National Geographic Traveler (Turkey)
Dünya Harikaları
UNESCO Dünya Miras Listesi’ne eklenen yeni alanların üç tanesi mercek altında.
Büyük Bariyer Resifi’nin sualtı güzelliklerinden Stonehenge’in gizemlerine kadar, UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan mekânlar hem doğanın bize sunduğu en harika hediyeleri, hem de insanlığın ortaya koyduğu en nadide eserleri gözler önüne seriyor. Hâliyle bu mekânlar seyahat için biçilmiş kaftan. Geçtiğimiz yıl Bakü’de (Azerbaycan) toplanan Dünya Mirası Komitesi, listeye 29 yeni alan ekleyerek toplam sayıyı 1121’e çıkardı. Bunlar arasında İtalya’nın prosecco üretilen bölgesi, Japonya’daki höyükler ve İran’daki Hirkanya Ormanları var. İşte yeni eklenen mekânlar arasında bizim en sevdiklerimiz.
1 Ateşin ve buzun diyarı
Ateşin ve buzun on binlerce yıllık etkileşimi, İzlanda’daki VATNAJÖKULL ULUSAL PARKI’nın ekosistemini ve doğal yapısını eşsiz kılıyor. “Buranın listeye eklenmesi, İzlanda’nın doğasının eşsizliğini ve onu korumanın ne denli önemli olduğunu vurguluyor,” diyor park çalışanı Helga Árnadóttir. Buradaki en popüler destinasyonlar arasında Jökulsárlón (Buzul Lagünü) ve parkın güneydoğusundaki Skaftafell Doğa Koruma Alanı yer alıyor. Bu denli popüler olmalarının bir nedeni de Ring Yolu’na yakınlıkları. Gezginler burada buz tırmanışı yapabilir, siyah kumsallarda yürüyüşe çıkabilir, buz mağaralarının mavi tonlarının tadını çıkarabilir ve sahildeki yamaçlara nazır kano yapabilirler. Vatnajökull, listeye eklenen ve aralarında Çin’in Bohay Körfezi’ndeki kuş cenneti ile Hint Okyanusu’ndaki Fransız Güney Toprakları’nın da bulunduğu dört doğal alandan biri.
2 Zamana meydan okuyan bir kent
Kuzeybatı Hindistan’daki Racastan eyaletinin başkenti JAİPUR, yüzlerce yıl önce yapılan ileri görüşlü kent planlamasıyla ilgi odağı olmayı hak ediyor. Ticari bir merkez olarak 1727 yılında kurulan kent, Hindistan’ın tamamen planlı ilk kenti olmakla ve sonraki büyük kentlere esin vermesiyle biliniyor.
Tarihi açıdan bakınca bu modern ve hareketli kentin temelinde Vedik mimari prensipleri, ızgara biçimli bir kent planı, gül pembe tonları ve geleneksel Hindu anlayışları esas alınarak tasarlanan alanlar yer alıyor. Pembe Kent’te görülecek yerler arasında Amer Kalesi (fotoğraftaki) ile petek biçimli cephesiyle rüzgârı içeri davet eden ve böylece kraliyet ailesindeki kadınların kendilerini göstermeden dış dünyanın tadını çıkarabilmesini sağlayan nefes kesici Hava Mahal (“Rüzgâr Sarayı”) yer alıyor. Aynı kategoride öne çıkan yeni eklentiler ise Babil antik kenti (Irak) ile Bagan’ın (Myanmar) kutsal Budist sanat eserleri ve mimarisi.
3 Akan suya kulak verin
Mimarisi nedeniyle listeye eklenmiş yerlerin çoğu, örneğin Mafra Ulusal Sarayı (Portekiz) ve Şeki (Azerbaycan), münferit mekânlar olarak karşımıza çıkıyor. Ancak komitenin listeye eklediği 20. yüzyıl FRANK LLOYD WRIGHT MİMARİSİ, ABD’nin altı eyaletine yayılan sekiz binayı kapsıyor. 70 yıllık kariyeri boyunca Wright, Pensilvanya kırsalındaki Fallingwater (fotoğraftaki) gibi çevresiyle bütünleşen projelerle “organik mimari” felsefesine öncülük etti. Söz konusu yapıların yarısı Ortabatı ABD’de kümelenmiş durumda ve bunları tek bir hafta sonunda görmek gayet mümkün: Yapıların en eskisi olan Unity Temple ile Frederick C. Robie Evi, Şikago civarında yer alıyor ve aralarında yalnızca 30 kilometre var. Mimarın evi ve stüdyosu olan Taliesin ile Herbert ve Katherine Jacobs Evi ise Madison’da (Wisconsin) yer alıyor; aralarındaki mesafe de dört saatten az.