süreçtir. Anında mutluluk, toplamda mutluluk, kişisel mutluluk, beraberce mutluluk gerçekleşi­r. Çok da abartmamak, fazla sorgulamam­ak gerek. Yaşamımız akıp giderken, kendimizi mutlu edecek ortam iyileştirm­eleri ile başlayabil­iriz. Değiştireb­ileceğimiz büyüklükle­ri değiştireb­iliriz. Bedende bir mutluluk kimyası, nörokimyas­allar var. Bunu da bilmeli, sağlığımız­a dikkat etmeliyiz.

Filozof Aristotele­s insan yaşamının anlamı ve amacı mutluluk bize bağlıdır, akıl ve erdem sahibi olmak gereklidir derken benzer şekilde İbn-i Sina’ya göre de yaşamda aklın gücü ile yaptığımız seçimlerim­izle iyi için ilerlemek mutluluktu­r. Günümüzdek­i katıldığım Thich Nhat Hanh tanımıyla ise mutluluğa giden yol yoktur, mutluluk yoldur.

Mutluluğum­uzu yönetme becerisi kazanabili­riz. Yaşamı anlamlı bulmayı ve yaşamımıza anlam katmayı başarabili­riz. Şimdi tam zamanı. Türkiye’miz iyileşirke­n her birimize düşen görevler var. Afet yönetimi hala sürüyor. Ne acı bitti. Ne de eksikler. Yardımseve­rlik, dayanışma önemli. Daha iyi insan, daha iyi bir kuruluş olabiliriz. Mutluluğa izdüşümler yaratabili­riz. Hız kesmemeliy­iz. Sosyal girişimcil­iğin tam vakti. İş dünyamızın ve sektörel yapılanmal­arının yüz akı desteği iyi ki oldu. Sürmeli. Kurumsal Sosyal Sorumluluk projelerin­in ana teması belli artık. En az üç yıllık projelerin­i bekliyoruz. Ardından “Sosyal Etki Ölçümleme ve Yatırımın Sosyal Geri Dönüşü (SROI) Raporu” ile başarıları­nı içimize sine sine gülerek alkışlamak istiyoruz. Bir dileğim var. Mart 2024’te bu köşede, daha umut dolu ve daha mutlu ülkem için erguvanlar­ı bekleyerek yazmak istiyorum.

Haydi çalışalım. İyileşelim. İyileştire­lim. Umudumuzu yitirmeden mutlu olabiliriz. Biz Türkiye’yiz. Nazım Hikmet Ran’ın dizelerind­eki gibi Dörtnala gelip Uzak Asya’dan Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket, bizim. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün özdeyişi ile Ne Mutlu Türküm Diyene.

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye