İhracata katkısı yüzde 10'u, işletme sayısı 3 bini, istihdamı 100 bini aşacak
Geçen yıl Türkiye’deki 18 serbest bölgenin toplam ticaret hacmi 2022’ye göre yüzde 5.9 gerilerken, bu bölgelerden yapılan ihracat yüzde 10.7 artışla 12 milyar 654 milyon dolara yükseldi. Aynı dönemde serbest bölgelerde sağlanan istihdam da yüzde 8.5 artarak 91 bin 303’ten 99 bin 23’e çıktı.
Dünyada modern anlamıyla İkinci Dünya Savaşı’nın ardından kurulmaya başlanan serbest bölgeler, günümüzde özellikle dış ticaret açısından hem ülkelerin, hem de firmaların rekabet güçlerini artıran en önemli enstrümanlardan biri durumunda. Türkiye’de bu konudaki ilk adımlar 1985’te Mersin ve Antalya Serbest Bölgelerinin kurulmasıyla atıldı. Sonraki 35 yıl içinde serbest bölgelerin sayısı 18’e kadar çıktı. 2000 yılında kurulan Bursa, Denizli ve Kocaeli Serbest Bölgelerinden sonra ise içinde bulunduğumuz yıla kadar yeni bir serbest bölgenin kuruluşuna izin verilmedi. 24 yıllık aranın ardından ilk serbest bölge geçtiğimiz Mart ayında açılışı gerçekleştirilen Batı Anadolu Serbest Bölgesi oldu. Böylelikle Türkiye’deki serbest bölge sayısı 19’a çıktı. Cumhurbaşkanlığı kararı ile 30 Ekim 2022’de serbest bölge ilan edilen 1.5 milyon metrekare arazi üzerinde kurulacak Menemen Serbest Bölgesi ile de bu rakam 20’ye çıkacak. Söz konusu araziyi işletmesi planlanan Menemen Serbest Bölgesi Kurucu ve İşleticisi A.Ş.’nin (MENSER) kuruluşu 21 Mart 2024 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlanarak tescil edildi.
Yatırımcılara vergi muafiyeti ve indirimlerinin yanı sıra orta ve uzun vadede gelecek planı yapabilme, yerli ve yabancı pazarlara ulaşım kolaylığı, hazır altyapı ile dünya standartlarında hizmet kalitesi alma gibi bir çok avantaj sağlayan serbest bölgelerin ülke ekonomisi açısından en önemli işlevleri ise dış ticaret dengesine yaptıkları katkı, yabancı sermaye yatırımlarını daha kolay çekebilmeleri ve istihdam konusunda sundukları destek olarak sıralanabilir.
Rakamlar serbest bölgelerin gücünü ortaya koyuyor
Serbest bölgelerin ekonomiye yaptıkları katkıları en iyi ortaya koyan unsurlar ise rakamsal veriler. 2023 sonu itibariyle Türkiye’deki 18 serbest bölgede 2 bin 980 işletme faaliyet gösteriyor. Bunların 2 bin 205’ini yerli, 775’ini yabancı firmalar oluşturuyor. Toplam 2 bin 980 işletmeden yüzde 43’ü yani bin 285’i üretim faaliyetleri gerçekleştirirken, bin 10 tanesi alım satım, 685 tanesi de diğer konularda faaliyet gösteriyor. Serbest bölgelerde imalat sektörünün güçlü olması istihdam rakamlarına da yansıyor. Geçen yıl sonunda 18 serbest bölgenin toplam istihdamı 99 bin 23 olarak gerçekleşti. Bu bir önceki yıla oranla yüzde 8.5’luk bir artışı ifade ediyor. Ege Serbest Bölgesi, 25 bin kişiyle, serbest bölgelerdeki istihdamın yüzde 25’in tek başına sağlıyor.
Serbest bölge konusunda Türkiye avantajlı
24 yıllık aranın ardından yeniden serbest bölgelere izin verilmeye başlanması, Türkiye’nin bu konudaki potansiyelinin daha iyi değerlendirileceğine dair umutları artırıyor. Coğrafi konumu, sağlanan vergisel avantajlar, modern altyapı, hızlı ve kaliteli hizmetler yerli ve yabancı yatırımcı açısından serbest bölgeleri cazip kılan unsurlar. Yeni kurulan serbest bölgelerdeki ve mevcut serbest bölgelerin genişleme alanlarındaki parseller hızla doluyor. Yatırımcıya alternatiflerin oluşturulması anlamında hem yeni bölgeler kurulması, hem de genişleme konusundaki çalışmaların sürdürülmesi önem arz ediyor.