ÖZEL BANKALAR ÖN PLANA ÇIKABİLİR
Makroekonomik politikalarda normalleşmeye dayalı Türkiye’nin risk priminin düşmesi beklentisinin fiyatlamalar arasına dâhil olduğu bankacılık endeksi güçlü performansı sayesinde PD/DD çarpanları özel bankalarda 1,2x – 1,5x bandına yükselmiş durumda. VAKBN 1,1x, HALKB ise 0,9x seviyesinden işlem görüyor. Bankalarda enflasyonun altında kalan öz sermaye kârlılıkları, defter değerinin üzerinde çarpanları ile karşılaştırıldığında temel olarak anlam ifade etmese de yabancı girişi beklentileri bankalara katalist etki yaratıyor. BIST’in tarihi zirveleri test ettiği ve yükseliş trendinin sürmesinin beklendiği bugünlerde bankacılık sektör sonuçlarının kısa vadede kâr realizasyonlarına sebep olabilir. Farklı sektörlerin bilanço döneminde ön plana çıkması beklenebilir.
Diğer yönden, Fitch tarafından Türkiye’nin enflasyonunda sert bir düşüş bekleniyor. Zaten Mayıs ayında yüzde 75’lere kadar çıkması beklenen bir enflasyon olacak. Sonrasında ise Temmuz ve Ağustos aylarında geçen sene yüzde 9’un üstünde aylık bazda enflasyon olmasından kaynaklı olarak baz etkisi ile sert geri çekilme göreceğiz.
Son zamanlarda bankacılık ve holdingler önderliğinde yükselen BIST’e sanayi tarafının da katkı yapacağını düşünüyoruz. Hem ekonomik güvenin artması hem de global tarafta resesyon endişelerinden uzaklaşılarak ihracatı yüksek, satışları dövize endeksli ve kurdaki yükselişi satışlarına yansıtabilen şirketler öne çıkabilir.
Her dönemin ayrı bir hikâyesi olduğunu da unutmamak gerekiyor. Anlık konjonktüre göre ve hikâyelere göre yabancıların ilgisini holdingler, otomotiv ve gıda perakende çekebilir. Otomotiv tarafı ihracatın açılma beklentileri ile gıda perakende enflasyon temasından, ulaştırma yolcu trafik sayıları, turizm gerilerinden, yurt içi tavan fiyat uygulamasının artmasından olumlu etkileniyor. Yabancı da fırsatları kaçırmayacaktır.
Yabancı takas oranındaki yükselişin detaylarına bakıldığı zaman bankacılık ve holdinglerde yoğunlaşılmış durumda. Burada sektör analiziyle birlikte hisse senedi seçimi de fazlasıyla önem teşkil ediyor. 2024 yılında özel bankaların kamu bankalarına göre ön plana çıkmasını bekliyoruz. Bankaların değerleme çarpanları ve öz sermaye kârlılık beklentileri birbirlerine çok yakın olmakla birlikte GARAN’ı kredimevduat faiz makas yönetimi ve TÜFE endeksli kâğıt ağırlığının azlığı ile AKBNK ve YKBNK’yı al-sat getirilerindeki düşüşün telafisi etme tarafındaki güçlü politikaları nedeniyle ön plana çıkmasını bekliyoruz.
Riski dağıtan çeşitlendirilmiş portföy dağılımları, piyasa değerlerinin net aktif değerlerini yansıtmaması ve piyasa ortalamalarının altında seyreden rasyoları nedeniyle 2024 yılında seçici olmak kaydıyla holding sektöründe potansiyelin olduğunu düşünüyoruz. Özellikle 2024 yılında öne çıkmasını beklediğimiz sektörlerde halka açık şirketleri de güçlü iştirakleri olan holdingler bu sene fark yaratmaya devam edebilir. Holdinglerden, güçlü ve şeffaf yönetim yapısı, iştiraklerinden gelen güçlü finansallar, riski dağıtan çeşitlendirilmiş portföy dağılımı ile KCHOL’ü, net aktif değerine göre yüksek iskontonsu, iştiraklerinden gelen güçlü kârlar ve piyasa ortalamalarının altında seyreden rasyolarıyla, SAHOL’ü ve faaliyet gösterdikleri sektörlerde 2023 yılındaki güçlü performansları ve 2024 yılında da potansiyelli gördüğümüz perakende, içecek, otomotiv üretim gibi sektörlerdeki güçlü iştirakleriyle; AGHOL’ü ve sadece enerji yatırımları ile faaliyetleri değil, havacılık ve tarım alanına yapılan yatırımlar ile ALARK’ı takip edeceğiz.
Hisse senedi piyasalarında seçici olmak kaydıyla fırsatlar bitmez. Fakat son dönemde risksiz getirilerin enflasyon karşısında yeterli kalması ile mevduat faizleri ve güvenli limanlara da olan geçişlerin arttığını görüyoruz. Ağırlıklandırmalar; hisse senedi (%40), altın (%25), mevduat (%25), bono-tahvil (%10)