Alternatif rota
Muz Kuşağı'nın ötesine
Güney Kutbu’nu keşfetmek için, bölgenin uç noktasına ulaşabilmek, kanallarını boydan boya geçebilmek için çok sayıda bilim insanı ve maceraperest hayatını kaybetti. Fırtınaları, yazın ortalama -20°C’lik hava sıcaklığı, başıboş dolaşan buzullarıyla Güney Kutbu ve Antarktika, her türlü zorluğa rağmen denizciler için her zaman büyük bir sınav...
Antarktika sadece buz kütlelerinin yüzdüğü Kuzey Kutbu’nun aksine, 14 milyon kilometrekarelik yüzölçüme sahip hayli büyük bir kıta olma özelliği taşıyor. Ortalama 2.000 metre kalınlığında büyük bir buz katmanının zırh gibi örttüğü Antarktika’nın kutup noktasında buzun kalınlığı 4.335 metreyi buluyor. Bu buz kütlesi, 24 milyon kilometrekarelik hacmiyle yeryüzündeki bütün buzların
yüzde 92’sini oluşturuyor. Antarktika dünyanın en soğuk, en kuru, en rüzgârlı kıtası. Çoğu buzdan oluşsa da ‘çöl’ olarak nitelendiriliyor. Antarktika’da kışın ölçülen en düşük sıcaklık, tam -89°C olmuş. İç bölgelerin yıllık ortalaması -57°C olan Güney Kutbu’nda ısı, Kuzey Kutbu’ndan ortalama 22°C daha düşük. Bu durum doğal olarak yaşam koşullarını da etkiliyor. Kuzey Kutbu’nda 400’e yakın çiçek açan bitki türü sayılabilirken Güney Kutbu’nda bir tane bile yok. Anlaşmalar gereği hiçbir ülkenin toprağı olmayan Güney Kutbu bu özelliğinden dolayı ‘Dünyanın Parkı’ olarak adlandırılıyor. Bu parkın kıyıları ve Antarktika Yarımadası ise daha ılıman havasıyla çok sayıda hayvan türüne ev sahipliği yapıyor. Penguenler, martılar, foklar ve balinalar soğuk ama besin açısından zengin Güney Kutbu denizlerindeki plankton ve balıkları yiyerek yaşamlarını sürdürüyor. Antarktika’da, dünyanın farklı ülkelerinden gelen 4.000’in üzerinde bilim insanı ve çalışanı barındıran araştırma istasyonları var; kıtanın insan nüfusunu sadece onlar oluşturuyor.
Antarktika’ya turizm için gidenlerin sayısı ise pek de az değil. Her sene 37.000’den fazla kişi efsanevi kıtaya ayak basıyor. Antarktika’da turizm 1960’larda tekne turları, 1970’lerde de Avustralya ve Yeni Zelanda’dan uçuşlarla başlamış. Yaz döneminde yani, aralık-mart arasında yapılan turlarda, acentelerin kıtaya ayak basabilmek için özel izin alması gerekiyor. Çoğu gemi seferinde, şişme botla ve kimi zaman helikopterle kıyıya gidiliyor. Bazı turlarsa, dağcılık, kayak, hatta Kutup Noktası ziyareti gibi farklı özellikler içeriyor. Bugün 30 civarında tekne, ‘Muz Kuşağı’ olarak adlandırılan, Antarktika’nın en kuzeyindeki (Arjantin’e en yakın bölgesi) Antarktika Yarımadası’nda charter yapıyor. Muz Kuşağı, yazın 1-2°C’lik makul hava durumu sebebiyle esprili bir bakışla bu lakabı elde etmiş. Antarktika’nın en yumuşak iklimine sahip bölgesi olduğu için, bölgeyle ilgili araştırma yapan merkezlerin birçoğunun istasyonları burada bulunuyor. Gezilerin çoğu, Arjantin’den, bir kısmı da Şili’den, Yeni Zelanda ve Avustralya’dan başlıyor. Ancak Muz Kuşağı’ndan ötesi için çok daha özel gemiler, buzkıranlar kullanılıyor. Bunların da pek çoğu, bölgedeki sıkı kurallar gereği, gemi sağlam olsa da kalabalık bir grubu taşıdığı için belli noktalardan öteye gidemiyor. Legend ise 26 kişilik yolcu kapasitesiyle çok daha derinlere ulaşıyor, bölgenin en lüks gemisi olmasıyla çok farklı bir deneyim vadediyor.
Denizin altından ve üstünden
Geçen sene World Superyacht Awards’ta ‘yeniden inşa edilen yat’ ödülünü kazanan 77 metrelik Legend, dünyanın en soğuk, en uzak bölgesini her açıdan keşfetmek için tasarlanmış. En etkileyici manzaralara sahip Lemaire Kanalı, Una Zirveleri, dev sabit buzullarıyla Weddel Denizi gibi bölgelere Legend ile rahatça ulaşılabiliyor. Üstelik Legend’ın birçok gemi gibi Şili’den değil doğrudan Antarktika’dan hareket etmesi sayesinde hem vakit kaybedilmiyor hem de namı kötü Drake Geçidi’nde denizlerle boğuşmak gerekmiyor. Yolcular, Şili Patagonyası, Fildes Yarımadası’ndan uçuşla Antarktika King George Adası’na gelip buradan gemiye biniyor. Legend, rotasının yanı sıra mini denizaltısı, kar scooter’ları ve Eurcopter ile ekpesdisyon gemilerinin bile ulaşmadığı yerlere girebiliyor.
1974’te Hollanda’da inşa edilen Legend, Soğuk Savaş sırasında Baltık Denizi’nde Class 1 Buzkıran olarak hizmet vermiş. 2013’te Hollandalı Jan Verkerk’in iki yatırımcıyla birlikte satın aldığı gemi, keşif gezisi pazarı için var olanlardan çok daha lüks bir şekilde yeniden yaratılmış. Hollandalı Icon Yachts Tersanesi’nde 26 yolcu için butik bir buzkırana dönüşen Legend’in üç kişilik denizaltısı ile leopar fokları ve katil balinaların doğal yaşam alanlarına dalmak da işin cazibesini yükseltiyor. Bali SPA’Sı, ısıtılmış dış mekan havuzu, buzul manzaralı spor salonu, piyanolu panoramik salon, soğukta geçen uzun günün ardından mini sinemada sıcacık bir keyif gibi olanaklarsa Antarktika’nın doğasını Maldivler lüksünde yaşatıyor. Güvertedeki yemek bölümü de açık hava mutfağı, Teppanyaki istasyonu, mangal gibi olanaklarla sıkı giyinmiş konuklarına lezzet sunuyor.
Legend’ın 13 lüks kamarasında 26 kişi konaklıyor. Her kamaraya dünyanın başka bir şehrinin adı verilmiş. New York, zarif ve modern tasarımıyla şehrin dinamikliğine, Tokyo da yakut kırmızısı mozaikleriyle kiraz çiçeği mevsimine gönderme yapıyor. Teknenin vasatında, en geniş bölümde yer alan ana kamara, çi banyosu, iki bordaya da bakan büyük pencereleriyle 70 metrekare. İki VIP kamara, dört çi kişilik kamara ile iki ayrı yataklı altı kamara daha mevcut. Legend’ın 19 kişilik personelinin yanı sıra istenirse 10 mürettebat için de yer var. Legend, servis tekneleri, botlar, Sup’lar, balık avı gereçleri, kar motosikletleri ve türlü deniz oyuncakları ile donatılmış.
Legend’da keşif gezilerinde uzman Eyos Expeditions ile kamara kiralamak da mümkün. 6-13 Ocak 2019 tarihlerinde gerçekleşecek ilk seyahatin ücreti, Şili’den Antarktika’ya uçuş dahil, kamara seçimine göre kişi başı 21.00039.000 euro arasında değişiyor. Tüm yatı kiralamanın ha alık ücretiyse aralıkmart ayları arasında Antarktika’da veya nisan-temmuz arasında Grönland’da 490.000 euro. www.eyos-expeditions.com www.legendexpeditionyacht.com