Vatandaş somut öneri istiyor
■ Üç yıl önce, beş yıl önce emekli maaşı asgari ücret dengesi şöyleydi, şimdi şöyle bozuldu demek yetmiyor...
■ Eskiden asgari ücretle şundan şu kadar alınıyordu, şimdi ancak bu kadar alınabiliyor demek yetmiyor...
■ Vatandaşın evine et girmez oldu demek yetmiyor...
■ Yıllar önce Kılıçdaroğlu’na sorduğum “Nasıl” sorusunu tüm vatandaşlar artık tüm siyasilere soruyor.
■ Sen emekli maaşımı ne yapıp artıracaksın?
■ Sen asgari ücretin alım gücünün artması için ne yapacaksın?
■ Sen evime daha fazla et girmesini nasıl sağlayacaksın?
Çözüm yollarının somut olarak ortaya konulması gereken öylesine çok sorun var ki...
■ Öncelikle enflasyon sorunuyla nasıl başa çıkılacak? Enflasyondan daha önemlisi tabii ki hayat pahalılığı. Geniş kitlelerin, özellikle emeklilerin biraz olsun rahat yaşayabilmesi nasıl sağlanacak, bu yönde ne yapılacak?
■ Kamuda israfı önlemek adına öncelikle ne gibi adımlar atılacak?
■ Türkiye’nin sırtındaki kamburlar olan köprüler ve otoyollar için verilmiş olan garantilerden kurtulmak nasıl mümkün olacak ya da olacak mı?
Bunlar ekonomiyle ilgili olarak akla gelen ilk sorunlar...
İdari bir kararla, bir imza ile anında halledilebilecek konular var, onlara değinmedim bile. Örneğin Merkez Bankası’nın bağımsızlığı ve bu sayede piyasaya güven verilmesi; bir imzaya bakar. Bunlar kolay... Zor olan “Hadi yapalım” denildiğinde ertesi gün sonuç alınamayacak sorunların üstüne gidebilmek.
Yoksa ne hayat pahalılığı üç beş ayda önlenebilir, ne işsizlik sorunu çözülebilir. Bu sorunlar öylesine kemikleşmiş ki, kısa dönemli çözüm vaat eden doğru söylemiyor demektir.
Dolayısıyla bu sorunların çözümü yönünde ne öngörüldüğünün, ne düşünüldüğünün toplumu ikna edecek şekilde anlatılması ve alışkanlık haline gelmiş bulunan mevcut sorunları dile getirme kolaycılığından uzaklaşılması gerekiyor.
Bu yapılır, yaklaşım değişir mi, göreceğiz. Değişmezse bir bakmışsınız liderlik elden kayıp gitmiş!