Yerli yatırımcı dövizden kademeli çıkış yapabilir
TL varlıklara yönelik yerli ve yabancı yatırımcı ilgisi son dönemde olumlu seyrediyor. ÜNLÜ Portföy Genel Müdürü Semih Kara, TL’de yaşanan değer kazancının önümüzdeki dönemde yerlinin dövizden kademeli çıkış yapmasını sağlayabileceğine işaret etti.
ÜNLÜ Portföy Genel Müdürü Semih Kara, TL’de yaşanan değer kazancının önümüzdeki dönemde yerlinin dövizden kademeli çıkış yapmasını sağlayabileceğini belirterek “Son süreçte mevduat ve kredi faizlerinde yüksek seviyeleri gördük. Yüksek faiz ortamında yatırımcı tercihlerinde değişiklik olabilse de bu dönemde portföylerde mevduattan ziyade mevduat alternatifi değişken ve arbitraj fonlarının ön planda olmasını beklemekteyiz” dedi.
3 ve 17 Mayıs tarihleri kritik önemde
Kara, Orta Vadeli Program (OVP), 12. Kalkınma Planı ve enflasyon ile mücadeleye yönelik kararlılık mesajlarının yerli ve yabancı yatırımcılarda güven telkin ettiğini dile getirerek “Sıkılaştırıcı para ve maliye politikalarıyla enflasyonu tek haneli seviyelere düşürmeyi hedeflemektedir. Buna ek olarak, OVP ile hayata geçirilecek yapısal reformlarla ekonomide dönüşümü gerçekleştirerek verimlilik ve rekabet gücü artışı sağlandığında yabancı yatırımcıların TL varlıklara ilgisinin artabileceğini düşünüyoruz” diye konuştu. Yerel varlıklar açısından özellikle kredi derecelendirme kurumu S&P’nin ve Capital Intelligence’ın 3 ve 17 Mayıs’ta Türkiye’ye yönelik değerlendirme raporlarının yabancı yatırımcılar açısından oldukça kritik olduğunu vurgulayan Kara, şunları söyledi: “Bu nedenle yabancı yatırımcıların TL varlıklara olan ilgisinin artarak devamı ile Borsa İstanbul’da yükselişin devamının görülebileceğini düşünüyoruz. Ancak, bölgemizde oluşan jeopolitik riskleri göz önünde bulundurursak altın ve benzeri değerli metallerde fiyat hareketliliği olması da olası senaryoların içinde görünüyor Yatırımcılar açısından riskleri yönetmek kadar fırsatları yönetmek de önemli.”
Yabancı ağırlığı yüksek sektörler ön planda
Kara, TL’de yaşanan değer kazancının önümüzdeki dönemde yerlinin dövizden kademeli çıkış yapmasını sağlayabileceğini ifade ederek yüksek faiz ortamında yatırımcı tercihlerinde değişiklik olabilse de bu dönemde portföylerde mevduattan ziyade mevduat alternatifi değişken fonların ve arbitraj fonlarının ön planda olmasını beklediklerine işaret etti. Borsa İstanbul’un şubattan bu yana 8700-9800 bant aralığında oldukça dalgalı bir seyir izlediğine dikkat çeken Kara, şöyle konuştu: “Ekonomi yönetiminin yurt dışı temasları, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarından gelebilecek olası not artışları, Türkiye’nin risk priminde iyileşme Borsa İstanbul’u destekleyebileceğini düşündüğümüz olumlu katalizörler olarak ön plana çıkıyor. Yurt içi piyasalarda sıkı para ve maliye politikalarının etkisi sektör ve şirket bazlı ayrışmaları beraberinde getirecektir. Bu dönemde yabancı ağırlığı yüksek, defansif iş modeliyle ön plana çıkan, nakit pozisyonu güçlü, yüksek faiz ortamından olumlu etkilenebilecek hisse ve sektörlerin ön plana çıkabileceğini düşünüyoruz. Bankacılık, perakende, sağlık, ilaç, telekom ve sigortacılık sektörlerini beğenmeye devam ediyoruz.”
Yabancı yatırımcıların TL varlıklara olan ilgisinin artmasını önümüzdeki dönemde borsada derinlik ve likiditenin artması açısından oldukça kıymetli bulduklarını söyleyen Kara, “Yabancı yatırımcıların portföylerde yerel varlık ağırlığının artmasıyla beraber TL’de değerlenme ve Borsa İstanbul’da olumlu görünümün devamını bekliyoruz diyebiliriz” dedi.